Pazar 21.01.2018
Son Güncelleme: Cumartesi 20.01.2018

Evliya Çelebi’nin kenti Osmanlı’nın çeyizi Kütahya

Gaziantep’ten sonra UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’na giren ikinci ilimiz Kütahya oldu. Bu sevinçli haber vesilesiyle bu kadim kenti ziyaret edip bilinmeyen güzelliklerini keşfettik

Kütahya deyince aklınıza ne geliyor? Pek çok kişinin "Sadece çini" dediğini tahmin etmek hiç de zor değil. Oysa Kütahya doğal, kültürel ve tarihi güzellikleriyle Anadolu'nun en zengin kentlerinden biri. Burada çini atölyelerine katılabilir, Türkiye'nin en büyük antik ören yerlerinden birini ziyaret edebilir, eski sokakları ve müzeleri gezebilir, doğa yürüyüşlerine çıkıp mağaraları görebilirsiniz. Tüm bunların yanında tarihi camileri, türbeleri ve lezzetli sofralarıyla Kütahya sizlere huzur dolu bir seyahat vaat ediyor. Frig Vadisi'nin hemen yanı başında bulunan Kütahya'nın geçmişi MÖ 3 binlere dayanıyor. Dünyanın en iyi korunmuş Zeus Tapınağı'nı barındıran Aizanoi Antik Kenti'ne 57 kilometre uzakta bulunan şehir, aynı zamanda Evliya Çelebi'nin de memleketi. Kütahya, Germiyanlıların da yıllarca hüküm sürdüğü coğrafya. Aizanoi, Frigyalılar döneminde yaşamını sürdüren Aizanilistlerin yaşadıkları yer. Yapılan arkeolojik çalışmalar sonucunda, tapınaklar, tiyatro, sütunlu cadde, hamam gibi yapılar gün yüzüne çıkarılmış. 2. ve 3. yüzyılda en parlak dönemlerini yaşayan bölgede, o dönemlerde 80 bin civarında insanın yaşadığı tahmin ediliyor. Dünyanın ilk borsası da burada bulunuyor. Günümüzden yaklaşık 1750 yıl önce inşa edilen Aizanoi binasında hem borsa işlemleri yapılmış, hem Roma İmparatoru Dioeletianus'un enflasyonla mücadele amacıyla hazırladığı mal satış bedelleri taş bloklar üzerinde duyurulmuş.
Tarihi konaklarıyla Germiyan Sokak
Kütahya'nın en meşhur yolu Cumhuriyet Caddesi, bir diğer meşhur sokağı da tarihî evlerin bulunduğu Germiyan Sokağı. Sivil mimarinin en güzel örneklerinin yer aldığı bu sokak zamanında Osmanlı şehzadelerinin de eğitim yuvası olarak kullanılmış. Yıllardır çürümeye terk edilen tarihi konakların yenileme çalışmaları devam ediyor. Bu konakların hepsi birbirinden güzel... İki ve üç katlı evlerin ahşap payandalı çıkmaları, geniş saçakları insanı tarihte yolculuğa çıkartıyor. Kütahya'nın bir başka tarihi değeri halk arasında Macar Evi olarak bilinen ev. Burası 18. yüzyıl Türk evlerinin en güzel örneklerinden biri. Macaristan'ın bağımsızlık mücadelesinde rol oynayan Lajos Kossuth'un belirli bir dönem burada yaşamış olması sebebiyle ev, Kossuth Evi olarak adlandırılmış. 1980 yılında ziyarete açılan ev içerisinde Kossuth'a ait eşyaları, 18. yüzyıldan kalma mobilyaları, yemek takımlarını ve kemanları görebilirsiniz. Macar ve Türk dostluğunun pekiştiricisi olan ev, bu önemli şahsiyetin hatırasına saygı duyularak özenle korunuyor.
Hamamdan müzeye
Börekçiler Mahallesi'ndeki 15. yüzyıldan kalma Osmanlı dönemi hamamı Jeoloji Müzesi'ne dönüştürülmüş. 2007 yılında restore edilen hamamda bugün değerli taşlar, fosilleşmiş kömür, ağaç, yaprak ve kayalar, porselen yapım malzemeleri sergileniyor. Ülkenin az sayıda jeoloji müzesinden biri olduğu için görülmeye değer. Kentin bir başka değeri de dünyaca ünlü çinileri. Osmanlı zamanından beri Kütahya, çini üretimi ve işçiliğinde oldukça önemli bir konuma sahip oldu. Kütahya Çini Müzesi, 1411 yılında Germiyanoğulları döneminde II. Yakup tarafından yaptırılan bir yapıda yer alıyor. Burası Türkiye'nin ilk ve tek çini müzesi. Müze içerisinde 14. yüzyıldan kalma eserler, çiniler, vazolar, kitabe ve tabletler sergileniyor. Ayrıca dünyanın bilinen en büyük ikinci taş kitabesini de bu müzede yakından görebilirsiniz.
Tarihi konakta yerel lezzetler
Kütahya zengin mutfağı ile ziyaretçilerin midelerinin de bayram etmesini sağlıyor. Bulgur, tarhana, un ve salçayla yapılan ve içine yoğurt eklenerek servis edilen sıkıcık çorbası, etsiz mantı olarak tarif edilebilecek cimcik, haşhaşlı gözleme, tavuk tiridi ve son olarak da sütlü incir tatlısı gibi lezzetlere ev sahipliği yapıyor Kütahya mutfağı. Bu yemekleri tadabileceğiniz yer şehrin tarihi konaklarını barındıran Germiyan Sokak'taki Germiyan Konağı. Bu konak Anadolu ahşap mimarisinin en güzel örneklerinden biri.
Arkeoloji Müzesi'nde tarihe yolculuk
Germiyan beylerinden Savcı oğlu Umur tarafından yaptırılmış bir eski medresede Arkeoloji Müzesi bulunuyor. Kütahya çevresinde yapılan arkeolojik kazılardan çıkarılan ve Paleolitik, Kalkolitik, Eski-Tunç, Hitit, Frig, Hellenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait eserler bu müzede sergileniyor. Müzenin içi ferah, özellikle Roma döneminden kalan altın takılar ve eski Osmanlı paraları görülmeye değer...

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.