Giriş Tarihi: 17.6.2018

Eski şehirden müzik sesleri yükseliyor

Tallinn, kültür, sanat ve mimarinin şekillendirdiği parklarla süslü bir şehir. Estonya’nın bu küçük başkentinde üç gün geçiren duayen turizmci Sinan Vardar, izlenimlerini SABAH Tatil için yazdı

Geçen hafta sonunu daha önce gitmeye fırsat bulamadığım Estonya'nın başkenti Tallinn'de geçirdim. Estonya, Baltık Denizi kıyısında yer alan küçük bir ülke. Batısı ve kuzeyinde Finlandiya Körfezi, doğusunda Rusya Federasyonu ve güneyinde ise Letonya Cumhuriyeti bulunuyor. Nüfusu 1 milyon 360. Ülkede yaklaşık 500 bin Rus yaşıyor. Tarihine baktığımızda önce Vikingler ardından da Rus egemenliği altında yaşamış. Bağımsızlığını 1918 yılında Çarlık Rusyası'nın devrilmesi ile kazanmış. Ancak kısa süre sonra bu kez Sovyet egemenliğine girmiş. İkinci Dünya Savaşı'nda Alman işgaline de uğrayan ülke, 1991'de Sovyetler Birliği'nden ayrılmış. Estonlar, Sovyetler Birliği'nden ayrılan ilk devlet olma özelliğine sahip. Artık bir Avrupa Birliği ülkesi olan Estonya'nın para birimi euro. Estonya yüzölçümü olarak küçük bir ülke. Topraklarının tamamı 45 bin kilometrekare civarında. Yani Konya'dan biraz daha büyük. Asgari ücretin 470 euro olduğu Estonya'nın geçim kaynaklarının başında turizm geliyor. Son yıllarda bilişim sektöründe de birtakım girişimlerde bulunuyorlar. Hepimizin yakından bildiği Skype bir Estonya markası olarak dünyaya yayıldı.
TALLINN'İN KALBİ MEYDANI
Tallinn'in en büyük özelliği hemen her şeyin eski şehir denilen bölgede toplanmış olması. Eski şehirde yaklaşık 1500 yıl önce başlayan yapılaşmayı Vikingler güzelleştirmiş. O dönemin yapıları hâlâ büyük bir titizlikle korunuyor Eski şehrin ortasında çok büyük bir meydan var. Meydanın etrafı tarihi binalarla çevrilmiş ve hepsinin altında birbirinden şirin kafe ve restoranlar yer alıyor. Her gün meydanın ortasında yerli halk hediyelik eşya ve el emeği ürünler sergiliyorlar. Dev bir sahnede de öğlen 14.00'ten gece yarısına kadar çeşitli orkestralar müzik ziyafeti veriyor. Her gün Tallinn Limanı'na gelen iki büyük gemi turistleri şehrin merkezine taşıyor. Turistler, hem otantik Estonya ürünlerini alıp kafelerde yemek yiyor, hem de büyük zevkle orkestranın çaldığı müziği dinliyor. Şehirde atlı faytonlar da dikkat çekiyor. Eski şehri dolaştıran faytonları kullananlar üniversiteli genç kızlar. Turistlere yönelik iki kişilik bisikletleri de yine genç Estonyalı kadınlar kullanıyor. Yoğun yağış görülen bir şehir olmasına rağmen Tallinn'de üç gün boyunca bahar havasında geçmişten geleceğe yolculuk yaptım. Ancak ülkeden çıkarken ilginçtir ki; hiçbir ülkede yaşamadığım güvenlik kontrolünden geçtim. Hiç çıkartmadığım şapkamı dikkatle inceleyip 10 dakika üzerimi aradılar. Çok güldüm.
SOFRALARIN BAŞTACI SOMON
Estonya mutfağında somon balığı önemli bir yer tutuyor. Hemen hemen her restoranda somonla yapılmış bir yemek bulabilirsiniz. Tavsiye üzerine gittiğim Balthazar, sarımsak restoranıydı. Evet, yanlış okumadınız bildiğiniz sarımsak. Tereddütle gittiğim bu ilginç yerin yemekleri gerçekten çok lezizdi. Dondurmanın bile sarımsaklısını yapmışlar. Gezimizin ikinci günü için seçtiğimiz Chocolats de Pierre zengin menüsü ve lezzetli yemekleriyle bizi memnun etti. Clayhills'de ise Estonya yemekleri yerine Avrupa tarzı yemekler vardı. Burası da gerçekten çok şık ve kaliteli bir mekandı. Gittiğimiz yerlerde fiyatlar hayli makuldü. Abartıdan uzak ve sadeliğe önem veren mekanlar olarak özetleyebilirim.
AÇIK HAVA MÜZESİ GİBİ
Konaklamada tercihimiz eski şehrin tam ortasında yer alan St. Petersbourg Otel oldu. Oda-kahvaltı 200 euro'ya kaldık. Eski şehrin içinde birçok butik otel var. Şehir halkı evlerini günlük ortalama 50-60 euroya kiraya veriyor. Kalacak yer olarak Go Otel Shnelli ve Tabinoya ile ilgili de güzel tavsiyeler duydum.
Eski şehrin dışına yeni şehir kurulurken doğaya özel önem verilmiş. Şehrin önemli bölümünü parklar teşkil ediyor. Yeşil dokuya olan saygılarına şapka çıkardım.
Baltık Denizi civarındaki ülkelerden de küçük küçük yolcu gemileri Tallinn Limanı'na uğruyor. Bilhassa Helsinki, Saint Petersbourg, Vilnus gibi şehirlerden turistler bu şirin şehre akın ediyor.
Tallinn açık hava müzesi gibi. UNESCO burayı 1997 yılından bu yana koruma altına almış. Rus mimari tarzını yansıtan Alexander Katedrali görülmeye değer tarihi bir eser...
City Train'le minik bir şehir turu yapabilirsiniz. KGB binası, Linna Museum, NUKU Kukla Müzesi, Open Air Museum şehirde gezilmesi gereken yerler arasında.
Çiçek Pazarı, Tallinn'in olmazsa olmazı... Eski şehre giriş, Çiçek Pazarı ile başlıyor. Şehri çeviren surların başlangıç noktası da burası
Çağdaş eserlerin yer aldığı müzeler de sanatseverleri mutlu edecek.
Gece hayatı için istikamet Vabank ve Prive Chicago.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.