Şifa veriyor, büyülüyor

Türkiye'nin Maldivler'i olarak anılan Salda Gölü, son yıllarda hakkında en çok yazılan çizilen, gezginlerin en çok ziyaret ettiği rotalar arasına girdi. Maldivler'i görüp, yerlisini görmemek olmaz diyerek düştük yola. Bu sayede "İyi ki gelmişim ve bu anı yaşamışım" dediğim bir coğrafyayı daha keşfettim. Akdeniz Bölgesi'nin güzel şehri Burdur'daki Salda Gölü, beyaz kumu ve mavinin farklı tonlarıyla sizi karşılıyor. Gül ve lavanta esintileri arasında ulaşacağınız Salda'ya yapacağınız günübirlik bir gezi bile sizi büyüleyecek. İlkbaharda veya yaz mevsiminin başında gitmenizi öneririm. Gerçek mavi ve gerçek yeşil için Salda sizi bekliyor.
BEYAZ KUMSALI MUHTEŞEM KARELERE FON OLUYOR
Salda Gölü, Burdur'a 60 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Bir saatte şehir merkezinden göle ulaşmak mümkün. Salda'ya Antalya, Isparta ve Denizli tarafından da gidebilirsiniz. Turkuvazın tonlarını barındıran Salda, Türkiye'nin en derin üç gölünden biri. Gölün derinliği ortalama 185 metre. Toplam alanı ise 43,7 kilometrekare. Göller bölgesindeki Salda, çam ve meşe ağaçlarıyla da adeta huzur noktası. Kireçtaşı ve serpantin yamaçlarla çevrili gölün yakınlarında küçük tuzlu göletler de bulunuyor. Beyaz kumsallık alanı, yazın tam anlamıyla plaja dönüşüyor. Klip çekiminden, gelin-damat fotoğraflarına kadar harika bir fon olduğunu söylemeliyim. Kış ayları için de tercih nedeni. Göle yaklaşık 10 kilometre uzaklıktaki Salda Kayak Merkezi, göl manzaralı kayak yapabileceğiniz nadir yerlerden biri.

GÖL ANİDEN DERİNLEŞEBİLİYOR
Gölde yüzmek isteyenleri uyarmakta fayda var; killi yapısıyla bazı alanlar bataklık. Halk deyimi ile göl sizi çekiyor. Turkuvaz renkler sizi çağırsa da gölün bazı kısımları aniden derinleşebilir. Kıyıda ayaklarınız dizlerinize kadar çamura batabilir. Hatta yer yer çamur banyosu yapanları bile görebilirsiniz. 15-20 metre sonra bu yumuşak yapı yerini daha sert bir zemine bırakıyor. Etrafta 'Gölde Yüzmek Yasaktır' uyarı levhaları yer alıyor Şayet yüzmek istiyorsanız, suyun koyu renkli bölgesine kadar açılmayın. Gölün dört plajı var; Yeşilova Belediye Halk Plajı, Orman Plajı, Salda Plajı ve Doğanbaba Plajı. Dördü de Sağlık Bakanlığı'nca mükemmellik kriterleri içinde tanımlanıyor.
KAMP ALANI DA VAR BİSİKLET YOLU DA
Salda Gölü'nün etrafında yaklaşık 40 kilometrelik bir yol bulunuyor. Yürüyüş yapabileceğiniz, bisikletle gezebileceğiniz rotalar da mevcut. Beyaz kumlar üzerinde yürümek ayrı bir keyif. Öyle ya, nam-ı diğer yanıbaşımızdaki Maldivler. Gölün doğu tarafı daha sakin. Salda Gölü üzerinde küçük adalar ilginizi çekebilir. Sosyal medya için muhteşem kareler çıkacağından kuşkum yok. Gölün civarında kamp yapmak ise Salda'nın en yaygın ritüeli. Göl etrafında Salda Orman Plajı ve Yeşilova Belediyesi Halk Plajı'nın olduğu kamp alanları mevcut. Plaj yakınlarındaki köy evleri kiraya verilmeye başlanmış bile. Özellikle yaz aylarında piknikçiler Salda Tabiat Parkı'na akın ediyor. Parkta masalar, mangal yerleri de bulunmakta. Park alanına giriş ücretli. Yaya girişi 3, motosiklet 6, otomobil 9, midibüs 45 ve otobüs girişi ise 72 TL. Bu arada Salda Tabiat Parkı ulusal kamp alanı ilan edildiği için önümüzdeki günlerde Türkiye'nin dört bir yanından öğrencilerin buraya gelmesi bekleniyor. Asılnda bu güzel coğrafyayı önce yerli turiste sonra yabancılara tanıtmak, hepsinden önemlisi korumak hepimizin görevi.

KIYMALI TOSTU MEŞHUR
Salda Gölü etrafında yerel lezzetler bulmanız biraz zor ama burada çok sayıda tostçu açılmış. Yolu Salda'ya düşenler Yeşilova'nın kıymalı tostunu deneyebilir. Salçalı, soğanlı, maydanozlu, kırmızı biberli ve domatesli kıymalı tostun yanına turşu ve Zafer gazozu veya Burdur'un meşhur ayranı çok yakışıyor. Ayrıca göl etrafında atıştırmalık yiyecekler ile ızgara çeşitleri de bulabilirsiniz.
TARİHİ VE KÜLTÜRÜ ZENGİN BURDUR
Salda Gölü'nü gezdikten sonra Burdur'un diğer turizm noktalarını da görmek için vakit ayırabilirsiniz. Kent, antik şehirler, höyükler ve müzeler açısından oldukça zengin. Bunların yanı sıra kentte görülmesi gereken yerler listenize mağara, kuş gözlem evi ya da Susuz Kervansaray gibi seçenekleri de ekleyebilirsiniz. Antik kentler arasında Sagalassos Tarihi Kenti önemli bir yer tutuyor. Ağlasun ilçesindeki tarihi kentte, ilk yerleşim izleri günümüzden 12 bin yıl öncesine gidiyor. Antik kent, orijinal yapı taşlarının neredeyse tümünün iyi korunmasıyla öne çıkıyor. Sonra yönünüzü Kremna Antik Kenti'ne çevirebilirsiniz. Bu antik kent de, Bucak ilçesinin Çamlık Köyü'nde. Sia Antik Kenti, Boubon Antik Kenti ile Kibyra ile Hacılar, Kuruçay, Höyücek höyükleri de aklınızda bulunsun. Şehirde, Doğa Tarihi Müzesi, Burdur Müzesi de var. Kemer ilçesinin Elmacık Köyü'ndeki Doğa Tarihi Müzesi, dev bir güney filine ait iskelet ile tarih öncesi canlılara ait kalıntılara ev sahipliği yapıyor. Önemli bir diğer nokta da İnsuyu Mağarası. 597 metre uzunluğundaki mağaranın içinde göl ve akarsular bulunuyor.

DOĞAL YAŞAMIN TA KENDİSİ
Salda Gölü'nün suyu da faydalı. Suyundaki magnezyum, soda ve diğer minerallerin cilt hastalıklarına ve sivilcelere iyi geldiği söyleniyor. Bu nedenle çamur banyosu da tavsiye ediliyor. Gölde tatlı su balıkları ve yaban ördekleri görmek mümkün; su yılanları da var. Arkadaki ormanlık alanda ise tavşan, tilki, domuz ve keklik görebilirsiniz. Göl, endemik bitki örtüsü açısından da oldukça zengin. Kuş gözlemcileri için 100'ün üzerinde türe ev sahipliği yapmasıyla önemli bir lokasyon. Burası aslında doğal yaşamın merkezinde. O yüzden turizmin gelişmesi ile oluşacak kontrolsüz büyüme, en büyük tehlike olarak duruyor. Ancak çevre halkı ve yerel yöneticiler bunun farkında. Bu nedenle özellikle beyaz kumları ile sahil şeridini korumak için önlemler almaya başlamışlar.