Kuzeyin yedi tepeli şehri Bergen

FISKETORGET

Her sabah 06.00 – 07.00 saatleri arasında balıkçılar güne ve şehre merhaba diyor onlarca balığı hemen tezgahlara yerleştiriyorlar. Tezgahların hemen arkasında oturma alanları var. Ürünü gözünüzün önünde pişiriyorlar. Tazeliğini gör kardeşim diyor adeta. Gayet çeşit dolu güzel bir öğün olabilir. Büyük yengeçlerin bulunduğu camekandan baktığınızda muhtemelen içiniz biraz ürkecek ama olsun korkuya telaşa gerek yok. Buraya kadar gelmişken balina etini bir deneyimleyin derim.

VAGEN KOYU

Bergen'in olmazsa olmaz bölgesi. Az önce anlattığım balıkçıların olduğu Fisketorget'i ziyaret ettiysen, koya gelmişsin demektir. U şeklinde uzanan koyu önüne aldığında sağdan gidersen, hediyelik eşyacılar ve Floyen Tepesi eteklerine gidersin. Bu sokakları kesinlikle öneririm. Sağ tarafa gidersen ise, az sonra yazacağım Torgalmenningen Meydanı'na doğru rota almışsın demektir.

TORGALMENNINGEN MEYDANI

Şehrin en dinamik alanlarından birisi. Uzunlamasına bir meydan. Norveç'e geldim mağaza dükkan gezeceğim diye bir düşüncen varsa buralar tam sana göre. Bu örneği hiç sevmesem de, Bergen'in İstiklal Caddesi gibi işte.

HANSA EVLERİ

Vagen Koyu önünüzdeyken sağ tarafından devam ettiğinizde renkli evleri göreceksiniz. Onların birinin ara sokağından girin. Hansa Tüccarlarının bulunduğu alana çıkacaksınız. Evlerin neredeyse hepsi ahşap. Ama ilk yapıldığı halinde değil. Her biri yangın tehlikesi nedeniyle restorasyon görmüş. Sonrasında da, ahşap ev yapmak yasaklanmış zaten. Burada el işçiliklerinden, ev dekorasyonuna uygun tasarım ürünlere kadar bir çok hediyelik eşya bulabilirsiniz.

FLOYEN TEPESİ

Bergen'e geldiysen ve Floyen Tepesine çıkmadıysan kaybın çok büyük. Finiküler sistemi ile yukarıya çıkıyorsun. Benim tavsiyem vaktiniz müsaitse, akşam veya gün batımında çıkmanız. Yukarıda Floyen Tepesinde keçilerin bulunduğu bir ahır da var. Bazen keçiler dışarı çıkıyor. Şehirle beraber manzarayı yakalayabileceğiniz güzel fotoğraflar sunabilir.