Sedir ormanlarının gölgesinde Elmalı
Kendini kendine saklamış, geleneksel kültürü gündelik yaşamına aktarmış, etrafına Toroslar’ı alıp içine bir çanak gibi yerleşmiş... Elmalı, Anadolu kültürünün bütün özelliklerini yansıtırken güzelliklerini turizm çığırtkanlığı yapmadan mütevazı bir şekilde geliştirmiş
Sedir ağaçlarıyla ünlü
Elmalı'nın ağaçları gibi ormanları da ünlü. Sedir ormanları, Beydağları'nın en yüksek zirvesi olan Kızlar Sivrisi'nin yamaçlarını kaplıyor. Sedir ağacı dayanıklılığı nedeniyle özellikle gemi ve ev yapımında yüzyıllardır kullanılmakta. Neredeyse 16 bin hektarlık bir alanı kaplayan Çığlıkara Ormanı bir tabiat koruma alanı. Elmalı-Finike sınırında yer alan orman, nadir görülen ağaçların yetişme alanı. Bu ormanın da özelliği dünyadaki en kaliteli sedir ağaçlarına sahip oluşu. Elmalı, dağları, ormanları, ovaları ve gölleriyle yağlıboya tablo gibi manzaralar sunuyor. Kızlar Sivrisi, 3086 metre ile Bey Dağları'nın en yüksek zirvesi. Buraya gitmenin en güzel yolu da Avlan Gölü'nden geçiyor. Göl, suya yansıyan dağ manzaraları ile çok güzel fotoğraflar veriyor. Avlan gibi karstik olan diğer göl, Baranda Gölü.
Etkinlikler yıl boyu sürüyor
Bugün yağlı güreş dediğimizde aklımıza Edirne-Kırkpınar geliyor öyle değil mi? Halbuki bu ata sporu 1353 yılından bu yana Elmalı Yeşilyayla Yağlı Güreşleri ile geleneksel kültürün bir parçası olmuş. Her yıl Recep Gürbüz Güreş Sahası'nda düzenlenen etkinliklere yaklaşık 600 güreşçi katılıyor. Bu yıl 667. kez düzenlenecek olan festival 6-7-8 Eylül tarihinde gerçekleşecek. Pekmez Şenliği, Elmalı'da yağlı güreşlerin yapıldığı hafta gerçekleşen bir diğer etkinlik. Pekmez köpüğü içme geleneği bu şenliklerle yaşatılıyor. Abdal Musa Şenlikleri ise haziran ayının ilk haftasında Tekke Köyü'nde düzenleniyor. İlk olarak 1983 yılında yapılan şenliklere elma bahçelerinin arasından giderek oldukça güzel manzaralar da görüyorsunuz. Eylül ayında ise Elmalı Yeşilyayla Yağlı Güreşleri'nden hemen önce, deve kervanından, kepenekli çobanlara kadar Yörük kültürünün yaşatıldığı temsili bir Yörük Göçü etkinliği de düzenleniyor.
Yörük kültürü hakim
Yapılan kazılarda ortaya çıkan ve orijinali Antalya Müzesi'nde olan tanrıça Leto heykelinin kıyafetlerinden de anlaşıldığı gibi bölgede Yörük kültürü hakim. Yüzlerce yıl boyunca burada yaşayan Yörüklerin desen ve renkleri bugünkü sanata ve şenliklere yansımış. Bakırcılık, demircilik, kuyumculuk, halı ve kilim dokumacılığı, taş işlemeciliği, kahve değirmeni ve ahşap işçiliği ilk sırada gelen el sanatları ve örneklerini Elmalı Çarşısı'nda bulmak mümkün. Keçi kılından dokunan, geometrik figürler ve kelebek motiflerinin ağırlıkta olduğu kilimler ise Selçuklulardan miras. Elmalı halkı çoğunlukla adından da anlaşılabileceği gibi meyve yetiştiriciliği özellikle de elma ve üzüm ile geçimi sağlıyor. Türkiye'deki elmanın yüzde 12'si burada üretiliyor. Dolayısıyla meyvenin yanında meyve suyu ve şarap üretimi de Elmalı'nın bir diğer geçim kaynağı. Likya şarapları, tarihten gelen lezzeti tüketicilerine sunuyor.
Evliya Çelebi de yazmıştı
Yıllar öncesi yolu buradan geçen Evliya Çelebi bakın Elmalı'yı ve Elmalı isminin nereden geldiğini nasıl anlatmış: "Bu sahranın doğusundan çıkıp geçit vermez. Sesinden insanı dehşet alır: Bir mağara kapısından çıkıp Elmalı şehri altından akar Konya Gölü ne karışır. Bu göl bazı seneler taşıp Elmalı sahrasında bütün mahsulleri mahveder. Bu suyun çıktığı yerde Ömer Paşa bir saat uzunluğunda duvar yapmıştır. Birçok köprüler vardır. Bazen bu Seddi dahi aşar. Köprüden geçip bir çeyrek saatte Elmalı şehrinin bağ ve bahçeleri içinden geçtik. Bu şehrin kuzeyindeki tepede görünür mağaralar vardır. Teke Beyi oğulları zamanında bu mağaranın yerinden (Almalı yeniden almalı) diye ses işitilir. Hiç kimse yıllarca bu mezarı açmaz. Yakup Germiyan oğlunun İshak Fakif adlı bir hocası bu mezar dibinde bir erbain çıkarır. Kadir gecesi dere altın ve gümüş ırmak gibi akar. Teke Beyi oğluna öşrünü verip ve (Almalı) diye diye bütün Elmalı halkı Tekebay iken Elmalı Bay olup şehrin adı Elmalı kalır."
EN SON HABERLER
- 1 Hristiyan ve Müslüman İzleri: Bingöl'deki Gizemli Zağ Mağaraları
- 2 Yayman: Hedefimiz Türk turizmini kalkındırmak
- 3 Bayramda Kapadokya’ya akın ettiler
- 4 Göbeklitepe'yi 3 günde 33 bin kişi ziyaret etti
- 5 Şanlıurfa’da 11 bin yıllık duvar kabartmaları ilgi çekmeye devam ediyor
- 6 Tarihi konaklar turizme kazandırılıyor
- 7 Bodrum’da Eylül bereketi: 2 gemi ile 2600 turist geldi
- 8 Turizmde tüm zamanların turist rekoru kırıldı
- 9 Kapadokya'yı Ağustos ayında 697 bin kişi ziyaret etti
- 10 Türkiye’de 7 ayda turizimde rekor kırdı