GOA sizi çağırıyor

Ülkenin batı kıyısında yer alan Goa, Hindistan'ın eyaletlerinden biri. Umman Denizi kıyısı boyunca yaklaşık 4.000 kilometrekarelik alana yayılan Goa, kuzey ve güney olmak üzere ikiye ayrılıyor. Güney huzurun, kuzey ise o meşhur çılgın partilerin merkezi. Bizim bölgede geçirmek üzere beş günümüz var ve Goa'nın her iki yüzünü de görmek istediğimizden güneyde Patnem, kuzeyde de Arambol köylerini seçiyoruz. Dilerseniz Goa'ya aktarmalı uçuşla kendi havaalanından ulaşabilirsiniz. Ancak Mumbai'de biraz kalmayı planlıyor ve biraz macera arıyorsanız uçak seçeneğinize daha uygun fiyatlı olan yataklı tren ve yataklı otobüsü de ekleyebilirsiniz. Hint Okyanusu'na bakan uçsuz bucaksız plajıyla gerçek anlamda huzurun adresi Patnem. Plajda Hint yemeklerinden dünya mutfağına onlarca restoran ve ülkeye özgü hediyelik eşya ve kıyafetlerin satıldığı küçük bir çarşısı var. Dilerseniz hemen plajlardaki okyanusa bakan kulübelerde, dilerseniz iç taraftaki bungalovlarda kalabilirsiniz. Gündüz sıcak sebebiyle bir hayli boşalan plaj akşam üzerinden itibaren meditasyon yapanlar, koşanlar ya da sadece müthiş günbatımının tadını çıkarmak isteyenlerle doluyor. Tabii bir de denizden Goalı balıkçılarla. Daha çok -muhtemelen 70'li yılların çiçek çocukları- orta yaşın üzerindeki hippi'lerin tercih ettiği Patnem'de hareketli gece yaşamı yok. Ancak yemek eşliğinde etnik canlı müzik dinlenebilecek ya da daha genç hippi'lerin bir araya geldiği birkaç keyifli mekan var. Patnem'in hemen yanındaki Palolem ise güney bölgesinin en popüler köyü. Patnem'den Palolem'e yaklaşık 45 dakikalık yürüyüşle ulaşmak mümkün. İki plaj arasındaki yol o kadar keyifli ki ormanın içinde ilerleyen yola, yerel ürünlerin satıldığı dükkanlar, birbirinden renkli restoranlar ve Portekiz sömürgesi dönemine ait şık evler eşlik ediyor. Palolem de Patnem gibi uçsuz bucaksız bir plaj. Ancak biraz daha hareketli ve kalabalık. Burada da büyük oteller yok, sadece bungalov ve pansiyonlar var. Tüm gününüzü bir kafe ya da restoranın şezlongunda geçirebilir, okyanusun tadını çıkarabilirsiniz. Fiyatlar her yerde olduğu gibi çok uygun, çalışanlar güleryüzlü.
ARAMBOL'E YOLCULUK
Patnem'de geçirdiğimiz iki günün ardından bu kez gece yaşamıyla meşhur kuzeye doğru rota tutuyor, Arambol için yola çıkıyoruz. Yukarıda da belirttiğim gibi Goa bir hayli büyük ve ulaşım pek de kolay değil. Toplu ulaşım neredeyse hiç yok ve dolayısıyla bir yerden bir yere, çok da ucuz olmayan taksilerle ulaşabiliyorsunuz. Yollar da hem dar hem de kalabalık olduğundan kısa mesafeler dahi bir hayli uzun sürüyor. Bu arada Goa'da da trafik sorunu olduğunu buraya not düşelim. Eğer kullanmayı biliyorsanız kiralık motosiklet ucuz seçenek. Eğer Goalıların günlük hayatının içine karışmak istiyorsanız, yaklaşık dört saat süren çok daha ucuz ve keyifli tren yolculuğunu tercih edebilirsiniz. Arambol de tıpkı Patnem gibi küçücük bir köy ama içinde dünyaları barındırıyor. Plaj kesimi biraz daha rahatlık arayan turistler, iç kesimi ise dünyanın farklı yerlerinden gelmiş hippi'ler tarafından tercih ediliyor. Öyle ki köyün iç tarafında kalıyorsanız (iç deyince denize uzak sanmayın, sadece 10 dakika yürüme mesafesi) plaja inmek dahi istemiyorsunuz. Öyle renkli bir dünya! Küçücük bölgede onlarca sanat merkezi, sergiler ve etkinlikler var. Bir de ne ararsanız bulabileceğiniz kocaman bir çarşısı. Arambol'ün ilgi çeken yerlerinden biri de plajın hemen kıyısındaki göl. "Sweet Lake" olarak anılan göle plajın sonundaki yoldan yürüyerek ulaşmak mümkün. Yaklaşık 20 dakika süren ve daracık sokakların içinden ilerleyen yol, kumaşlarla üstü kapatıldığından her daim gölge. Yol boyunca eşlik eden restoran ve hediyelik eşya dükkanları vaktin nasıl geçtiğini anlamanıza izin vermiyor. Yürüyüşün sonunda ulaştığınız gölün, hemen dibindeki okyanusun dalgalarına inat sakin suyu ormanın yeşiliyle birleşiyor. Arambol plajında geceleri kurulan hippi pazarında ise farklı ülkelerden gelen gezginler kendi elleriyle ürettiği ürünleri satıyor, performanslarını sergiliyor. Çılgın partilere gelince... Muhtemelen sezon sonu olduğundan biz herhangi bir partiyle karşılaşmadık. Ancak ne yalan söyleyelim hiç ihtiyacını da hissetmedik. Her yerinde Portekiz sömürgesi döneminin izlerini taşıyan Goa, kilometrelerce uzunluktaki sahil şeridinde birbirinden güzel onlarca köye ev sahipliği yapıyor ve hepsi görülmeye değer. Bu sıra dışı rotanın tadını gerçek anlamda çıkarmak istiyorsanız en az 10 gün vakit ayırmanızı tavsiye ediyoruz.
RAMAZAN BAYRAMI İÇİN PLANINIZ HAZIR MI?
Yazın ilk günlerine denk gelen Ramazan Bayramı'nda dolu dolu bir tatil yapmak isteyenleri, Etstur'un birbirinden özel yurt dışı turları bekliyor! Siz de bayramı sevdiklerinizle beraber yeni keşifler yaparak geçirmek isterseniz dünyanın farklı noktalarında eşsiz anlar yaşamak için geç olmadan planınızı yapın. Bayramda bizden izler taşıyan topraklara yolculuk yapmak isteyenler için Büyük Balkanlar Turu güzel bir seçenek. Saraybosna, Ohrid, Dubrovnik, Kotor ve Selanik bu özel turda göreceğiniz Balkanlar şehirlerinden yalnızca birkaçı... Peki aynı anda üç ayrı ülkeyi görmek ister misiniz? Cevabınız "evet" ise Etstur İtalya, İspanya ve Fransa şehirlerini sizin için bir araya getiriyor. Sadece bu kadar da değil... Hem doğal güzelliği hem de tarihi ile büyüleyen İskandinavya, tam da uzun bir tatilin hayalini kuranlara göre! Oslo'dan Bergen'e, Geilo'dan Kopenhag'a uzanan fiyortlarıyla ünlü İskandinav şehirlerini henüz görmediyseniz Etstur'un sekiz gece süren İskandinav Fiyortları Turunu kaçırmayın. Daha kısa zamanı olanları da unutmayan Etstur, üç gecelik Odessa Turu ile İskandinavya'yı görmek isteyenler için renkli bir keşif fırsatı sunuyor. Eğer tatil için kısa bir zamanınız varsa o zaman sizin için uygun seçenek Avrupa'nın eğlence başkenti Amsterdam ya da ışıklar şehri Paris... Avrupa'da kısa bir bayram tatili yapmak istiyorsanız bu iki Avrupalı Etstur'da sizi bekliyor. Seçiminizi yapın ve Avrupa'nın en gözde şehirlerin sevdiklerinizle bir arada olmanın keyfini yaşayın.