Giriş Tarihi: 6.07.2025

Medeniyetlerin kavşağı Mersin UNESCO yolunda

Medeniyetlerin kavşağı Mersin UNESCO yolunda

Tarih, doğa ve denizi ile gezenleri hayran bırakan Mersin’de toprak kazıldıkça altından tarih fışkırıyor. Birçok yapısı UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan şehir, her yıl binlerce ziyaretçi ağırlıyor

Tarih boyunca farklı uygarlıkların buluşma noktası olan tarihi mekânları ve kültürel cazibeleri ile görenleri hayran bırakan Mersin'deki Alahan Manastırı, St. Paul Anıt Müzesi ile Kuyusu, Mamure Kalesi ve Korykos Antik Şehri gibi tarihi çok eskilere dayanan yapılar UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alıyor. Tarih, doğa ve denizi ile gezenleri hayran bırakan Mersin'de toprak kazıldıkça altından tarih fışkırıyor.

HAC MERKEZİ ST. PAUL KİLİSESİ
Tarihi özelliği ile yıllardır Hristiyanlığın önemli hac merkezlerinden birisi olarak kabul edilen Tarsus St. Paul Kilisesi, 2001 yılında restore edilerek St. Paul Anıt Müzesi olarak ziyarete açıldı. İncil'de adı Tarsuslu Paul olarak geçen Aziz Paul'un Tarsus'ta doğup yaşadığı kabul ediliyor. St. Paul Kilisesi-St. Paul Anıt Müzesi ve St. Paul Kuyusu. St. Paul Kuyusu, Aziz Paul'un evinin avlusu olduğu düşünülen alanda yer alıyor. Kuyunun sularının şifalı ve kutsal olduğuna inanılıyor.
KLEOPATRA BU KAPIDAN GEÇTİ
Doğu Roma Dönemi'nde inşa edilen şehir surlarının üç kapısından biri olan Deniz Kapısı, efsaneye göre sevgilisi Romalı General Antonius ile buluşmaya gelen Kleopatra'nın Tarsus'a geldiğinde şehre giriş yaptığı kapıydı. Bu kapı günümüzde Kleopatra Kapısı olarak anılıyor.

300'Ü TESCİLLİ 600 TARİHİ EV
Tarsus'un bazı mahallelerindeki Eski Tarsus Evleri, şehrin otantik dokusunun en güzel hissedilebileceği yerlerden. Burada, 300'ü tescillenmiş toplamda 600 kadar eski ev bulunuyor. Ahşap ve kerpiçten yapılan bu evler, klasik Osmanlı mimarisinin izlerini taşıyor. 1993 yılında bir inşaatın temel kazısı sırasında bulunan ve koruma altına alınan Roma Yolu, kentin en merkezi yerinde bulunuyor. Yolun, Roma İmparatorluğu döneminde MS 1. veya 2. yüzyılda yapıldığı tahmin ediliyor. Antik çağlarda Kanytellis adıyla bilinen Kanlıdivane, Olba Hanedanı'nın yerleşimlerinden biri. Yerleşim, 60 metrelik bir obruk etrafına kurulmuş. Burası Antik Dönem zeytinyağı üretim merkezi olarak da öne çıkıyor.

CENNET-CEHENNEM MAĞARALARI
Mersin'de çok sayıda mağara ve obruk bulunuyor. Silifke'deki Cennet Cehennem Obrukları milyonlarca yıl önce oluşmuş ve sırasıyla 70 ve 128 metre derinlikte. Cennet Çukuru 450 basamak inilerek ziyaret edilebilse de Cehennem Çukuru'na yalnızca dağcılık malzemeleri kullanılarak ulaşılıyor. Aksi takdirde, Cehennem Obruğu gözlem terasından görülebilir.
TANTUNİ YEMEDEN DÖNME
Mersin denince ilk akla gelen yemek tantuni. Jülyen kesilen kuzu veya dana eti haşlanıp demir bir tavada domates, soğan ve maydanozla kavrulup biber turşusu ile servis edilir. Yanında güzel bir şalgam suyuyla damaklara adeta şenlik yaşatır.
ŞEHRİN SEMBOLÜ KIZ KALESİ
Şehrin göz bebeği ve en önemli sembolik yapısı Deniz Kalesi olarak da bilinen Kız Kalesi... Denizin ortasında bir adacığın üzerinde kurulan kale, bulunan yazıta göre 1199 yılında I. Leon tarafından yaptırılmış. Ünlü tarihçi Herodotos'un anlattığına göre, Korykos isimli bir Kıbrıs prensi tarafından inşa edilmiş. Geçmişi boyunca Seleukoslardan Osmanlılara çeşitli medeniyetlerin hâkimiyetine giren Kız Kalesi, kıyıya yaklaşık 600 metre uzaklıkta yer alıyor.