14 yıl acı çekti ölümü acı verdi

İlköğretim okulu 8. sınıf öğrencisi Tayyip Günal (14), Ahmet ve Keziban Günal çiftinin 4 çocuğundan en küçüğüydü. Doğuştan cam kemik hastası Tayyip'in kemikleri küçük bir darbede dahi kırılıyordu. Doğduğundan itibaren 10 yıl içinde 28 kez kol veya bacağı kırıldı, 15 kez ameliyat geçirdi. Yaşı ilerledikçe beyninde su toplanmaya başladı. 2007 yılında Ankara'da Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yapılan ameliyatla, beynine 'şant' adı verilen tıbbi alet takıldı. Bu alet, hortumlar yardımı ile beyinde toplanan suyun idrar yoluyla dışarı atılmasını sağlıyordu. Tayyip'in hastalığının ileri derecede olmaması, gelecek için umut vericiydi. Doktorlar, cam çocuğun 14 ya da 15 yaşına geldiğinde hastalığının tamamen ortadan kalkabileceğini söylemişti. Doktorların tespitleri doğru çıkmıştı. Çünkü Tayyip'in 4 yıldır kol ve ayaklarında kırılma olmuyordu.
'İYİLEŞTİ'DERKEN ACI HABER
Erzurum'da oturan Tayyip Günal, bayram tatilini geçirmek için ailesi ile birlikte Tortum ilçesine bağlı Aksukapı köyüne gitti. Bayramın ikinci günü Tayyip bir anda ortadan kayboldu. Baba Ahmet Günal, her yerde oğlunu aradı. Ancak bulamadı. Jandarmaya haber verildi. Sivil savunma ve jandarma ekipleri de arama yaptı ancak bir sonuç alınamadı. Ailesi oğulları için "Tam iyileşti, sağlığına kavuştu" derken küçük çocuktan önceki gün kötü haber geldi.
'KENDİNE GÜVENİ GELMİŞTİ'
Tayyip'in 23 Ağustos günü köyün 2 kilometre uzağında Çalılı Deresi mevkisinde cesedi bulundu. Otopside Günal'ın vücudunda kesici alet ya da darbe izine rastlanmazken, beyin travması ve boyun kırılması sonucu öldüğü, kaburgalarında ve bazı bölgelerinde ise kırıklar olduğu belirtildi. Cam kemik hastası çocuğun 10 metre yükseklikteki kayalıklardan düşerek öldüğü tahmin ediliyor. Acı haberle yıkılan baba Ahmet Günal, daha önce oğlunu Çalılı Deresi'ne gezmeye götürdüğünü belirterek, "Oğlum orayı çok sevmişti. Oraya yine gitmek istediğini söylüyordu. Artık iyileştiğini düşünerek kendine güveni geldiği için oralara yalnız gittiğini tahmin ediyorum. Hayat dolu bir çocuktu. 4 yıldır ayaklarında kırılma olmuyordu. Evde en az 25 şınav çekebiliyordu, koşabiliyordu. Okuyup, bilim adamı olmak istiyordu" dedi.