Son günlerde giderek artan şiddeti, hoşgörüsüzlüğü eğitimsizliğe, kırsal kesime mal etmek isteyenlere tokat gibi bir foto roman bu. Önceki akşam Ihlamur Kasrı içindeki Beşiktaş Evlendirme Dairesi'nin önü. Laborant Bilal Yerli-bankacı Burcu Baybatur, az sonra evlenecek. Trafik sıkışıklığından dolayı, gelin ve damadı taşıyan otomobil, onları karşı kaldırımda indirmiş. Genç çift, yürüyerek kapıya gelmiş. Bu sırada indikleri gelin arabasının önünde adet halindeki bir olay yaşanıyor. Çocuklar, gelin arabasının yolunu kesip harçlık istiyor. İşte o dakikada göreni hayret içinde bırakacak olay başlıyor. Damat ve yakını bir genç onlara doğru koşuyor. Gelenleri gören çocuklardan biri, az ötedeki parkta annesinin yanına kaçıyor. Ufak çocuk, bebeğini kolunda taşıyan anasının etekleri arasına saklanarak öfkeli adamlardan kurtulmak istiyor. Ama mümkün değil. Önce diğer genç tokatları art arda patlatıyor çocuğa. Yetmiyor, korkuyla açılmış gözlerle bakan ve ağlayan çocuğa bu kez damat bey hem de yumrukla girişiyor. Çaresiz anne çocuklarla birlikte ağlayarak uzaklaşıyor oradan. Damat ise vakur adımlarla taze eşinin yanına dönüyor. Gelin hanım da bu kahramanca (!) hamleyi alkışlıyor. Fotoğraflarını çektiğimi görünce "sataşırlar" sandığım düğün kadrosu, sevecen tavırla "Evlendik, mutluyuz" pozu veriyor. Damada soruyorum; Neden vurdun çocuğa? Cevabı; Arabamın önünü kestiler. Çocuk, gelin arabasına yaklaşıp kaputuna yattı. Çocuk kaçtı. Ben de bir kaç tane çaktım!