Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, geçen çarşamba akşamı iki Kürt sanatçısını makamında kabul edip gündemdeki gelişmeleri baş başa değerlendirdi. TRT 6 (Şeş) kanalında her pazartesi akşamı saat 21.20'de yayımlanan
Gecenin Suru (Sûra Şevê) adlı Kürtçe şiir programını Ebru Şahin ile hazırlayan yazar Abidin Parıltı ile, Türkiye'deki ilk Kürtçe stand-up gösterisini yapan tiyatro sanatçısı ve mizah yazarı Murat Batgi, Bakan Günay'la yaptıkları görüşmeyi
SABAH'a değerlendirdi. Bakan'dan bir buçuk ay önce özel randevu talebinde bulunduklarını belirten sanatçılar, görüşmeyi hiçbir kişi, kurum veya inisiyatif adına değil, iki Kürt sanatçısı olarak talep ettiklerini ve kabul edildiklerini dile getirdi. Sanatçılar, TRT 6'nın açılması ve üniversitelerdeki Kürt Dili ve Edebiyatı eğitim girişimleri ile gelen değişime, sahnelerde Kürtçe oyun çabalarının eklenmesinin kendilerine bu buluşmada ilham ve cesaret kaynağı olduğunu vurguladı.
BÜTÜN KÜLTÜRLER ADINA
Sanatçılar, Kültür Bakanı'nın 'sahnelerimizi size açalım' dediğini belirterek, Bakan'ın kendilerine sahneler konusunda bir sıkıntı yaşanmayacağının garantisini verdiğini, ancak repertuvarda Kürtçe oyun meselesinin ise ilgili kurullara bağlı bir durum olduğunu yinelediğini aktardı. Murat Batgi, görüşme üzerine Bakan Günay için "Açıkçası hiçbir Kültür Bakanı'nı kendi kültür bakanım gibi hissetmedim" derken, Günay'ın da kendilerine "Türkiye'deki bütün kültürlerin Kültür Bakanı olduğunu" ifade ettiğini vurguladı. İkili, görüşmede Bakan Günay'a bir de özel tiyatro projesini tanıttıklarını açıkladı. İkilinin özetini sunduğu oyun, "Türkiye'nin kaderini anlatmaya ve birlikte yaşamaya" yönelik bir konuyu işliyor. Sanatçılar ayrıca, 2010'da İstanbul'da Kürtçe müzikal, edebiyat okuması veya şiir etkinliği gibi faaliyetlerin de olması gerektiğini Bakan'a aktardı. Aktör Batgi ve yazar Parıltı, 'bütün kültürlerin kardeşliği' adına devreye girdiklerini ifade edip, şu mesajları verdi: "Kürtler sadece müzik demek, sadece stran (Kürt şarkıları) çığırmak demek değildir. Kürtlerin kendi kadim gelenekleri vardır. Yaklaşık 100 yıl önce Rusya'da Kürtçe oyun yazılmıştır. Kürtçe şarkı söyleniyor tamam; ama Kürtler sanatın tüm dallarını icra eden insanlar aynı zamanda. Bunların da artık tanınması gerekiyor. Örneğin şu ana kadar Türkiye'de Kürtçe bir filme Kültür Bakanlığı'nın destek verdiğini görmedik. Bu niçin olmasın?"