Koş Forrest Koş!" Amerikalı oyuncu Tom Hanks'in oynadığı Forrest Gump isimli filmin unutulmaz repliği. Zeka seviyesi düşük ve toplum tarafından itilen Forrest Gump karakterinin kendini koşarak ispat etmesi aslında bir rastlantı değil. Güne sabahın erken saatlerinde başlayan milyonlarca Amerikalı'dan biri olan Anne Mahlum'un dediği gibi, "Koşmak hayatı anlatan çok iyi bir metafor." İnsan vücudunu harekete geçiren bu basit fiziksel eylem, ABD'nin en büyük sosyal sorunlarından evsizleri yeniden ayağa kaldırmaya yetti. Koşmak, çoğu kişi için yorucu bir aktivite olabilir. Her şeyini yitirdiğini sanan biri içinse, ayaklarının üzerinde durup hayata sahip çıkmak demek. Her şey, ABD'nin Philadelphia'da yaşayan 29 yaşındaki Anne Mahlum'un sabah 5'te günlük koşusuna çıkmasıyla başladı. Mahlum, henüz gün doğmadan başlayan koşusunda, köşeyi dönerken duvarın dibinde uyuyan evsiz bir Amerikalı'ya rastladı. Diğer bir evsize çöpleri karıştırırken, bir başkasına koşarken geçtiği parktaki bankta yatarken. Genç kadının yanlarından korkarak geçtiği bu adamlar, onun tek başına gün ışımadan sokaklara düşmesinden endişe edip, "Dikkatli ol!" "Başına bir şey gelmesin" uyarılarında bulundu. Yine bir sabah koşusu... Ama Mahlum bu kez durdu ve kendisinden ilgi bekleyen bu adamlara selam verdi. Ertesi gün bunu, "günaydın"lar ve "nasılsınız"lar takip etti. Günler geçtikçe Anne'in günlük koşusu, interaktif bir paylaşıma dönüştü: "Günaydın James" "Selam Anne, babanın sağlığı nasıl? İyileşti mi?"
POLİS BİLE YADIRGADI
Çoğu sokakta veya barınaklarda yaşayan bu insanlar, artık Anne Mahlum'un arkadaşıydı. Ve bir gün kafasında bir ışık yandı: "Eureka!" Sokak arkadaşlarına koşarak şu teklifte bulundu: "Hadi bakalım, yarın sabah siz de benimle koşmaya geliyorsunuz. Hayatınız için bir şeyler yapmanın tam zamanı." Bu teklif, kendini alkole veren bitkin adamlara önce imkansız göründü. Birkaç gün sonra Anne mahalledeki rutin koşusunda artık yanlız değildi. Beraberindeki 5 kişiyle Philadelphia Müzesi'ne kadar koştu. Bir süre sonra bir trafik polisi, bu insan trafiğine müdahale etmek zorunda kaldı. Zindelik ve disiplin isteyen "koşu", sportif bir aktivite olmaktan çıkmış; para, pul, kariyer, renk-ırk ayırımı yapmayan bir sokak çetesinin hızla büyüyen adımları haline gelmişti. Anne Mahlum'a gelince... Sadece ayaklarına değil, omuzlarına da yük binmişti: "Koşmak, hayatlarında hiçbir amacı olmayan bu insanları kendilerine getirdi. Disiplin diye bir şeyin, her bireyin saygı görmesi için insan olmaktan başka şeye ihtiyacı olmadığının farkına vardılar. Benim içimde ise onlar için daha fazlasını yapma isteği hızlı adımlarla büyüyordu." Mahlum, önce mahalle sakinlerinin, sonra mahalledeki esnafın kapısını çalarak takım arkadaşlarına spor malzemesi almak için para topladı. Ardından yerel ve ulusal basın organlarının yardımıyla organize ettiği koşuları duyurdu. Aradan 2 yıl geçti. Mahlum'un Back On My Feet (BOMF) (Yeniden Ayaklarımın Üzerinde Duruyorum) örgütü, bugün ABD'nin üç şehrinde evsizleri topluma kazandırıyor. Her ay halkın ve BOMF'ya sponsor olan dev şirketlerin de katıldığı koşular düzenleniyor. Kimi evsizin artık işi var, kimi sporcu oldu. Bir başkası evlendi, yeni bir hayat kurdu. Yardım meleği Mahlum ise 29 yaşında, ABD'de benzersiz bir sosyal dönüşüme imza attı.
7 KITADA KOŞU TAMAMLAYACAK
Mahallesindeki evsizleri kendisiyle koşmaya ikna ederek benzersiz bir girişimcilik örneği gösteren BOMF örgütünün kurucusu ve başkanı Anne Mahlum, koşmanın bir terapi olduğunu, hayatın da tıpkı koşarken olduğu gibi, farklı yollardan geçmek ve umut, mutluluk duygularıyla doğru yolu seçmek olduğunu söylüyor: "Kendimi bildim bileli koşuyorum. Koşmak benim en iyi arkadaşım oldu. Beynimi ve ruhumu besliyor. Her adım bana ulaşılmayacak bir hayalin olmadığını hatırlatıyor, tıpkı çözülmeyecek bir sorun olmadığı gibi." 5 kıtada maratonlara katılan Anne Mahlum'un amacı, bu yıl Avustralya'da ve eğer küresel ısınma nedeniyle erimeden yetişebilirse, Antarktika'da koşarak 7 kıtada koşu tamamlamak.
BAĞIŞLARLA AYAKTA DURUYOR
Temmuz 2007'de anne Mahlum tarafından koşarak kurulan BOMF, bir mutluluk zinciri gibi genişleyerek Amerika'nın en büyük sosyal sorunlarından "homeless" lara yani evsiz kişilere sahip çıkan bir örgüt haline geldi. Şimdilik Philadelphia, Baltimore ve Washington şehirlerindeki üye 170 evsize kucak açan BOMF'e üye olmak isteyen kişinin, en az 30 gündür bir barınakta kalıyor olması ve haftada üç kez sabah koşularına katılması gerek. 700 kadar gönüllü kent sakini, bağışlarıyla yeni üyelerin spor kıyafetlerini veya isterse kıyafetten barınmaya toplam bin 800 doları bulan bir üyenin yıllık masrafını karşılayabiliyor. Bağışlarla ayakta duran BOMF, ayın bazı günleri belirli bir ücret karşılığında halkın ve bazı şirketlerden grupların katıldığı maratonlar düzenliyor. Sponsor şirketler veya mahalleliler sayesinde evsiz insanlara iş ve kalacak barınak, hatta ev olanağı yaratılmaya çalışılıyor.
EVSİZDİ, KOŞARAK ANTRENÖR OLDU
Eşinden ayrılan ve kötü günler geçiren Darius Turner, Philadelphia'nın Ridge mahallesindeki bir evsiz barınağında yaşıyordu. Bir yıl önce BOMF'e katılan Turner, eski hayatını koşarak kilometrelerce geride bırakıp, resmi maratonlara katılan profesyonel bir atlet haline geldi. Son olarak Eylül ayındaki Philadelphia Maratonu'na katılan Turner, şimdi şehir merkezindeki City Fitness spor salonunda kişisel antrenörlük ve bir okulda temizlik işleri yapıyor. Turner'ın hayattaki koşusu, ayakları üzerinde devam ediyor.
