Elazığ Merkez Kızılay Mahallesi'ndeki müstakil bir evde iki çocuğu ile yaşayan 79 yaşındaki Fatma Yüksel, henüz belirlenemeyen bir nedenden dolayı 15 gün önce hayatını kaybetti. Bu ölümün ardından akıllara durgunluk veren bir olay yaşandı. Yoksul bir ailenin barındığı evde, anne sevgisinin asla ölüm tanımadığını gösteren korkunç bir süreç yaşandı: Yaşlı kadını merak eden komşuları, evin kapısını çalınca kapıyı 42 yaşındaki kızı Serpil Yüksel açtı ve "Annem hasta içeride yatıyor sonra gelin. Onu hastaneye götüreceğim" diyerek komşuları içeri almadı. Durumdan şüphelenen komşulardan biri de mahalle muhtarı Mehmet Çekmez'in eşiydi. Hemen eşini aradı ve evden kötü kokular geldiğini söyledi. Muhtar Mehmet Çekmez de ihbarda bulunduğu polislerle birlikte eve gitti. Eve gidenler gördüklerine inanamadı.
YAŞLI KADINA OTOPSİ YAPILDI
Yaşlı kadının uzun bir süre önce kanepede vefat ettiği, kızının da annesini cansız bedenin yanına yatak sererek yanında kaldığı ortaya çıktı. Fırat Üniversitesi Hastanesi morguna kaldırılan yaşlı kadına otopsi yapıldı. En az 15 gün önce öldüğü belirlenen yaşlı kadının, kesin ölüm nedeninin ise otopsiyle belirleneceği bildirildi. Polis, aynı evde kalan Serpil Yüksel ve ağabeyi Ercan Yüksel'i gözaltına aldı. Emniyette ifade veren Ercan Yüksel, kız kardeşinin tehdidi nedeniyle kimseye haber veremediğini ileri sürdü.
'SENİ ÖLDÜRÜRÜM DİYORDU'
Kız kardeşinin saplantılı biri olduğunu anlatan Ercan Yüksel, "Anneme karşı çok aşırı sevgisi vardı. Bana, 'Ben ayrılmam, annemi ayağa kaldıracağım, ölmemiş. Sen karışma. Durumu iyi. Her zamanki gibi ayağa kalkacak' dedi. Beni ve kendisini öldürmekle tehdit etti. Kardeşimin psikolojisi bozuk olduğu için korktum, üstüne gitmedim. 'Canıma kıyarım' dedi. Çünkü o noktaya gelmişti. Ben de korktum" diye konuştu. Annesinin ölmeden bir hafta önce beyin kanaması geçirdiğini ifade eden Ercan Yüksel şöyle devam etti: "Akşam geldiğimde annemin vefat ettiğini gördüm ve kardeşime anlatmaya çalıştım. 'Mübarek Ramazan geliyor, günahtır' dedim. 'Annemiz ölmüş, kabullen' dedim. Ama kabullenmedi. Bağırdı, çağırdı. 10 gün böyle devam etti. Kimseyi içeri almadı. Lambalar sönük uyuyordu. İlerleyen günlerde komşularımız kapıya geliyor annemi soruyordu."
Vedat YETİK / SABAH
