51 şehit verilen gazi mekanda anma töreni düzenlendi! Bakan Soylu, sel felaketinin yaşandığı Rize’den görüntülü bağlandı

15 Temmuz hain darbe girişimde savaş uçakları tarafından vurulan ve 2'si sivil 51 şehidin verildiği Özel Harekat Başkanlığı ile Havacılık Daire Başkanlığının bulunduğu Gölbaşı yerleşkesinde anma etkinliği düzenlendi.

Programa, 15 Temmuz şehitlerinin yakınları, gaziler, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve 15 Temmuz gazisi Turgut Aslan'ın yanı sıra İçişleri Bakan Yardımcıları Muhterem İnce, Mehmet Ersoy, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Sahil Güvenlik Komutanı Tuğamiral Ahmet Kendir ve Ankara İl Emniyet Müdürü Servet Yılmaz katıldı. Buradaki şehitler için hazırlanan platformlara kırmızı karanfil bırakıldı, Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törene, Ahmet Hamdi Akseki Camisi Müezzini Kur'an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirdi. Rize'de gerçekleşen sel felaketi üzerine bölgede incelemelerde bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, programa video konferans yoluyla katıldı.
UÇAĞI TANKI TÜFEĞİ YÜREĞİYLE SUSTURALI TAM BEŞ YIL OLDU
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yaptığı konuşmada 15 Temmuz hain darbe girişimin üzerinden 5 yıl geçtiğini aktardı, Soylu, "Arkadaş dediğimiz, kardeş dediğimiz bizi kurşunlayalı, tam beş yıl oldu. Aynı vatanda, aynı mahallede büyüdüğümüz, aynı üniformayı giydiğimiz; aynı bayrağı sevdiğini, aynı kıbleye döndüğünü zannettiklerimiz bize ihanet edeli, tam beş yıl oldu. Dünyanın liderlerinin bir odada, telefon başında bekleyip "Türkiye teslimdir" haberi beklerken ellerini ovuşturalı beş yıl oldu. Bir millet bir salâyı talimat belleyip, salâyı felah bileyip, şifreyi anlayıp meydana ineli, ihaneti bastıralı, haini kıstıralı, bütün hevesleri kursaklarda bırakalı, Ayyıldız'ı bayrağı bu dünyaya elleriyle kazıyalı, uçağı tankı tüfeği yüreğiyle susturalı tam beş yıl oldu" dedi.
Beş yıl önceki ihaneti yapanların hayalinin bugünkü Türkiye olmadığını dile getiren Bakan Soylu, "Onların hayali uyuşturucu tacirlerinin yolgeçen hanı yaptığı, terör örgütlerinin eylemleriyle yöneticilerinin sindirildiği, güney sınırının altına bakamayan, doğu sınırının doğusuna bakamayan, Ege'de Akdeniz'de bir yüzme mesafesinin uzağına gidemeyen, gençlerini milli ve manevi değerlerinden koparıp atacakları, ahlakına sahip çıkamayan, lideri olmayan, lideri olsa bile, hayalleri oydu ki, o lider Recep Tayyip Erdoğan olmayan bir Türkiye'ydi."
TÜRKİYE, GÜVENLİK POLİTİKALARINI YENİLEDİ
15 Temmuz'dan sonra Türkiye, sadece darbecilerin tahrip ettiği binalarını değil, pek çok konuda kendini yenilediğini aktaran Soylu, "Türkiye, güvenlik politikalarını yenilemiştir. Terörle mücadele stratejisini yenilemiştir. Sanayi ve kalkınma stratejisini yenilemiştir. Kendi göbeğini kendisi kesmeyi, yerli ve millî olanla yürümeyi milli bir şuur haline getirmiştir. Türkiye bugün güvenlik meselesini, Azerbaycan'dan Libya'ya kadar geniş düşünen bir ülkedir. Türkiye bugün göçü yönetirken kaçak göçü engelleyen; dünyanın en modern entegre sınır güvenlik sistemlerini inşa eden; dünyanı en önemli uyuşturucu rotalarından biri üzerinde dünyanın en büyük ölçekli uyuşturucu yakalamalarını gerçekleştiren; uyuşturucu ticaretine vurduğu darbelerle hem gencini koruyan, hem de terör örgütlerini susuz bırakan bir ülkedir. Türkiye bugün; dünyada yapay zekayla, komut almadan hedefi bulup yok eden dünyadaki ilk hava savunma operasyonunu gerçekleştiren, bunu Libya'da tecrübe eden ülke olarak uluslararası literatüre girmiş; dünyanın en önemli insansız hava aracı üreticilerinden biri olan ülkedir. Türkiye bugün, dünyanın en önemli yazılım üreticisi ülkelerinden, yazılım ihraç eden, savunma sanayi ürünlerini ihraç eden bir ülkedir. Türkiye bugün Akdeniz'de, Karadeniz'de, Ege'de, kendi üretimi olan gemilerle petrol ve doğalgaz arayabilen, buna ait politikaları çekinmeden ortaya koyabilen bir ülkedir. Türkiye bugün 40 yıllık PKK terörünü kararlı ve kesintisiz operasyonlarla, ama en önemlisi milletiyle elele, Diyarbakır aileleriyle elele, ülkenin doğusunu kalkındırarak, millete hizmet üreterek, dünyaya yeni turizm alanları kazandırarak, Cudi dağında festival düzenleyip milletiyle halay çekerek yapan, terör örgütünü mağaralarından çıkamaz hale getiren ülkedir. Türkiye bugün, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile birlikte hem demokrasisini, hem milli iradenin gücünü, hem de geleceğini bir üst seviyeye taşımış bir ülkedir" dedi.
"SUÇLU AĞIZLAR KİMSENİN MORALİNİ BOZMASIN"
FETÖ ile mücadelenin aralıksız devam ettiğini söyleyen Soylu, "15 Temmuz'dan bugüne kadar İçişleri Bakanlığı olarak 135 bin 916 FETÖ operasyonu, 312 bin 121 tane gözaltı yaptık. Yemin olsun ki bu devletin içinde bu ülkenin içinde bir tane bile FETÖ'cü çer çöp bırakmayacağız, ne pahasına olursa olsun bunları son nefesimize kadar takip edeceğiz, şurada şehit verdiğimiz bu pırıl pırıl çocukların hesabını bunlardan tek tek soruyoruz, sormaya devam edeceğiz. Şunu herkes bilsin. Hiç kimse bu milletin etinden et koparıp, arkasını dönüp rahat rahat gidemez. Ona dünyada da rahat vermeyiz, Cenabı Hakk'ın huzurunda da rahat vermeyiz. Hiç kimse endişe etmesin. Yapılan provokasyonlar, yapılan birtakım maksatlı yayınlar, yurtdışından video çekip yalanlarını sıralayan FETÖ'cü, suçlu ağızlar kimsenin moralini bozmasın" diye aktardı.
Bakan Soylu sözlerine şöyle devam etti:
"Yabancı istihbarat örgütlerinin oyuncağı olmuş bir meczuba aklını 1 dolara kiraya vermemiş evlatları gelmiştir. Bugün işbaşında olan evlatlarımız, bu milletin temiz evlatlarıdır, hainler değildir. Bizim imamlarımız, mahrem imamlar değildir, salâ okuyup milletini uyaran gaza ehli imamlardır; namaz kıldırdığı özel harekatçı arkadaşlarıyla birlikte şu mekana gelip aslan gibi şehit olan imamlardır. Onun için bugün bu rakamlarımız iyidir. Ve milletimiz bu kurumlarımıza, tıpkı o gece ülkeye sahip çıktığı gibi sahip çıktığı için bütün rakamlarımız iyidir. O gece hem burada hem ülkenin başka yerlerinde bu milletin anne babaları, evlatlarını şehit verdi."
15 TEMMUZ'DA NE OLMUŞTU
15 Temmuz gecesi darbecilerin ilk hedefi kendilerine durdurabilecek güç olarak gördükleri Ankara'nın Gölbaşı ilçesindeki Polis Özel Harekat Başkanlığıydı. Ses hızını aşıp alçaktan uçan savaş uçakları, 15 Temmuz ihanetinin unutulmayacak anları olarak hafızalardaki yerini aldı. En ağır karşılığın özel harekattan geleceğini bilen darbeciler, çatışmayı göze alamayarak vatan evlatlarının üzerine bomba yağdırdı. Darbeci pilotların attığı ilk bombanın hedefinde Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başlığı ait uçak pisti vardı. Özel Harekatçıların hava gücünü kırmak için yapılan bu saldırı da helikoptere yakıt ikmali yapan polislerden 7'si şehit olurken 5'i de yaralandı.
Özel Harekat Başkanı Mustafa Tecimen, cuma akşamı olduğundan nöbetçiler hariç, tüm personelin evlerinde istirahat ettiğini bildiği için kahramanları vatan savunması için görevlerinin başına çağırdı. Gölbaşı'ndaki Özel Harekat Daire Başkanlığı'nda yüzlerce özel harekatçı toplandı. Polisler darbecilerin kuşattığı Genelkurmay, TRT ve Jandarma Genel Komutanlığı'na operasyon için hareket için hazırlandı. Darbecilerin olduğu noktalara gitmek, o yerleri darbecilerden temizlemek için harekete geçmişlerdi ki hainlerin hedefi oldular. Saatler 00.00'ı gösterdiğinde darbeci pilot Uğur Uzunoğlu onlarca Özel Harekat polisinin beklediği nizamiyeye akıllı bomba attı. Bomba o gece öylesine büyük bir şiddette düşerek taş üstünde taş kalmadı, patlamaların etkisiyle silahlar bile eridi arabalar hurdaya döndü. Binada ve nizamiye de büyük yangın çıktı. Yerle bir olan harekat merkezinde Özel Harekat Başkanı Mustafa Tecimen'de aralarında bulunduğu 43 özel harekat polisi ile bir sivil şehit olurken ve 36 kişi de yaralandı.