Cuma 18.01.2013 16:36
Son Güncelleme: Cuma 18.01.2013 16:49

8 metrenin ardında 96 millet yatıyor

Bugüne kadar yüzlerce kez Silifke yöresinin kaşıkla yapılan oyunlarını izledim. Kimisine eşlik ettim, kimisini uzaktan izledim. Ama hiçbiri dün Maltepe Cezaevi'ndeki kadar ilginç değildi. Sahnede siyahi mahkumlar, üzerlerinde beyaz gömlek ellerinde sarı kaşıklarla sadece bizi değil kendileri gibi bu ülkeye yabancı olan bin mahkumu birkaç dakika boyunca eğlendirmeyi başardı. Gurbette üzüntülerini, hüzünlerini, özlemlerini unutturdu.
Maltepe 3 No'lu L Tipi Kapalı Cezaevi, sadece yabancı tutuklu ve hükümlüleri barındıran bir hapishane. Diğeri Bilecik'te olmak üzere Türkiye'de yabancıların cezalarını çektiği sadece iki adet hapishane bulunuyor. Duvarlarının yüksekliği 8 metreye çıkan cezaevinde tam 96 farklı ülkeden bin 114 yabancı uyruklu hükümlü ve tutuklu kalıyor. Aralarında Bolivya, Paraguay, Çin, Japonya gibi uzak ülkelerden gelen mâhkumlar da var. Ülkelerine iadeleri ancak davanın sonuçlanmasından sonra oluyor. İçeride en fazla nüfusa sahip ülke olan İran'ı Gürcü mâhkumlar takip ediyor. En yoğun görülen ceza ise uyuşturucu kaçakçılığı. Ancak yağma, gasp, cinayet de sık yaşanan suçlar arasında yer alıyor.
Bu kadar farklı milletten suçluyu bir arada huzur içinde tutmaya çalışmak ise Maltepe Cezaevi yönetiminin en büyük çalışmalarından biri. İşte bu çerçevede belirli aralıklarla gerçekleştirilen "moral günlerinden" biri de önceki gün gerçekleştirildi. Tüm mahkumların bir araya geldiği etkinlikte bir konuşma yapan L Tipi Cezaevi Müdürü Vural Temür, "mahkumların kişisel gelişimlerinin arttırıldığını ve umutların yeşertildiğini" dile getirdi. Müdür Temür, cezaevinde meslek eğitimi verildiğini, sportif faaliyetlerde bulunduklarını belirtti. Etkinliğe Belçika Konsolosu Fabienne Ducy ile İran Konsolosluğu'ndan bir yetkili de katıldı.
Cezaevinin düzenlediği etkinliğe sanatçı Melis Sökmen şarkılarıyla güzel anlar yaşatırken Sökmen'in özellikle İngilizce söylediği şarkılara mahkumlar büyük bir coşkuyla katıldı. Ardından İranlı mahkumlar, "Kabadayı" adlı bir oyun sahneledi.
Ancak etkinliğin en güzel bölümü şüphesiz siyahi mahkumların kaşıklarla yaptığı danstı. Çoğu Nijeryalı olan mâhkumlar, Silifke yöresine ait dansı muhteşem bir şekilde sergilerken en büyük alkışı da kendileri gibi duvarlar arkasında cezalarını çeken yabancılardan aldılar. Dans öncesinde yanlarına oturup sohbet ettiğimiz Afrika kökenli mahkumlar çok iyi Türkçe konuşuyorlar. Bunun nedeni ise cezaevinde verilen Türkçe dersler. Adını vermek istemeyen bir mahkum 10 yıl ceza almış. 6 yıldır içeride. "Cezanı çektikten sonra ülkene dönecek misin?" sorumu "Asla. Ben evliyim. Eşim Türk. Zonguldak'ta yaşıyor. Bir de çocuğum var. Türkiye'yi seviyorum asla dönmem" şeklinde yanıtlıyor. Ardından yanındaki bir başka Nijeryalı mahkum söze karışıyor: "Ben Türkçe biliyorum ancak en iyi bildiğim sözcük 'Af'. Buradan Başbakanımıza sesleniyorum. Lütfen bizi affetsin. Biz yeterince içeride yattık."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.