Kan donduran olay, geçen yıl 3 Ağustos günü saat 04.00 sıralarında, Melikgazi ilçesi Cumhuriyet Mahallesi Saffet Arıkan Bedük Caddesi'nde meydana geldi. Sağlık memuru Cuma Ali Ceylan ile hemşire eşi Emel Ceylan arasında evde bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Çift, tartıştıktan sonra ayrı odalarda uyurken, kızları C.C. de gece yarısından sonra kalkıp, mutfaktan aldığı bıçakla babasının kaldığı odaya girdi. C.C., uyuyan babasını bıçaklamaya başladı. Ceylan ile kızı C.C. arasında arbede yaşandı. Vücuduna 9 bıçak darbesi alan Cuma Ali Ceylan, kanlar içinde yere yığıldı. Emel Ceylan'ın ihbarıyla eve, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekibi, Cuma Ali Ceylan'ın öldüğünü belirlerken, C.C. ise polis tarafından suç aletiyle gözaltına alındı. C.C. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlanıp iddianame düzenlendi. 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen iddianamede C.C. hakkında, 'üst soydan akrabayı kasten öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istendi. C.C., iddianamedeki ifadesinde, "Annem ve babamın arası uzun zamandan beri iyi değildi. Babam, annemi aldatıyordu. Boşanma aşamasındaydılar. Babamdan hiç sevgi göremezdim. Sosyal medyadan yaptığım bir konuşmayı gördü, yanlış anladı. Tartıştık, kavga ettik, sonra aradan birkaç ay zaman geçti. Elime 2 bıçak aldım.
Babam uyurken yanına gittim. Duymasını istediğim bazı sözler söyledim. Uyanmadı. Başında bir süre bekledim ardından odaya gidip bir süre ailemi düşündüm, ardından da babamı öldürmeye karar verdim. Babamı bıçaklamaya başladım. Yorganla bana engel olmaya çalıştı. Annem de sesi duyarak beni babamın üzerinden almaya çalıştı. Babamın boğazını sıkmaya başladım. Gözleri oynuyordu. Hareket etmiyordu. Odama giderken, babam ölmemişti. Annem, polise haber verdi. Polisler gelene kadar da odamda bekledim" dedi.
Davanın görülmesine bugün başlandı. Duruşmaya sanık C.C., cezaevinden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken, Cuma
Ali Ceylan'ın şikayetçi yakınları ise salonda hazır bulundu. Dava, sanığın yaşının küçük olması nedeniyle basına kapalı oturumda gerçekleşti.
Duruşmada savcılık ifadesini inkar eden C.C.'nin, "Aslında babamı öldürmeyi düşünmüyordum. Ben kendi canıma kıyacaktım. Bana yeniden akıl sağlığı raporu alınsın" dediği belirtildi.
Mahkeme heyeti verdiği ara kararla C.C.'nin tutukluluk halinin devamına karar vererek, sanık için yeniden akıl sağlığı raporu alınmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.
