İzmirli 50 yaşıdaki E.A., karısının başına fırça sopasıyla vurup bayılttığını, bir keresinde de bıçakladığını belirterek polise başvurdu. Mağdur koca halen koruma altında... Bir fabrikada işçi olarak çalışan 50 yaşındaki E.A. maruz kaldığı şiddeti şöyle anlatıyor:
EVDEN ZOR KAÇTIM
"Eşim G.A.A. (48) ile 5 yıllık evliyiz ve 2 yaşında bir kızımız var. Evlendiğimiz günden beri problemlerimiz bitmiyor. Eşim ortada hiçbir şey yokken sürekli problem çıkarıyor. Son olayda da yine ortada hiçbir neden yokken bana hakaret etmeye başladı. Karşılık vermememe rağmen bir de ağza alınmayacak küfürler etti. Bu da yetmezmiş gibi evdeki fırçanın sapıyla bana saldırdı. Başımdan yaralandım. Olay daha fazla büyümesin diye evden kaçtım. Gece eve döndüğümde elimdeki peçeteyi bahçeye doğru attım. Bunu görünce yine küfredip vurmaya başladı. Ardından mutfağa gidip çekmecedeki ekmek bıçağını aldı. Koşarak gelip bıçağı bacağıma sapladı. 'Seni öldüreceğim' diye bağırıyordu. Evden kaçıp canımı zor kurtardım. Hastaneye giderek tedavi oldum."
OĞLU DA MAĞDUR OLDU
E.A. eşinden şikâyetçi olarak koruma talebinde bulununca aile mahkemesi, kadının kocasına 6 ay süreyle şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama ve küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmasını yasakladı. Mahkeme ayrıca, G.A.A.'dan bulundurulması ve taşınmasına kanunen izin verilen silahları polise teslim etmesini isteyerek, kocasına karşı herhangi bir suç işlemesi durumunda hapis cezasına çarptırılacağını bildirdi. Bölgede görev yapan asayiş ve karakol ekipleri çiftin evini ve etrafını sürekli kontrol ediyor. İzmirli M.V. de karısından fiziki ve psikolojik şiddet gören erkek mağdurlardan biri. İlk eşinden olan 14 yaşındaki oğlu G.V. ile birlikte ikinci eşinden şiddet gören 45 yaşındaki M.V. başlarına gelenleri şöyle anlatıyor: "Eşimle 4 yıl önce evlendik. Evliliğimiz başta mutlu gidiyordu. Ancak son dönemde eşimden kaynaklanan problemler baş gösterdi. Hem oğluma hem de bana, psikolojik ve fiziksel şiddet uygulamaya başladı. Hep düzelir diye hep bekledim ama olmadı. Ben de çareyi şikâyetçi olmakta buldum. Hem oğlumun hem de benim koruma altına alınmamızı istiyorum." Şiddet gören baba ve oğlu aile mahkemesi tarafından koruma altına alındı. Kararın ardından koca, eşiyle yaşadığı kent merkezindeki evden ayrılarak geçici olarak şehir dışında başka bir adrese taşındı.
SADECE İZMİR'DE, 268 ERKEK ŞİDDET GÖRÜYOR
Şiddete uğrayan kadınların korunması için hazırlanan 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 2 yıl önce oy birliğiyle kabul edilerek yürürlüğe girdi. Bu yasayla birlikte her gün şiddet gören onlarca kadın karakola ve savcılığa giderek koruma talebinde bulunmaya başladı. Ancak eşlerinden ya da diğer aile bireylerinden şiddet gören ve koruma altına alınan sadece kadınlar değil. Benzer durumda erkekler de var. Sadece İzmir'de, 268 erkek, karısından, kızından veya oğlundan şiddet gördüğü gerekçesiyle polise ya da savcılığa başvurdu. Aile mahkemeleri tarafından koruma altına alınan dayak mağduru bu erkekler, zimmetlendikleri görevli polisler tarafından sürekli takip ediliyor. İşte şiddetin öteki yüzünden çarpıcı örnekler:
YENİ YASADAN İLK YARARLANAN ERKEK
Şiddete uğrayan kadınların korunması amacıyla çıkarılan yasadan yararlanan ilk erkeği SABAH "İmdat, karım beni dövüyor' manşetiyle duyurmuştu. İzmir'de görev yapan 35 yaşındaki astsubay M.O.K. kendisi ve 7 yaşındaki oğlunu döven 9 yıllık eşi S.D.K.'ye karşı koruma talep etmişti. Aile Mahkemesi de talebi uygun görünce mağdur astsubay ile oğlu koruma altına almıştı. Ancak Türkiye'de çok sayıda benzer vaka var.