Son Güncelleme: Pazar 21.06.2009
Benzemez kimse sana
Müzeyyen Senar'ı ziyaret, bir gazetecinin konu mankenine gidişine benzemez benim için. Ana yarısı, aile parçası bir büyüğümü görmeye gider gibi giderim ben ona...
'SEFİRE DE OLDUM'
Sohbetlerimizden birindeyiz yine. Öncekilerden tek farkı sağlığı sağlam değil Müzeyyen Halanın. Zor duyuyor, zor anlıyor, zor konuşuyor. Yine de meram anlatmak da, makara kukara yapmakta, şaşırtmakta üstüne yok. Son görüşmemizde kekeliyor, yardım edince de kızıyordu. Alışkınım yahu. Ben küçükken de kekemeydim. Nazara geldimdi. Bir sabah bir kalktım konuşamıyorum. Pepeliyorum. Çok uzun süre geçmedi. Sadece şarkı söylerken düzgün çıkıyor. Bir şey isteyeceğim zaman mecburen şarkı söyleyerek istiyordum anlaşılsın diye. Hicaz melodiyle tuzluk istiyordum annemden. Sonra yine ansızın açıldı dilim. Şimdi çocukluk günlerime döndüm, pepeliyorum. Belimin ağrısı da 60 yıl sonra çıktı ortaya.
3 katın penceresinden attım kendimi aşağıya. Kömürlüğe düştüm.
Kurtulmak istedim. Hayattan da, o adamdan da, ailesinden de.
(Feraye'yi gösteriyor) Bunun babasıydı işte. Ercüment. Galatasaray'da top oynardı. 2 sene Ankara'da dolaştık. Sonra İstanbul'a yollamaya kalktı beni. Ailesi istememişmiş güya. Ben de kıydım kendime.
Ne aşkı be Savaşım? Öyle kimselere vurulmadım, âşık olmadım. Hep adamlar musallat oldu bana. Bir defa aşık oldum, Suudi Arabistan sefiriydi. Evlendik sefire oldum. Ben şarkıcıyım diye hükümeti istemedi, ayırdı bizi.
Yok İstanbul'da. Ailece Bursa'dan Üsküdar'a taşındık. Tam 1931'di. Üsküdar Musiki Cemiyeti'ne girdim. Kimler yok ki? Yesari Asım Arsoy, Selahattin Pınar, Mustafa Nâfiz Irmak, Osman Nihat Akın, Sadettin Kaynak. 1 sene sonra da radyoya girdim. 14-15 ancak varım. Safiye Ayla da orada. Mesut Cemil Bey kurduydu.
ATA'YLA DANS ETTİM, EŞİM KISKANDI
Vefatından 2 yıl önceydi. Ben o zaman ilk eşimle, Ali Senar'la evliyim. Kocaman bir araba geldi eve. Böyle siyah, yakışıklı bir şoför, zabitler. Bir de baktım Dolmabahçe Sarayı'na gelmişiz. Ben daha orada yere yığılacaktım heyecandan. Bir salona girdik, silme dolu. Kocaman masalar, etrafında generaller, politikacılar, yazarlar. O tam ortada. Güneş gibi parlıyor. Eliyle işaret etti, 'gel' dedi. Sağ yamacına oturttu beni. Repertuar defterimi aldı. Tam 600 şarkı var. 3-4 tanesini işaretledi, bunları oku dedi.
Mâni oluyor halimi tâkrire hicâbım/ Üzme yetişir üzme firâkınla harabım...
Bak velede, nasıl biliyorsun sen bu işleri?
Şarkıları benimle birlikte okdu. En çok da Cana Rakibi handan edersin şarkısını beğendi. Sonra 'geç oldu' deyip kalktık. Defterim de Atatürk'te kaldı. Yolda kocamla da kavga ettik. Kıskanmış. Eve gelince üstüme yürürdü, annemi tartakladı ben de kafasına vazoyu geçirdim. Bir defasında da "Atatürk'le dans ettim" diye kavga ettik. Sonra da ayrıldık zaten.
EN SON HABERLER
- 1 T.C. İSTANBUL ANADOLU 62. ASLİYE CEZA MAHKEMESİNDEN
- 2 T.C. ALANYA 1. (SULH HUKUK MAH.) SATIŞ MEMURLUĞU
- 3 KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNDEN
- 4 İSTANBUL 33. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNDEN
- 5 T.C. HAYRABOLU İCRA DAİRESİ
- 6 T.C. İSTANBUL 12. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNDEN / BAŞKANLIĞINDAN
- 7 KAT KARŞILIĞI İNŞAAT YAPTIRILACAKTIR
- 8 KASTAMONU ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İL MÜDÜRLÜĞÜ MİLLİ EMLAK MÜDÜRLÜĞÜNDEN
- 9 Feci kazadan acı haber: Genç futbolcu hayatını kaybetti!
- 10 T.C. CİHANBEYLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNDEN