Bir perde kapandı bin perde açıldı

Tarih 11 Aralık 1968, Müşfik Kenter, Kenter Tiyatrosu'nun açılış gününde Hamlet'i oynuyor. Tarih 17 Ağustos 2012, aynı sahnede yine Müşfik Kenter var. Türk tiyatrosu ise ayakta, dakikalarca alkışlıyorlar onu. "Benim için tiyatro ölünce biter" demişti ya usta, öyle de oldu. Sahnede daha doğrusu evinde veda etti Müşfik Kenter herkese. Hem de o çok sevdiği şairin Orhan Veli'nin şiirleriyle. Bir evi olamamıştı Müşfik Kenter'in, her şeyini tiyatroya adamıştı. O yüzden evi de tiyatro sayılırdı. Tiyatro uğruna bir ömrü feda eden bir kuşağın son temsilcilerinden biriydi usta oyuncu. Ama birçok öğrenci yetiştirmişti. Çoğu hocalarına veda etmek için dün Kenter Tiyatrosu'na gelmişti. Kimi tatilini yarı da kesmiş, kimi çekimlerini iptal etmişti. Bir devrin perdesi kapandı, "Bir Müşfik Kenter bir daha gelmez" denilse de eşi Kadriye Kenter "Birçok Müşfik Kenter var burada. Tiyatro yaşadığı sürece öğrencileri onun sevgisi ve aydınlığını yaşatacak" dedi. Ablası Yıldız Kenter ise "Doğallığı Müşfik'ten öğrendim. Müşfik olmasaydı Yıldız Kenter olmazdı" diye konuştu.

YAKA RESMİNDE ÖLÜMSÜZ
Öğrencileri de samimiyeti, tutkuyu ondan öğrendiklerini anlattılar. Sonra sahnede vedalaşıldı ve Müşfik Kenter, son kez Kenter Tiyatrosu'ndan çıktı. Teşvikiye Camisi'ndeki cenaze namazı sonrası Kilyos Mezarlığı'na defnedildi büyük usta. Ama Kenter ölmüş müydü? Bastırılan yaka resminde ölüm tarihi yoktu. Sanki sessiz bir söz verilmişti: "Kenter, oyunlarıyla, sesiyle, yetiştirdiği öğrencileriyle yaşamaya devam edecek" deniliyordu.