Bir kişinin değil, tüm şehrin hayatı değişti

Türkiye'nin en genç kadın rektörü Prof. Dr. Funda Sivrikaya Şerifoğlu da, TEV bursuyla hayatı değişenlerden biri. Boğaziçi Üniversitesi'ni birincilikle bitiren Şerifoğlu, "TEV'in bursuyla hayatımın akışı değişti. Ama aslında bu burs, bir kişinin değil, bir şehrin hayatını değiştirdi" diyor. Düzce'de üniversiteyle halkı birleştiren modern projelere imza atan Şerifoğlu, TEV'e olan borcunu binlerce öğrenci yetiştirip, üniversitenin kurulduğu kentteki halka geçim kapısı açarak ödemeye çalışıyor.
İDEALİSTLİĞİ AİLESİNDE GÖRDÜ
Funda Sivrikaya Şerifoğlu'nun annesi ve babası doktor. Mecburi hizmetin olmadığı yıllarda kendilerine görev edinerek, Türkiye'nin en uzak köşelerine bile sağlık götürmeye çalışan Sivrikaya ailesi, idealistlikleriyle kızlarına örnek oldu. Funda Şerefoğlu, Anadolu'yu gezerek büyüdü. Annesinin Anadolu'da yolu olmayan köylere katır sırtında gittiğini anlatan Şerifoğlu şöyle diyor: "Annem hayatımda çok belirleyici olmuştur. Anestezi uzmanydı. Eski yıllarda kendi branşında birçok eksikliğine rağmen mesleğini icra etti. Haftada sadece bir gün evimizde kalırdı. Şikâyet etmeden hep çalışırdı. Ben de şikâyet etmeden çalışmayı ailemden öğrendim." Liseyi İstanbul Erkek Lisesi'nde (İstanbul Lisesi) okuyup Alman disiplini alan Şerefoğlu, Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü'nü 1989'da birincilikle bitirdi. Şerifoğlu, idealinin ekonomi ve mühendisliğin ortak eğitimini veren tek kurum olan Stanford Üniversitesi'ne gitmek olduğunu belirterek, hayalini nasıl gerçekleştirdiğini şöyle anlatıyor: "TEV'e başvurdum. Elemelerden geçtim. Mülakatlara katıldım. Ve gitmeye hak kazandım. Tam bir burs değildi. Yarısını da ailem karşıladı. Stanford Üniversitesi, bir aile için kolay bir yük değildi. TEV'in bursu gidişimi kolaylaştırdı. Ve böylece hem TEV ailesine hem de Stanford'a girmeyi başarmış oldum."

19 YILDIR DÜZCE'DE YAŞIYOR
Bu bursun hayatının akışını değiştirdiğini kaydeden Şerifoğlu, "Bu burs sadece benim hayatımı değil. Bir şehrin hayatını değiştirecekti. Ve bunu da ileriki yıllar gösterdi" diyor. TEV'in kendisi için umut demek olduğunu söyleyen Şerifoğlu, yüksek lisans eğitiminden sonra Düzce'ye gelin olarak geldiğini belirterek, kaderinin birleştiği kentle olan tanışmasını şöyle anlatıyor: "Boğaziçi Üniversitesi'nde doktora eğitimimi de tamamladıktan sonra Bolu'da İzzet Baysal Üniversitesi'nde 11 yıl çalıştım. 19 yıldır Düzce'de oturuyorum. Düzce Üniversitesi Meslek Yüksekokulu'nda 2 yıllık müdürlük yaptım. Buraya iki yıl önce Düzce Üniversitesi kuruldu. Rektör adayı oldum. Halk benimle ilgili çok şey biliyordu ama öğretim görevlileri hiçbir şey. Kendimi tek tek herkese anlattım. Rektörlük seçiminden başarılı çıktım. Cumhurbaşkanı da rektörlüğümü onadı ve böylece Türkiye'nin en genç rektörü oldum." TEV temsilcisi olarak artık burs mülakatlarına katılan Prof. Dr. Şerifoğlu, "TEV'in bütün üyeleri insanların yaşamlarına bir şeyler katıyor. O aileyle tanışmak ve bir ferdi olmak çok güzel bir şey" diye konuşuyor.