'Buzun satrancı' seyircisiz kaldı

Türkiye, yeni yeni tanıştığı curling sporunda dünya şampiyonasına ev sahipliği yaptı. Erzurum'daki 2012 Dünya Karışık Çiftler Curling Şampiyonası'na, 27 ülkeden 56 sporcu katıldı. Dün oynanan çeyrek final, yarı final ve final maçlarıyla sona eren organizasyondaki tek sıkıntı, seyirci azlığı oldu. Dünya Curling Federasyonu (WCF) tarafından Türkiye'de ilk kez düzenlenen 2012 Dünya Karışık Çiftler Curling Şampiyonası, Yakutiye ilçesi Mecidiye Mahallesinde bulunun Milli Piyango Curling Arena'da düzenlendi. 23-29 Nisan arasında yapılan şampiyonada, takımlar üç grup halinde mücadele etti. Şampiyonanın ilk gününde Slovakya'yı 7-6 yenen Türkiye, ikinci gün ise Norveç'e 8-3 yenildi. Türkiye grubunda oynadığı 9 maçta 2 galibiyetle gruplardan çıkmayı başaramadı.

SALONA HAYRAN KALDILAR
Katıldığı bu ilk uluslararası curling turnuvasında Türkiye'yi İlhan Osmanağaoğlu ve Elif Kızılkaya temsil etti. İlk kez katıldıkları şampiyonanın ilk maçında galibiyet elde eden ancak gruplardan çıkamayan sporculardan Osmanağaoğlu, "Şampiyonaya ilk kez katılıyoruz. Türkiye'yi en iyi şekilde temsil ettiğimizi düşünüyoruz" dedi. Kızılkaya ise, "Curling, inanıyorum ki kısa zamanda tüm vatandaşların büyük ilgi gösterdiği bir spor olacak" diye konuştu. Türkiye Buz Federasyonu Başkanı Fahrettin Kandemir de, "Maçlara olan ilgi beklediğimizin çok altında oldu. Ancak bu spor dalına olan ilgi her geçen gün artıyor. Federasyonumuza ait telefonlar, bu sporu yapmak isteyen kişilerin talepleri nedeniyle kilitleniyor" dedi. Curling Arena'daki turnuvanın şampiyonu ise finalde İsveç'i 7-6 yenen İsviçre oldu. Dünya Curling Federasyonu Başkanı Kate Caithness "Muhteşem bir salonda harika bir organizasyon geçirdik. Tebrik ediyorum" dedi
Kuzey ülkelerinde çok yaygın
Curling, 42 metre boyu, 4.3 metre eni olan buzdan bir pist üzerinde oynanan bir olimpik takım oyunu. Daha çok İskoçya'da oynanan curling, ABD, Kanada, İngiltere, Fransa, İsveç, İsviçre gibi kuzey ülkelerinde de hayli yaygın. Bu oyunda, buz üzerine disk şeklinde iç içe çizilmiş üç halka hedefi oluşturuyor. Puan, hedefin merkezine karşı takımdan daha yakına taş atarak kazanılıyor. Kazanmak için ortaya konan stratejik düşüncenin karmaşık yapısı nedeniyle oyun, "buz üzerinde satranç" olarak nitelendiriliyor.