Dünya Adli Tıp Akademisi Başkanlığı'na atanan Türk Profesör Mete Gülmen cinayet çözümlerinde kullanılan son teknikleri anlattı:
Hiç iz bırakmayan ya da bıraktığı izleri temizleyen katiller için yeni teknikler geliştiriliyor mu? -Evet çamaşır suyu, kezzapla özellikle kadınlar olay yerini temizliyorlardı. Olay yeri incelemelerinden bu nedenle zor sonuç alınıyordu ama artık bunlar için özel ışıklı iz sürme teknikleri çıktı. Bu sene Antalya'da düzenlenecek konferansta bu teknik öğretilecek. Olay yeri temizlense bile izlerin alınması sağlanacak.
Cesetler uzun süre bir yerde kalmışsa ve bozulmuşsa onun üzerinden delil toplamak daha mı zor? -Bununla ilgili yeni teknikler var. Cesetlerin üzerindeki böceklerin analizi çok önemlidir. Kursları da var. Indiana Üniversitesi'nin profesörünü getiriyorum. Koca bir çiftliği var. hayvanlar besliyor. Çiftliğin bir ucunda hayvan öldürüyor, o geliyor ölüm zamanının bulunmasında bu teknik çok önemli. Yani artık böcekler izleri saklamıyor gösteriyor.
Peki dişsel analiz adli tıpta yeni kavramlardan biri mi? Amerika'da 1950'den beri de Adli Diş Hekimi yetiştiriyorlar. Vaka çözüyorlar. 1950'den beri ısırık izinden kimliklendirme yapıyorlar. Ben bu konuda Amerika'da eğitim aldım diş hekimliği fakültesinde derse giriyorum. 'Mutlaka her hastanızdan bir paltomografi çekin ve arşivinize koyun. Mümkünse elektronik ortama taşıyın' diyorum bunlar çok önemli deliller. Özellikle depremler gibi kimlik tespiti gereken durumlarda çok yararlı. Kimliklendirmeyi DNA analizi ile yaparsanız çok masraflıdır ama dişten yaparsanız çok çok ucuzdur. Ayrıca cinayet çözümlemelerinde de çok önemli. Bir diş ısırığı varsa şüphelilerden ısırık örnekleri alınıyor hemen kimin yaptığı bulunabiliyor. Parmak izi kadar güvenilirdir.
İNTİHAR MEKTUBUNU KATİL YAZDIRMIŞ
ASLINDA mutlaka otopsiden geçmeli, ancak belirgin intiharlarda bazen yalnızca ölüm raporu ile geçiştiriliyor. Bir kere savcı ile birlikte bir intihara gittik. Çok tipikti, bir yatak, çok şık giyinmiş bir hanım, yanındaki komidin de intihar notu vardı. Odadaki katalitik soba ile intihar ettiği düşünülüyordu. Hiç tereddüte yer yok gibiydi ancak onun da boğazında küçük kırmızı lekeler gördük. Otopsi istedik, sonuçta cinayet çıktı. İntihar süsü verilmişti. Otopsi sonucundan sonra evdeki kayınvalide itiraf etti, 'biz yapmadık, oğlumuz yaptı' dedi. Katili olan kocası İsviçre'de Interpol tarafından yakalandı.
SUİKAST
SİGARAYI bırakmıştım. Bir gün sabah saat 07.30'da eve telefon geldi. Dediler ki kuruma gel. Koştum. Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcısı vardı. Onu öldürdüler, çapraz ateşte. 80'in üzerinde mermi vardı. Tanıdığım bir insan. Otopsisini yaptım. Otopsi bitti, sigara içtim. Canımız sevdiğimiz bir insan bir bakıyorsunuz masanızda duruyor. Bu işin aynı zamanda travmatik zamanı vardır.
KATİL ŞÜPHELİLERDEN DEĞİLDİ...
TARSUS'TA üç yaşındaki kız apartmanın bodrum katında odunların arasında ölü bulundu. Muayenede boğularak öldüğünü gördük. Apartmanın kapıcısı gibi görülüyor. Adam ağlıyor, ben yapmadım diye. Sonra görüyoruz ki apartmanın kapıcısının sevdiği kızı seven hiç kimsenin tanımadığı bu çocukla hiçbir ilgisi olmayan bir adam sırf apartmanın kapıcısını suç işletmek, dolayısıyla onu hapse gönderip kendisi o kızla evlenmek için bu küçücük kızı öldürmüş. Benim açımdan çok travmatikti. Ancak otopsi raporu soruşturmaya yardım etti. Çocuğun üzerinde bulunan DNA'lar suçluyu gösterdi.