'Normal ölümlü orada yiyemez'
Ahmet Örs (SABAH gurme yazarı): Bu yarışmanın 2010-2011 jüri üyesiydim. Noma geçen yıl da birinciydi ve bu restoranın özelliği şefinin bütün yemeklerini aşağı yukarı restoranın 30-40 kilometrelik mesafesinde üretilmiş malzemelerle yapması. Kendisi veya adamları ormana gidip bir çam ağacının henüz çıkmış filizlerini topluyorlar ve o filizlerle özel bir yemek hazırlıyorlar. Bunlar taklit edilmesi mümkün olmayan yemekler. Her yıl belli bir tarihte rezervasyonu açıyorlar. Açtıkları zaman 25 bin kişi falan başvuruyor. Yani normal bir ölümlünün orada yemek yemesi mümkün değil. Türkiye'de maalesef daha sıradanlaşan, birbirinin kopyası yemekler ve mönüler var. Bunlarla ödül almanın imkânı yok. Büyük şeflerin bir felsefesi olmak zorunda.
'Akla yalnız döner ve kebap geliyor'
Semih Somer (Mutfak Dostları Derneği Eski Yönetim Kurulu Başkanı): Öncelikle böyle sponsorların bulunduğu yarışmalarda sponsorun ürünlerini satan işletmelere öncelik veriliyor. Bu çok doğal. Türkiye'de böyle ürünleri satan restoranlar olmadığı için bu yarışmalarda listeye girebilme şansı yok. İkinci nokta ise bizim mutfağımız maalesef bilinebilir anlamda yerine oturmuş değil. Türkiye'de açılmış ya da Türk konsepti olan restoranlar olarak klasmanı da ayırmak lazım. Türk mutfağı denince herkesin aklına öncelikle döner ve kebap geliyor. Bunun dışında da ciddi tatlarımız var. Ama benim genel kanaatim biz daha kendi mutfağımızı, kendi tatlarımızı uluslararası kulvara sokmuş değiliz.
'Yemekte yerel çiçek bile var'
Erol Kaynar (İşletmeci): Noma'ya birincilik ödülü almadığı dönemde gitmiştim. Michelin yıldızı almıştı. Gerçekten enteresan bir menü yapıyor, yöresel çiçekleri bile kullanıyor ve minimalist bir çalışması var. İşim gereği bir çok yerde yemek yiyorum, bence birinciliği hak ediyor. Çünkü özel bir aşçı. Mutfağında 6 tane tabak ressamı var. Tabağa cımbızlarla çalışarak son halini veriyorlar. Türkiye'nin listede olmamasının nedeni özetle tanıtım problemi. Türkiye yiyecek ve içecek anlamında kendini yeterince tanıtamıyor. İnsanımızın sevdiği tat da bu sınıflandırmaya giren restoranların benimsediği türde bir tat değil. Türkiye'de son yıllarda açılan pek çok restoran sınırları aşmaya başladı. Tanıtım eksikliği nedeniyle sesimizi duyuramıyoruz.
İşte en iyi 10
Noma - Danimarka
El Celler de Can Roca - İspanya
Mugaritz - İspanya
D.O.M.- Brezilya
Osteria Francescana - İtalya
Per Se - ABD
Alinea - ABD
Arzak - İspanya
Dinner By Heston Blumenthal - İngiltere
Eleven Madison Park - ABD