Diyanet
İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, aHaber ekranlarından canlı yayınlanan "Sahur Vakti" programına konuk oldu. Gazeteci Hikmet Öztürk ve İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekrem Demirli'nin sorularını yanıtlayan Erbaş, pandemi nedeniyle iki yılın ardından camilerde teravih kılmanın sevincini yaşadıklarını ifade etti. Kuran-ı Kerim okumayı bilmeyenlerin Kuran okumayı öğrenmesini isteyen Erbaş, dünyadaki ırkçılık anlayışını eleştirdiği konuşmasında, "Bugün bile Rusya ile Ukrayna arasındaki savaştan dolayı ten rengine göz rengine bakarak sınırdan içeri alıyorlar. Dünyanın İslam'ın ilkelerine ihtiyacı var. İslam bu kötülükleri ortadan kaldırmak için gönderilen bir dindir. İslam tüm peygamberlerin getirdiği dinin ortak adıdır. İnsanlığın Kuran-ı Kerim'in ilkelerine ihtiyacı var. Biz de insanlığa bunu tebliğ etmeliyiz" dedi.
LONDRA YALANI
"Diyanet İşleri Başkanı Londra'dan ev almış" yalanının hatırlatılması üzerine Prof. Dr. Erbaş, "Böyle bir şey hayalimde olsa bile nasıl alayım. Bunu uyduran kişi de Londra'da kaçak yaşayan birisi. Allah ıslah etsin. O yalanı ahirette karşısına çıkacak. Biz de hakkımızı helal etmiyoruz. Bu kul hakkıdır. Bu kul hakkından nasıl kurtulacak" dedi.
'FİTRE, 40 LİRANIN ALTINA DÜŞMEMELİ'
BU yıl için belirlenen fitre miktarının 40 lira olduğunu da belirten Erbaş, "Fitrenin asgarisi hesap edilir. Herkes kendi imkânına, durumuna göre 40 liradan yukarı ne kadar verebilirse. Din İşleri Yüksek Kurulumuzun hesaplamasında 40 lira gibi bir rakam ortaya çıktı. Fidye nedir? Hasta olan, yolcu olan oruç tutamayan bir kişi, daha sonra tutamadığı günler kadar oruç tutar. Eğer tutamayacak durumda ise o zaman da her bir gün için fidyesini verir. Bir fitre bir fidyeye mukabil oluyor" dedi.
