Ferhan Şensoy hayata veda etti

Türk tiyatrosunun duayen ismi Ferhan Şensoy, 70 yaşında vefat etti. 2 Temmuz'da iç kanama nedeniyle hastaneye yatırılan Şensoy, bir süredir İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi görüyordu. Kel Hasan Efendi'den günümüze gelen Ortaoyuncuları Kavuğu'nu Münir Özkul'dan devralarak Rasim Öztekin'e devreden usta isim, yarın son yolculuğuna uğurlanacak. Şensoy'un ölüm haberini sanatçının eski eşi oyuncu Derya Baykal, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda "Ustamı, kızlarımın babasını kaybettik, çok üzgünüz" ifadeleriyle duyurdu. Şensoy'un ölümü tiyatro ve sanat dünyasını yasa boğdu.

TEDAVİ GÖRÜYORDU
Oyunlar, kitaplar, çeviriler, filmler, turnelerle, ödüllerle dolu bir yaşamdı Şensoy'un hayatı. Hayat verdiği hikâyeler ve karakterler ile Türk sinema ve tiyatrosunda unutulmaz izler bıraktı. Gönüllerde taht kurdu. Usta oyuncu, 2 Temmuz'dan bu yana İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi görüyordu. İç kanama nedeniyle hastaneye yatırılan Şensoy'un dün gece saat 02.30 sıralarında hayatını kaybettiği belirtildi. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden yapılan açıklamada "Uzun süredir farklı hastanelerde tedavi gören, en önemli tiyatroculardan, meddahlık geleneğinin simgesi kavuğu 30 yıla yakın süre taşıma onuruna sahip Ferhan Şensoy dün gece sabaha karşı hastanemizde ciddi kalp damar hastalıkları ve solunum yetersizliği nedeniyle vefat etmiştir" denildi.

'BABAM UÇTU GÖKLERE'
Şensoy'un kızı Müjgan Ferhan Şensoy sosyal medya hesabından "Babam uçtu göklere..." yazarken, diğer kızı Derya Şensoy ise "Çok ama çok üzgünüm. Seni çok seviyorum babacım" ifadesini kullandı.

EŞSİZ BİR KARİYER
Ferhan Şensoy, 26 Şubat 1951'de, Çarşamba, Samsun'da doğdu. Şensoy'un annesi Müjgan Şensoy ilkokul öğretmeni, babası Yusuf Cemil Şensoy ise tüccar ve o dönem Çarşamba belediye başkanıydı. Galatasaray Lisesi'nde de bir süre okuyan Şensoy, 1970'te Çarşamba Lisesi'nden mezun oldu. 1971'de Grup Oyuncuları çatısında ilk profesyonel oyunculuk deneyimini yaşayan Şensoy, 1972- 1975 yılları arasında Fransa ve Kanada'da tiyatro eğitimine ve çalışmalarına Jerome Savary, Andre-Louis Perinetti gibi isimlerle devam ederken Montreal'de "Ce Fou De Gogol" adlı oyunuyla 1975'te En İyi Yabancı Yazar ödülünü aldı. Yine Montreal'de Theatre De Quatre - Sous'da da, yönetmenliğini yaptığı, "Harem Qui Rit" isimli müzikalde oynadı. Türkiye'ye dönmesinin ardından, 1976'da Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu'nda, yazarlığını da yaptığı "Dur Konuşma Sus Söyleme" adlı oyunda rol alan Şensoy, Türk Yazarları Tiyatrosu'nda da oyunculuk ve yönetmenlik yaptı. Nisa Serezli - Tolga Aşkıner Tiyatrosu'nda oyunculuk yapan Şensoy, yine 1976 içinde, TRT'ye ve Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nda çeşitli skeçler yazdı. 1980'de Ortaoyuncular adıyla, kendi tiyatrosunu kurdu.

KAVUĞU DEVRALDI
1989'da Kel Hasan Efendi'den günümüze gelen Ortaoyuncuları Kavuğu'nu Münir Özkul'dan devralan Şensoy, 30 yıla yakın kavuğun sahibi oldu. Tarihi Ses Opereti'ni onardı ve Ses 1885 adıyla açtı. 1994 senesinde, kiraladığı bir gemiyi yüzen tiyatroya dönüştürdü. Bu proje, Şensoy'a İsmail Dümbüllü Ödülü'nü getirdi.
TİYATRODAN UĞURLANACAK
Yaşamı boyunca birçok oyuncu yetiştiren ve 1987'den bugüne "Ferhangi Şeyler" adlı tek kişilik gösterisini izleyiciyle buluşturan Şensoy, yarın saat 13.00'te Ses Tiyatrosu'nda sınırlı katılım ile tertip edilecek törenin ardından Teşvikiye Camisi'nde ikindi vakti kılınacak cenaze namazı sonrası Zincirlikuyu kabristanında defnedilecek.
SANAT DÜNYASI YASA BOĞULDU
Kültür ve Turizm Bakanlığı, "Orta Oyuncular Tiyatrosu'nun kurucusu, oyuncu ve yazar Ferhan Şensoy'un vefatını derin bir üzüntüyle öğrendik. Kederli ailesine sabır sevenlerine baş sağlığı diliyoruz" açıklamasını yaptı.
Perran Kutman: Adam gibi adam... Yürekli adam... Ayaklarının üstünde duran bir adam... Çok güzel adamı kaybettik, çok üzüntülüyüm. Çok üzgünüm.
Göksel Kortay: Sabah haberlerinde 5 dakika önce duydum. Ferhan Şensoy, bu ülkenin yetiştirdiği en büyük ustalardan biriydi. Vizyonu olan, müthiş bir insandı. Çok zeki ve çok parlak düşünce tarzı olan bir insandı. Yazdıkları inanılmazdı.
Ayşegül Aldinç: Onu tanımlamaya kelimelerim yetmiyor. Yeri dolmayacak bir değeri daha kaybettik. Gittikçe yalnızlaşıyoruz. Üzüntüm tarifsiz. Derya'cığıma, güzelim kızları Ferhan'cığım ve Derya'cığıma gani gani sabırlar diliyorum. Türk tiyatrosunun ve sevenlerinin başı sağolsun.
Ata Demirer: Herkesin hayatına bir noktada dokunmuştur büyük usta. Başta ailesinin ve hepimizin başı sağolsun.
Ceza: Çok üzgünüm. Seni anlatmaya kelimeler yetmediği gibi veda etmek için de cümle bulamıyorum Ferhan abi. İyi ki seni tanıdık. Yaydığın ışık ve öğrettiğin her şey için teşekkürler.
Nilgün Belgün: Ah Ferhan Şensoy'u kaybetmişiz çok ama çok üzgünüm. Canım arkadaşımın mekânı cennet olsun.
Nevra Serezli: Çok üzgünüm, tam televizyonun karşısına geçtim ve alt yazı geçti. Nefret ediyorum ustalarımızı alt yazı olarak orada görmekten. Kendi eşimde de aynı şeyi hissetmiştim. Biz maalesef aynı sahneyi hiç paylaşamadık. MAGAZİN