Güneydoğu’nun gerdanlığı Nissibi

Fırat'ın doğusu ve batısını buluşturan Nissibi Köprüsü, yüzde 100 yerli sermaye ile 900 günde yapıldı. 610 metre uzunluğundaki köprü Hakkâri, Bitlis, Siirt, Şırnak, Batman, Mardin, Van ve Diyarbakır'ı, Adıyaman üzerinden Batı illerine bağlıyor. Daha önce Adıyaman ve Siverek arasında feribotla ulaşım güçlükle yapılıyordu. Şimdi ulaşım çok daha kısa ve konforlu hale dönüştü. Nissibi sadece yolların kısalması ve bağlantı kurulmasını sağlamakla kalmayıp, bölgenin sosyo-ekonomik kalkınmasına da büyük katkıda bulundu. Yörenin tarih ve kültür turizmi de ivme kazandı. Turist sayısı 2015'te 90 bin iken 2016'da 140 bine ulaştı.

Köprü, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından 21 Mayıs 2015'te açılmıştı.
'ÇIKMAZ SOKAK KALACAKTI'
23 yıllık buluşmayı sağlayan Nissibi Köprüsü ile ilgili vatandaşların ve bölgenin önde gelen isimlerinin görüşleri şöyle;
TBMM Başkan Vekili AK Parti Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın: "Adıyaman'ı Doğu ve Batı'yla buluşturup kör nokta olmaktan çıkardı. Halkın ticari ve kültürel alanda umutlarını yeşertti"
MÜSİAD Adıyaman Şube Başkanı Şerif Yıldırım: "Atatürk Barajı'nın suları altında kalan Adıyaman-Diyarbakır yolu kapanınca, Adıyaman çıkmaz sokak haline gelmişti. Köprüyle çıkmaz sokak olmaktan kurtuldu"
Ramazan Karanen (71): "Köprü yapılmadan önce bir günüm yolda geçer, sattığım 2 keklikten birinin parası feribota giderdi. Köprü yapıldı cebim para görmeye başladı"
Ramazan Çelik (65): "Her şey çileydi gardaş. Cenazemiz, düğünümüz olur, yol yok... Feribotu kaçırdın mı oracıkta kalıyorduk. Artık sabahtan akşama 3 defa gidip, gelebiliyoruz"
ZELİHA KIZIN HİKAYESİ...
Bölge halkının anlattığı Zeliha Kız'ın hikâyesi, Nissibi Köprüsü'nün aynı zamanda bir gönül köprüsü olduğunu da gösteriyor. Yıllar önce henüz yol sular altında kalmamışken Kâhta'dan türbe ziyaretine Siverek'e giden Abuzer, orada Zeliha'ya aşık olur. Kahtalı Abuzer askerlik dönüşü, Zeliha'yı ailesinden isteyecektir. Ancak Abuzer askerde iken yollar sular altında kalır. Bu arada babası Zeliha'yı amcasının oğluna vereceğini söyler. Zeliha deliye döner ve kaçıp, Abuzer'e gitmeye karar verir. Ancak feribot 2 gün sonradır. Zeliha ağılın kapısını kesip, kendisine sal yapar ve Fırat'ı geçmeye çalışırken boğulur. Zeliha'nın cesedi Abuzer'in yaşadığı Güzelsu köyü kıyısına vurur. Abuzer bu acıya dayanamaz, Zeliha'yı kucağına alarak Fırat'a doğru yürür ve gözden kaybolurlar.