Hatalı rapor, bir ocağı söndürdü

Hakkındaki "deli raporu" yüzünden meslekten atılan ve katil olan eski polis memuru Mehmet Narin'in ailesinin başına gelenler, Adli Tıp hatasının ocak söndürebileceğini gözler önüne serdi... Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu'nun Ocak 2005'te "Paranoid sendrom" teşhisi koyduğu Mehmet Narin, bu raporu gerekçe göstererek önceden boşandığı karısı Sefaniye Altın'ı Nisan 2009'da öldürdü. Aynı kurul, cinayetten 1.5 yıl sonra 6 Eylül 2010'da Mehmet Narin hakkında "Akli dengesi yerindedir. Cezai ehliyeti tamdır" raporu verdi. SABAH'ın geçtiğimiz yıl "Deli diye diye delirttiler" manşeti ile gündeme getirdiği olay, Adli Tıp'ın 6 Eylül 2010'da verdiği son raporla bir kara mizah hikâyesine dönüştü. SABAH, Adli Tıp skandalının ilk perdesini 20 Temmuz 2009'da yayımladığı haberle açmıştı. Haberde 25 Haziran 2004'te eşiyle boşanma davası sürerken Bursa'da bir psikolog tarafından hakkında "Ruh sağlığı bozuktur" teşhisinde bulunulan Mehmet Narin'e, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 4. İhtisas Kurulu'nca da "Paranoid sendrom" teşhisinin konulduğu, ancak Narin'in 7 ayrı hastaneden aldığı "sağlam" raporlarının bu iki tespitle çeliştiği açıklanmıştı.
'RUHEN SAĞLAMDIR'
12 Ocak 2005 tarihli ilk Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 4. İhtisas Kurulu raporunun hazırlanışının üzerinden 5 yıl geçtikten sonra aynı daire, daha önce "Akli dengesi yerinde değildir. Vasi tayini gerekir" dediği Narin hakkında, 6 Eylül 2010'da "Ruh sağlığı yerindedir" raporu verdi. SABAH'ın ulaştığı raporda İhtisas Kurulu, ayrıca Narin'in karısını öldürdüğü tarihte de ruhen sağlıklı olduğunu ve cezai ehliyetinin tam olduğunu bildirdi. Mehmet Narin, akli dengesinin yerinde olduğunu ileri sürdüğü, ancak bunu Adli Tıp'a kabul ettiremediği Ocak 2005-Eylül 2010 arasında 7 ayrı hastaneden "Ruhen sağlamdır" raporu aldı. Adli Tıp'ın bu bilimsel hatası, bir aile faciasına yol açtı. Narin, rapor yüzünden eşini öldürüp küçük kızları Zeynep'i öksüz bıraktı. Yedi ayrı hastaneden aldığı raporlara rağmen hakkındaki Adli Tıp raporundan ötürü polislik yaparken maaşını çekemeyen Mehmet Narin, iç hukuk yolları tükenince olayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşıdı. AİHM, akıl hastası olmadığını söyleyen Narin'i haklı buldu ve başvuru dilekçesini kabul etti. Bu karar da Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu'nun verdiği raporun olumsuz sonuçlarını ortadan kaldıramadı. Mehmet Narin, hakkındaki "deli raporu"nun eski karısı Sefaniye Altın'ın aldırdığı sevk nedeniyle verildiğini ileri sürerek kızını kendisine göstermemekle suçladığı Altın'ı 24 Nisan 2009'da Bursa Esentepe'deki otobüs durağında ruhsatsız tabanca ile beş el ateş ederek öldürdü. Adli Tıp, karısını öldürmeden önce "paranoid sendrom" teşhisi koyduğu Narin'in akli dengesini cinayetten sonra yerinde buldu ve "Cezai ehliyeti tamdır" raporu verdi. Böylece Adli Tıp, 5 yıl önce hazırladığı raporu "düzmece" ilan etmiş oldu. Olan anneye ve öksüz kalan küçük Zeynep'e oldu. Karısını öldürmeden önce de, öldürdükten sonra da "Ben deli değilim" diyen eski polis memuru Narin ise hâlen Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılanıyor.