Cinayet
gibi kaza, 27 Şubat'ta İstanbul Arnavutköy'e bağlı ilçesi Bolluca Mahallesi'ndeki hafriyat döküm sahasında yaşandı. İddiaya göre kaza günü, sahaya giren yabancı kişiler nedeniyle döküm durduruldu. İşçiler ve hırsızlık amacıyla giren kişiler arasında tartışma yaşandı ve polis çağrıdı. Döküm yapabilmek için sıraya giren kamyonlar uzun kuyruk oluşturdu. Gökhan Önder adlı kamyon şoförü, tüm uyarılara rağmen alana girdi. Manevra yaparken de 10 yıldır saha çalışanı olarak görev yapan 53 yaşındaki Sinan Çakır'ı ezerek ölümüne yol açtı. Olayın ardından tutuklanan şoför Önder, bir ay sonra serbest bırakıldı ve aynı yerde tekrar çalışmaya başladı.
ÜZÜNTÜDEN ÖĞRETMENLİĞİ BIRAKTI
Çakır'ın ailesi kazanın ardından adeta yıkıldı. Çakır'ın öğretmen olan kızı Serpil Çakır, yaşanan kazaya, şoförün serbest kalkasına ve aynı yerde işbaşı yapmasına isyan etti. SABAH'a konuşan Serpil Çakır şunları söyledi: Biyoloji öğretmenliği yapıyordum. Bu olay sonrası psikolojim bozuldu ve bırakmak zorunda kaldım. Yüzlerce TIR'ın sırasını bozarak yasak olmasına rağmen durdurulamayan bir şoförün kullandığı aracın altında can verdi babam. Ölümüne yol açan ise dışarıda geziyor. Başka canlar yanmasın. Kural, yasak, 'dur' dinlemeyen bu şahısa tanınan bu hak babamın acısının tekrarını yaşattı bize. Ben adli emanetten babamın kanlı elbiselerini alıp ellerimle tuttum. Babam bomboş bir sahada, iş durdurulmuşken, ısrarla gözü dönmüş bir şekilde o sahaya giren bir şoför tarafından kanlar içinde bırakıldı. Dört kişilik mutlu bir aileydik. Şimdi üç kişilik bir enkaza dönüştük. Babamla beraber hepimiz öldük fakat yalnızca babamı gömdüler. Babamdan 10 gün sonra kanser hastası amcamı kaybettik. Ama biliyorum ki amcamı öldüren kanser değil, babamın üzüntüsüydü. Lütfen o şoförü tutuklayın.