Perşembe 04.09.2009
Son Güncelleme: Perşembe 03.09.2009

'İftar çadırında iyi bir lokantanın lezzetini buldum'

SABAH gazetesi yeme-içme kültürü yazarı Ahmet Örs, Zeytinburnu Merkez Efendi Meydanı'na belediye tarafından kurulan bin 500 kişilik iftar çadırında yemek yedi. İşte Örs'ün izlenimleri...

En son 5 yıl önce bir iftar çadırında yemek yemiştim. İzlenimlerimi sizlerle paylaşmak üzere hafta ortasında Zeytinburnu Merkez Efendi meydanında kurulan bin 500 kişilik iftar çadırındaydım. 5 yıl öncesinin iftar çadırlarından farklı bir ortam beni karşıladı. Çok sayıda belediye zabıta görevlisi sert emirler vermeden, sakin sakin kalabalığı sıraya sokup, birer ikişer içeri alıyor, vatandaşlar ancak bir masa tümüyle dolduktan sonra bir sonrakine oturtuluyordu. Görevlilerin sakin tavrı vatandaşlara da yansımıştı. Kalabalığın yarısını çocuklar oluşturuyordu. Benim masamda bir anne dört çocuğu ile gelmişti. Onların yanında bir başka kadın iki çocuğuyla oturuyordu. Çocuklar oruç tutabilecek yaşta olmadıkları halde, onların da iftar sofrasına oturup büyüklerle aynı yemeği paylaşmalarına izin verilmesini çok olumlu buldum. Oysa daha önce çocuklu ailelerin kapıdan geri çevrildiğine tanık olmuştum.
ÇADIRIN KONFORU ETKİLEDİ
Etkilendiğim bir başka husus da çadırın konforuydu. İçerisi havadardı, bin 500 kişinin yan yana oturduğu, yemekler kaplar içinde sofralarda beklediği halde, çadır kötü kokmuyordu. Zeminin kolay temizlenebilir parlak bir malzemeyle kaplı oluşu, tertemiz beyaz masa ve iskemleler, sofraya önceden yerleştirilmiş yeterli miktarda tabak, çanak, su, ekmek tuz, pul biber burayı iyi bir esnaf lokantası standardına oturtmuştu.

YEMEKLER SICACIKTI

O akşamın iftar menüsü domatesli pirinç çorbası, fırında tavuk, bulgur pilavı ve Kemalpaşa tatlısından oluşuyordu ve tabaklarımızdaki bütün yemekler sıcacıktı. Doğrusu bin 500 kişiye dağıtılan yemeklerin kalitesinden de etkilendim. Bir ayakkabı firmasının sahibi tarafından üstlenilen iftar yemeği iyi bir lokantada bulabileceğiniz miktar ve lezzetteydi. Sadece tuz biraz fazla kaçmıştı. Boğucu bir havada, gün boyu terle vücuttan atılan tuzu karşılamak için aşçının bunu özellikle yaptığını düşündüm.
ÇAY DAĞITIMINDA KARMAŞA
Yemeğini bitiren sessizce çadırdan ayrıldı. Dışarıda bir sebil ve çay standı onları karşılıyordu. Burada artık görevlilerin yardımıyla oluşturulan uygar insanlar topluluğu yerini bir anda başkasının çay bardağını elinden kapmaya çalışan bir benciller kalabalığına bıraktı. Ne yazık; uygarca davranabilmemiz için hep birilerinin bizi sıraya sokması mı gerekecek?

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.