İstanbul'da büyüleyen tören

İstanbul'un çok katmanlı kültürel yapısını; şiir, dans, müzik, şehrin ses ve görüntülerinden oluşan beş farklı unsurla anlatan ''İstanbul'un Büyüsü'' adlı gösteri, Haliç Kongre Merkezi'nde 16 Ocak Cumartesi akşamı düzenlenecek ''İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti''nin resmi açılış töreninde sahnelenecek.
Koreograf Yekta Kara, bu gece için özel hazırladığı ve yönettiği ''İstanbul Büyüsü'' hakkında yaptığı açıklamada, gösterinin sahne önünde 303 sanatçının görev alacağını, sahne gerisinde ise 150 kişinin çalışacağını söyledi. Toplam 450 kişinin, aylardır dinmeyen bir coşkuyla çalıştığını vurgulayan Kara, ''Amacımız, İstanbul'un kültürel ve sanatsal zenginliğini en güzel biçimde sahne üzerine taşıyabilmek'' dedi.
Gösterinin ana konseptini oluştururken çıkış noktasının; İstanbul, İstanbul'un çok katmanlı kültürel yapısı ve dünyanın başka hiçbir kentinde rastlanılmayacak özellikleri olduğunu anlatan Kara, ''Çok kültürlülük, renklilik ve seslilik, beni beş ana unsuru bir araya getirerek İstanbul'u anlatmaya yöneltti'' diye konuştu. Yekta Kara, 65 dakikada İstanbul'u anlatmanın zorluğuna dikkati çekerek, kentin sahip olduğu değerlerin ve zenginliğin işini kolaylaştırdığını vurguladı. Kara, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Beş ana unsur neydi? İstanbul'u müzikle anlatabiliriz. İstanbul üzerine yazılan pek çok beste var. Kenti, dansla, şiirle ve İstanbul'un sahip olduğu çok özel sesler ve görüntülerle anlatabiliriz. Bu sebeple gösteriyi hazırlarken farklı sanat disiplinlerini bir arada değerlendirmeye özen gösterdim. Gösteride, şiir, dans, müzik, İstanbul ses ve görüntülerinden oluşan beş farklı unsur yer alacak. Gösteriyi, bunların hepsini bir araya getirerek, harmanladık. Gösterinin baştan sona akışı, parçaların seçimi, farklı biçimde yorumlanması özenle yapılan çalışmalar sonucunda oluşturuldu.''
GÖSTERİ 24 ESERİN BİRLEŞMESİNDEN OLUŞACAK
Gösteride kullanılan birçok şarkıyı seyircilerin bildiğini, kentte sıkça çalınan ve söylenen şarkılar olduğunu anlatan Kara, ''Ancak parçaların bu şekilde icraları ilk kez gerçekleşecek. Bir İstanbul türküsünün aranjmanı 100 kişilik İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası için yeniden yapıldı, notaları yeniden yazıldı'' dedi.
Yetka Kara, İstanbul'un sahip olduğu kültürel zenginliği yansıtabilmek adına eserleri çok geniş bir yelpazede oluşturduklarını ifade ederek, gösteride, Sultan Abdülaziz, Mozart, Ahmet Adnan Saygun, Münir Nurettin Selçuk, Orhan Veli Kanık, Ferit Düzün ve Fahir Atakoğlu gibi farklı isimler tarafından, İstanbul hakkında üretilen 24 eserin, farklı sanatçılar tarafından yorumlanacağını bildirdi.
Tarihi boyunca üç imparatorluğa ev sahipliği yapan İstanbul'un tüm değerlerini içeren gösteride, sanatçılar Aynur, Bekir Ünlüataer, Cüneyt Türel, Dilek Türkan, Fatih Erkoç, Kevork Tavityan, Kubat, MFÖ, Sertab Erener, Yetkin Dikinciler ve Zuhal Olcay'ın solist olarak yer alacağını belirten Kara, ''Gösterinin omurgasını İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası oluşturuyor. Orkestra 65 dakika boyunca kesintisiz bütün parçalara eşlik edecek'' dedi. Kara, gösteride ayrıca İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu, Yarkın Perküsyon Grubu, Devlet Opera Korosu Sanatçıları, Çocuk Korosu, Devlet Balesi dansçıları ve Pulathane Halk Oyunları Grubunun da yer alacağını ifade etti.
''Gösteriyle, İstanbul'un çok katmanlı kültürel yapısını en iyi şekilde aktarabileceğimizi düşünüyorum'' diyen Kara, gösterinin sunumu için üç bin kişilik Haliç Kongre Merkezi'nin sahnesine ilave bir sahne daha kurduklarını anlattı. Toplam 600 metrekare olan sahnenin geri planında 25 metre eninde led ekran bulunduğunu belirten Kara, 24 ayrı unsurun bir araya gelmesinden oluşan gösterinin her bir parçası için özel bir klip oluşturulduğunu kaydetti.
Kara, kliplerin hazırlanması için ayrı bir ekibin stüdyolara kapandığını ve eş zamanlı olarak çalıştığını belirterek, ''Bunlar, parçanın içeriği ve müziği ile uyum sağlayan, o parçayı görsel anlamda da destekleyecek ve seyirciye aktaracak klipler olacak'' diye konuştu. Yetka Kara, çalışmalarını ayrı ayrı sürdüren 24 grubun bugünden itibaren bir arada prova yapmaya başladığını ifade etti.
İstanbullu bir sanatçı olarak yaşadığı kente çok şey borçlu olduğunu anlatan Kara, ''Kentimde böyle etkinlikler dizisi gerçekleştirileceği için çok mutluyum. Yaptıklarımızın sanatçı olarak hepimizin beslendiği ve enerji aldığı bu kente bir borç olduğunu düşünüyorum'' dedi.