Buz pistini yakan sanığa 10,5 yıl hapis

Beylikdüzü'de geçen yıl 14 Nisan'da Ayfer Özbal ve eşi İsmail Ahmet Özbal'ın işlettiği buz pistinin yer aldığı tesiste kafe yapımına başlayan ancak kafeyi bitiremeyince ödemiş olduğu parasını alamadığı iddiasıyla tesisi ateşe veren Ümit Yaşar Parlak ile ilgili mahkeme kararını verdi. Özbal çiftine pompalı silahla ateş de eden Parlak, 10 yıl 5 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ayşe Özbal duruşma sonrası, "Öldürmeye teşebbüsten ceza verilmedi. Halbuki bu üçüncü saldırısıydı bize karşı. 3 yıl önce beni sokakta takip etmiş. Yakaladı, çok ciddi şekilde yumrukla dövdü. Parmağımı kırdı. Bizi canlı canlı yakmaya çalıştı. İtfaiye memurlarının ayaklarına ateş ederek yangının büyümesine sebep oldu." dedi.

BENZİN VE POMPALI TÜFEKLE TESİSE GİTTİ
Beylikdüzü'nde Ayfer Özbal ve eşi İsmail Ahmet Özbal'ın işlettiği buz pistinin bulunduğu tesiste kafe yapımına başlayan Ümit Yaşar Parlak para yatırdığı kafeyi tamamlayamayınca harcamasının karşılığını iddiaya göre Özbal çiftinden istedi. Özbal çifti bunu kabul etmeyince Parlak da 14 Nisan 2020 günü yanına aldığı bir miktar benzin ve pompalı tüfekle buz tesise gitti. Camı kırarak içeri giren Parlak, karşısına çıkan İsmail Ahmet Özbal'a ateş etti ancak Özbal yaralanmadı. Parlak içeride Özbal ve eşinin bulunduğunu bilmesine rağmen iş yerinin farklı noktalarına benzin dökerek yaktı. Çıkan yangını olay yerine çağrılan itfaiye ekipleri söndürdü. Tutuklanan Parlak hakkında hazırlanan iddianamede "kasten öldürmeye teşebbüs etme", "konut dokunulmazlığını ihlal etme", "mala zarar verme" ve "genel güvenliği kasten tehlikeye sokma" suçlarından 38 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Bakırköy 9 Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanık Ümit Yaşar Parlak ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada savunma yapan sanık Ümit Yaşar Parlak "Bu olaylar 2017'de müştekilerin mafya türü adamları getirip beni onlara olmadığım bir şekilde tanıtmalarından sonra başlamıştır. Yakmak amacıyla gündüz vakti olay yerinde gittim. Amacım uğradığım haksızlıktan dolayı müştekilere maddi zarar vermekti. Kafeye herhangi bir şekilde zarar verme amaç ve kastım yoktur, zaten kafenin işleteni olan şahısla herhangi bir sorunum yoktur. Buz pisti yanmaya başladıktan sonra müşteki İsmail Ahmet ile birlikte kafenin içine de girmiştik. Müştekilerin bu kadar elit iş yapmalarına ve oğullarının milli sporcu olmalarına rağmen buz pistinde yatıp kalktıklarını söylemeleri de hayatın olağan akışına aykırıdır" dedi. Son sözü sorulan sanık pişman olduğunu belirtti.

Mahkeme heyeti, sanık Ümit Yaşar Parlak hakkında Ayfer Özbal ve İsmail Ahmet Özbal'a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılması talebinden delil yetersizliğinden beraatine karar verdi. Ayrıca sanığa Ayfer Özbal ve İsmail Özbal'a ait buz pisti ile Aydın Taştan tarafından işletilen kafeteryaya rıza dışında girerek iş yeri dokunulmazlığı ihlal suçunu işlediği, kafeteryayı yakmak suretiyle mala zarar verme, tüfekle ateş ederek güvenliği tehlikeye sokmak suçlarından toplamda 10 yıl 5 ay hapis ile cezalandırılmasına karar verdi.

TAHLİYE OLSAYDI ÜÇ SEFERDİR YAPAMADIĞINI GERÇEKLEŞTİRECEKTİ
Duruşma sonrası konuşan Ayfer Özbal "Öldürmeye teşebbüsten ceza verilmedi, bu üçüncü saldırısıydı bize karşı. Olay yerinde sadece dışarda 12 kovan bulundu içeriye yangından dolayı polis giremedi. Buna rağmen öldürmeye teşebbüs yok. 3 yıl önce beni sokakta takip etmiş yakaladı, yakalayıp çok ciddi şekilde yumrukla dövdü. Parmağımı kırdı. Arkasından ateş etmek istedi, silahı çıkardı oradan geçen bir grup genç imdat sesime kulak verip geldi üzerine yürüdüler arabasına binip kaçtı. Şu an sol kulağım duymuyor işitme kaybım var. Yetmedi 2 yıl önce eşime bizim tesisin önünde 4 el kurşun attı. En sonunda bu 2020'de bizi içerdeyken bizi canlı canlı yakmaya çalıştı. Arkasından itfaiye geldiğinde itfaiye memurlarının ayaklarına ateş ederek yangının büyümesine sebep oldu. Haber ajanslarını çağırmış. Çok bilinçli ve planlanmış bir olaydı. Bizim 6 milyonluk 2 bin metrekarelik alanda 25-30 yıldır eşimle birlikte çalışarak didinerek yapmış olduğumuz tesisimiz kül oldu, emeğimiz kül oldu. Her şeyden önce maneviyatımızı öldürdü zaten. Türkiye'nin ilk ve en büyük özel buz pistimiz vardı. Kimse de sahip çıkmadı bize. 60 yaşında bir kadını sokağın ortasında dövüyor hala dava devam ediyor. Eğer o zaman dava karara çıksaydı ceza alsaydı bizim pistimizi yakamayacaktı. Tahliye olsaydı bu üç seferdir yapamadığı olayı şimdi gerçekleştirecekti. Allahtan tahliye olmadı.