Kardeşlik inatları belgesele dönüştü

Almanya doğumlu 34 yaşındaki Banu ile 16 yaşındaki Batmanlı Gurbet'in yolu, 6 yıl önce bir internet sitesinde kesişti. "Kan bağımız yok ama birbirimizi kardeş olarak benimsedik" diyen Türk ve Kürt kızının hayatına barış yıllar önce girdi. Önceleri sadece mektuplaşan Banu Çiçek ile Gurbet Saçan, birbirini tanıyıp benimsedikçe, kapılarını ardına kadar açtılar. İstanbul'da yaşayan drama eğitmeni Banu, ailesi karşı çıkmasına rağmen Batman'a gidip 10 gün boyunca Gurbet'in evinde kaldı. Onun ailesiyle tanışıp, kültürünü tanıdı.
DERSLERİNE YARDIM EDİYOR
Bu misafirlik, yıllarca sürecek bir dostluğu başlatmış oldu. Şimdilerde neredeyse her gün telefonlaşıyor, her yıl bir araya gelip hayatı paylaşıyorlar. Gurbet, zaman içinde Kürtçe ve yöresel oyunlarını öğretti ablasına, Banu ise İngilizce, yüzme ve bisiklet kullanmayı... Gurbet İstanbul'a her geldiğinde sinema, tiyatro ve konserlere giderek vakitlerini dolu dolu geçiriyorlar. Banu, üniversite sınavına hazırlanan Gurbet'in dersleriyle yakından ilgileniyor, başı her sıkıştığında onun yardımına koşuyor.
İLK GÖSTERİM 19 MAYIS'TA
Onların bu öyküsü Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle "Gurbet'i Seçtim" isimli 52 dakikalık belgeselin konusu oldu. Yönetmen Sultan İlhan, bir yıl boyunca İstanbul ve Batman arasında mekik dokuyup tüm paylaşımlarına tanıklık etti, hem kendileri hem de aileleriyle röportajlar yaptı. Asmin Film Yapımevi'nde gerçekleştirilen belgesel, yabancılaşma, düşmanlaşma ve ayrı düşmelere inat, İstanbul'da yaşayan "Türk" Banu ile Batmanlı "Kürt" Gurbet'in kardeşliğini anlatıyor. Kültürü, yaşam biçimi, dili ayrı olsa bile iki kadının "birlikte yaşamı" yeniden inşa edişini gösteriyor. Filmin ilk gösterimi 19 Mayıs'ta İstanbul'daki Duru Tiyatrosu'nda yapılacak. Yönetmen İlhan, "Ülkemizin bir yarısında yıllardır adı konmamış bir savaş yaşanıyor. Tam da olan bitenin orta yerinde Banu Çiçek ve Gurbet Saçan'la tanıştık. Banu 2006'da bir internet sitesinden, isminin manidarlığına kapılıp Batmanlı Gurbet'i kardeş olarak seçiyor. Ailesinin uyarılarına, onu vazgeçirmeye çalışanlara 'Ben tanımadığım insanların iyi niyetlerine sığınırım' diyor Banu.
'O KÖ Y UZAK DEĞİL'
Filmimizde Gurbet ve Banu'nun buluşması ile hayatlarının nasıl değiştiğine, atılmış köprülerin nasıl yeniden inşa edildiğine tanık oluyoruz. Yıllardır şarkılarda bahsi geçen uzak köyün, çok da uzak olmadığını, o köye gitmekten korkmadığımız zaman, oralı olabileceğimizi görüyoruz. Yaşanan bu süreçte zenginin yoksula acıyarak, onu kendine benzeterek, belki de asimile ederek yaptıklarını değil, bir dil kurma, toplumsal varlığını yeniden sorgulama anlatılıyor" diye konuşuyor.