Kendi dokusuyla ona da yüz yapıldı

Gaziantep'te kendi geliştirdiği yöntemle dünyada ilk defa Asiye Engiz'in bebekken yanan yüzüne kendi dokusundan yeni yüz yapan Prof. Dr. Mehmet Mutaf, şimdi de yine 17 yaşındayken yüzü yanan 34 yaşındaki Muhittin Işık'a yine kendi dokusundan yeni bir yüz yaptı. Yurtiçi ve dışında çeşitli merkezlerde 50'nin üzerinde ameliyat geçirmesine rağmen bir sonuç alamayan ve tüm umutlarını yitirdiği anda bir cerrahın tavsiyesiyle Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi, Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı başkanı Prof. Mutaf'a başvuran Muhittin Işık, yeni yüzüyle yeniden doğdu.

'HAYALİM BİR AİLE KURMAK'
Işık henüz 17 yaşındayken çıkan bir yangında yüzünü kaybettikten sonra yaşadıklarını ise şöyle anlattı: "Yıllarca insan içine çıkamadım. Arkadaşım olmadı. Eve misafir geldiğinde odama kapanıyordum. En önemlisi umutlarım yoktu. Burada tedaviye başladığımda da çok ümitli değildim. Ancak Mutaf Hoca ve ekibinin yaptığı her ameliyatta yüzüm biraz daha normalleşti. Hocam sonunda bana, yüz nakliyle bile yapılamayacak bir yüz verdi. Resmen yakışıklı oldum. Mucize bu olsa gerek. Bundan sonraki hayatında diğer insanlar gibi normal bir yaşam süreceğim. Bir aile kurmayı ve çocuk sahibi olmayı hayal ediyorum." Prof. Dr. Mutaf ise Muhittin Işık'ın kendilerine burnu dahil alın ve yüz bölgesindeki bütün derisi yanmış, yüz yumuşak dokularını kaybetmiş bir şekilde geldiğini anlatarak şu bilgileri verdi: "En temel zorluk ise göz kapaklarının olmaması ve dudaklarındaki kayıp nedeniyle ağzını kapatamamasıydı. Beslenme zorluğu çekiyordu ve gözlerini de kaybetmek üzereydi. Önce acil olduğu için göz kapaklarını ve dudaklarını oluşturduk. İkinci ameliyatta, kaburgasından aldığımız kıkırdakla burun iskeleti oluşturduk. Ardından ön koldan damarları ile birlikte aldığımız zarımsı dokuyu, mikro cerrahi tekniğiyle yüz bölgesine örterek burun ve yüz için deri alt yapısı hazırladık. Daha sonra da boyunda genişletme yöntemiyle elde ettiğimiz tam kalınlıktaki deriyi, tüm yüzüne kapladık. Bu şekilde normal yüz derisi gibi yumuşak, pürüzsüz, ince ve iyi kanlanan bir örtü elde ettik. Hastaya 2 ana ameliyattan sonra küçük düzeltmelerin yapıldığı 3 girişimle beraber toplam 5 ameliyat yapıldı."
'NAKİL O KADAR MASUM DEĞİL'
Normale yakın bir yüz sağlamak için yapılan yüz naklinin, hastanın sağlığını riske sokma ihtimali olduğunu savunan Prof. Mehmet Mutaf sözlerini şöyle tamamladı: "Hastanın da hekimin de yüz nakline karar verirken çok iyi düşünmesi gerekir. Toplumda algılandığı gibi masum bir deri değişim ameliyatı değildir. Yüz nakli sadece hastanın kendi vücudundan alınacak dokularla yapılabilecek seçenekler tükendiğinde düşünülmelidir. Ben ekibime hep 'nakilden önce akıl' derim. Önce, nakilsiz çözümlerde ustalaşmış, deneyimli cerrah ve ekiplerin görüşüne başvurmamız gerekir. Bu, hastalarımıza en az riskle, en iyi çözümü sunmak için ortak aklı hâkim kılmaktır. Aynı zamanda insani ve mesleki etik sahibi olmanın da bir gereğidir."