Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bağlı Çocuk Evleri Siteleri'nde anne babası olmayan, ailesi tarafından şiddet ve istismara uğrayan ya da terk edilmiş çocuklar devlet korumasına alınıyor. Çocuk evleri sitesi hizmeti ile çocukların aile modeline benzer bir ortamda yetiştirmesi amaçlanıyor. İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Çocuk Hizmetleri'nden Sorumlu Müdür Yardımcısı Yusuf Kiser, 0-10 ve sonraki yaşlardaki çocukların bu kurumlara teslim edilme süreci, çocukların koruma altına alındıktan sonra ne tür aşamalardan geçtiğini, nasıl ilgilenildiği hakkında SABAH'a açıklamalarda bulundu.
"ÇOCUKLA İLK TEMAS NASIL SAĞLANIYOR?"
Müdür Yardımcısı Kiser, çocukların devlet korumasına alınması sürecinde çocukların farklı kanallardan gelişleri olduğunu söyleyerek "Hâkim kararı ya da savcı talimatı ile bir çocuk koruma altına alınabiliyor. Belli süreçlerin ardından bize çocuğu polis getiriyor. İstanbul'daki 38 ilçede Sosyal Hizmetler Merkezi Müdürlüğü var. Adalarda yok ama oraya da Maltepe ilçesi bakıyor. Sosyal Hizmet Merkezleri'nde koruma altına alınmadan önce çocuğun sosyal incelemesi yapılıyor. 183 ihbar hattına 0-18 yaş çocuklarla ilgili ihbarlar geliyor. 24 saat esası ile çalışan ekip başvuruları yazılı bir şekilde bana yolluyor. Biz de hızlı bir şekilde müdahale ediyoruz. Çocuk Koruma İlk Müdahale Birimi (ÇÖKİM) dediğimiz kuruluşlarımız çocukla ilk temasın sağlandığı kuruluşlar. Burada yaş gruplarına göre çocuklar ayrılıyor. 0-12 karma çocukları erkek kız ayrı bir şekilde aldığımız kuruluşumuz var. Ayrıca 13-18 yaş erkek ve kızsa farklı kuruluşa gönderiliyor. Yabancı çocukların kaldığı da bir kuruluşumuz var. Biz bunların bilgisini İl Emniyet Müdürlüğü ile de paylaşıyoruz. Çocuk şube müdürü ile hem il emniyet müdürü ile omuz omuza çalışıyoruz." dedi.
"DETAYLICA İNCELENİYOR"
Müdür Yardımcısı Kiser, sözlerine şöyle devam etti: "Bu merkeze çocuk geldikten sonra 5395 sayılı çocuk koruma kanunu ile beş gün içinde acil koruma kararı alınıyor. Kanun kapsamında işlem tesis edilip mahkeme kararı talep ediliyor. 3 gün içinde hâkim karar veriyor. 30 günlük sürede çocuğun geliş nedeni, geliş evraklarını, ihmal ya da istismar öyküsü var mı yoksa başka bir nedenle mi getirildi, hepsi araştırılıyor. Bakanlığın tüm hizmet modelleri arasında çocuğun takibi yapılıp tüm aileyi değerlendiriyoruz. Eğer kurumlarda kalması gerekiyorsa yaşlarına göre çocukları bakım kuruluşlarına, gerekli olanları koruyucu ailelere ya da Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezleri'ne gönderiyoruz. Kalmaya başladıktan sonra çocuklar hem okullarına gidiyor hem de kuruluşlarda ve kuruluş dışlarında çeşitli etkinliklere katılıyor. Ortama alışmaları için klinik psikologlarla çalışmalar yapıyoruz. Neye ihtiyaçları varsa hiçbir şeyleri esirgemeden onlara veriyoruz."
"ETKİNLER DOPDOLU"
Kiser, yapılan çalışmalarla ilgili açıklamalarını sürdürdü: "Çeşitli spor branşlarında eğitimler alıyorlar. Bir çocuğumuz Türkiye Ragbi Milli takımında oynuyor. Kuruluşun aracı ile antrenmanına, yüzme havuzuna gidiyor. Diğer çocuklarda futbol, voleybol, basketbol, sinema, tiyatro, resim, çini, seramik ve sosyakültürel ve bunun gibi birçok etkinlikten yararlanabiliyor. Değerler eğitiminde toplum içinde, büyüklerinle nasıl konuşursun, nasıl oturup kalkarsın, manevi, milli duygular ve kültürel değerlerimizi veriyoruz. Çocuklarımız çocuk sitelerindeki villalarda 10 kişi kalıyor. Bakım anneleri ile birlikte burada aile ortamını yaratmaya çalışıyoruz. Bir ailede olduğu zaman iki çocuklu çekirdek ailede orada anne baba eğitimleri vermeye çalışıyor. 18 yaşına geldiklerinde devlete memur olarak atanabiliyorlar. İki hafta önce 600 çocuğumuzun Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve diğer bakanlıklarda devlet memuru olarak ataması oldu. İsteyenler kurumlarımızda mahkeme kararı ile kalabiliyor. Üniversitede okuyan koruma altındaki 30'dan fazla da öğrencimiz var. Üniversite sınavı için dershaneye gönderdiğimiz de oluyor hocalarımızın özel etüt dersleri verdiği de... Tüm çocukları iyi bir şekilde yetiştirip kendi kültür ve değerlerini kaybetmeden hayatlarını sürdürebilmelerini ve hayatlarına devam edebilmelerini sağlıyoruz. Suça karışmış çocuklarımız için ise ihtisaslaştırılmış çocuk evlerimiz de rehabilite olmalarını sağlıyoruz. Onlarla çalışan adli psikologlarımız var."
"HER ÇOCUĞUN BİR KORUYUCU AİLESİ OLSUN"
Koruyucu ailelerin desteklendiğini söyleyen Kiser, "Koruyucu aileleri ise destekliyoruz; çocukları özel okul kontenjanlarından yararlandırıyoruz. Harcamalarda belli miktarda ailelere destek veriyoruz. Elimizden geleni Bakanlık olarak yapıyoruz. Bakanlığımızın ve Hanımefendi Emine Erdoğan'ın koruyucu ailelerle ilgili başlattığı çalışmalar ve sonrası bunu takip eden en büyük destekçimiz kendileri bu noktada. Biz çalışmaları elimizden geldiğince daha da ileriye taşımak için 'Her çocuğun bir koruyucu ailesi olsun' mottoso ile daha da ileri götürmeye çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.
ÇOCUK EVİ SİTELERİ'NDE HER ŞEY DÜŞÜNÜLMÜŞ
Bahçelievler'deki Şeyh Zaid Çocuk Evleri Sitesi Müdürlüğü Müdür Yardımcısı Mustafa Yeşilözmen: "Okul çağındaki çocuklarımız 10-12 çocuğun kaldığı sevgi evi dediğimiz villalarda kalıyor. Çocuklar yaşlarına ve kız ve erkek ayrı bir şekilde farklı villalarda bulunuyor. Sayı değişkenlik gösterse de 10 yaşına kadar olan okul çağındaki çocuk 150, toplamda 300 çocuk kalıyor. Bunların 100'ü bebek, ayrıca 3-6 yaş çocuklar ve sevgi evlerinde kalan 7-10 yaşlarında çocuklar var. Okul çağındaki çocukların kaldığı 6-10 yaş çocukların kaldığı grup evlerinden 10 tane var. Bu çocukların kaldığı her binada kalan çocukların başlarında bir öğretmen, bir bakım koordinatörü, sosyal hizmet çalışanlarından oluşan 6-8 personelle hizmet veriyor. 12'li vardiya düzenimiz var. Çocukların her şeyi ile ilgileniliyor. Okul tatile girdiğinde çocukları tatile gönderiyoruz. 3 grup şu an kamp için Çeşme'de tatilde. Çanakkale gezimiz de yakın başlayacak. Farklı illerdeki çocuklar farklı şehirlerdeki kurumlara gönderilerek çocukların kaynaşması ve kültürel gezi yapması sağlanıyor. Belediyelerin ve TÜGVA'nın yaz okullarına da eylüle kadar çocuklar katılıyor. Farklı atölyelerde eğitimleri de sürüyor.10 yaşı doldurunca erkek ve kız çocukları Bakanlığı'mıza bağlı diğer kurumlara gönderiliyor. Eğitim Gelişim Akademisi'nde ise el sanatları, drama, okuma yazma ve bir sürü eğitim odalarımız mevcut. Modüler Ev'de altı adet uyku odamız var. Bebeklerle burada ilgileniliyor. Ayrıca 100 bebeğin kaldığı bina da bulunuyor. Yerimiz çok eski olduğu için şu an Çocuk Evi Sitesi'nde büyük bir tadilat yapılıyor ve yeni binaların yapımı da devam ediyor."