Kundura hafızası geçmişi aydınlattı

İstanbul Beykoz'da bulunan Sümerbank deri kundura fabrikasının asırlık tarihindeki izler tek bir projede toplanıyor. Beykoz Kundura, fabrikanın tarihinde yer almış kişi, belge ve hatıraları toplamak amacıyla 2015 yılında Türk Tarih Vakfı'yla birlikte başlatılan sözlü tarih çalışması kapsamında eski çalışanların elindeki birçok belgeyi topladı. Dedeleri veya büyükanneleri fabrikada çalışan kişilerden, emekli olduktan sonra kenara çekilen emektar çalışanlara kadar çok sayıda isimle görüşüldü. Deri kundura arşivinin de değerlendirildiği projede, Cahit Sıtkı Tarancı'nın 1937 yılındaki iş başvuru belgesi de ortada çıkarıldı.
TARANCI'NIN BAŞVURUSU
Günümüzde film ve dizi çekimleri için plato olarak kullanılan tarihi Sümerbank Deri Kundura fabrikasının endüstriyel tarihi çalışanlar ve aileleriyle yapılan röportajlarla gün ışığına çıkarıldı. Projede Deri Kundura'da çalışan ünlü isimlerden de örnekler ortaya çıkarıldı. Ünlü şair ve yazar Cahit Sıtkı Tarancı'nın iş başvuru belgesi de ortaya çıktı. Tarancı'nın bilgilerinin yer aldığı başvuru belgesinde maaş talebiyle ilgili soruya, "Ne layık görülürse" cevabı verdiği görülüyor. Sözlü tarih çalışmasından örnekler şöyle; 'Dışarıdan aldığımız bir ilaç vardı, içinde katkı maddesi var, 4 saatte bu bitirmezseniz bu ilaç bozuluyor, çöpe atıyorsunuz. Fabrika'da öyle bir ilaç yaptık ki 4 sene beklese bir şey olmuyor.' İbrahim Ufakak 1987 yılında Singer bölümünden emekli olan Osman Top: ''Benim makina hem diker hem keserdi. Bir yanlışlık oldu mu bana getirirlerdi." "Düdük çalar çalmaz, maraton mu derler, koşucuların hani fırlaması! 1500 kişinin koştuğunu düşün. Her gün 12'de bu olayı görürdünüz. Bir an evvel yağlı yerinden alıp erken yemek yiyip çıkıp top oynayacaklar."