Lacivert Dergi 76. sayısı raflarda yerini alıyor

Paranoya Çağı dosyasında Prof. Dr. Arif Verimli ve Dr. İsmail Çağlar ile "Depresyon çağı yerini paranoya çağına bıraktı" başlığıyla dönüşümlere, hıza, bilgi bombardımanına, krizler döngüsüne maruz kalan insanların ve toplumların psikolojisini, bu etkenlere ve belirsizlik pompalayanlara karşı zihin sağlığımızı koruma yöntemlerini konuştuğumuz bir röportaj yer alıyor. Bir diğer önemli röportaj ise Prof. Dr. Vamık Volkan ile Karabağ'ın, dünyanın hâli ve bunu derinden etkileyen temel psikolojinin yanında ABD'de yaşanan büyük kırılma, kaos ve Trump faciasının altındaki psikolojiyi "ABD'de üstün beyaz kimliği ideolojisi canlanıyor" isimli söyleşi oluyor. Dr. Murat Dağıtmaç ile dijital teknolojiler ile sosyal medyanın kontrolsüz ve kötüye kullanımının neden olduğu paranoya durumunu "Denetimsiz dijital medya, atom bombasından daha tehlikeli" isimli söyleşide tartışılıyor.

Dosyada Ercan Yıldırım "Siyasi alanı kuran paranoya" başlığıyla devletlerin sahip olduğu paranoyaları, bunların sebep ve sonuçlarından bahsettiği bir yazı yazıyor. Birol Biçer "Paranoyanın altın çağı: Kuşku, kaygı, korku ve giderek daha kötüsü" isimli makalesinde günümüz çağının insanları, toplumları, devletleri güvensizlik ve şüphenin hâkimiyeti altına alan bir çağ olduğunu anlatıyor. Kemal Sayar "Güvenmek: Umutsuzluğun panzehiri" yazısında ruhun tüketilebilir olduğu bu çağda insanları güven hissinin iyileştirebileceğinden bahsediyor. Mustafa Akar "Tahrif ve imha: Solun kimlik paranoyaları" yazısında 28 Şubat'ın paranoyalarının en üst noktası olduğunu anlatan bir yazı kaleme alıyor. Dosyanın diğer makaleleri Ekrem Demirli'nin "Bir cesaret tanımı: Korkmaktan korkmadan duyguları yönetebilmek", Hakkı Öcal'ın "Paranoyaklar neden daha uzun yaşar?", Enis Doko'nun "Bilim ve sözde bilim kaynaklı paranoyalar", Gökhan Ergür'ün "Paranoya bizi kötülükten koruyacak mı?", Zeynep Temizer Atalar'ın "Pandemi ve psikolojik iyi oluş", Barış Ertem'in "Türkiye sekülerlerinin 'Merkezi kaybetme' fobisi üzerine" ve Suat Köçer'in "Gel de paranoyak olma!" isimli yazıları oluyor.

Derya Yanık "Sorunlu bir sorun çözme aracı: Şiddet" yazısında toplumsal bir problem olan aile içi ve kadına yönelik şiddeti detaylıca ele alıyor. Bu sayının diğer makaleleri ise Cem Sancar'ın "Monden 'Jale' ile mektuplaşmalar", Sevim Zehra Can Kaya'nın "Glokal platformda müze gezmek" ve Bercan Tutar'ın "Çin şişeden çıktı bir kere" isimli yazıları oluyor. 3 Soru 3 Cevap bölümünde yazar ve sanatçı Sümeyye Öztürk Ulu sorularımızı yanıtlıyor. Çocuklarla Koşan Kadınlar köşesine "Eskiden inanıyormuşum, anne olunca iman ettim" başlığıyla Şule T. Kala konuk oluyor. "Dünyadan Portreler-Haberler" ve "Burcunuzun Aylık Atarlı Döngüsü" kısımları ile zenginleştirilen dergide Düşünce Atlası köşesinde bu ay Prof. Dr. Özlem Fedai bize Mehmet Akif İnan'ı anlatıyor.