İYİ Parti Manavgat İlçe Başkanı Hüseyin Ergen, İYİ Parti Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi Ayşen Kurt hakkında sosyal paylaşım sitesi üzerinden "3 kuruşa yaşlı koca bulan kadın utan kendinden kişiliksiz. Manavgat'ta sana hava yok, nefes yok. Eyrelti gelin arşiv ile iş yapmak boynumuzun borcu bu saatten sonra kim deli görecez Hürrem Sultan" şeklinde paylaşım yaptı. Ayşen Kurt'un eşi Yahya Kurt, eşinin telkinleri sonrasında Ergen'in öldürtmek için plan yaptı.
SİLAH TUTUKLULUK YAPTI
Yahya Kurt, daha önceden tanıdığı Ahmet Çelik'i çağırıp Ergen'in öldürülmesi için talimat verdi. Üstelik kimlik bilgileri yazdığı kağıdı Çelik'e teslim etti. Ahmet Çelik ise eylemin gerçekleştirmesi için Remzi Ulu, Ergün Göreayı ve Selahattin Oğuz ile görüştü. Remzi, Ergün ve Selahattin birlikte keşif faaliyeti yapıldıktan sonra düğmeye basıldı. Hüseyin Ergen Side Mahallesinde otomobil içerisinde eşini beklediği sırada Selahattin Oğuz aracın yarı açık camından Ergen'e silahı doğrulttu. Yaklaşık 4 kez silahın tetiğine bastı ancak silahın tutukluluk yapıp ateş almadı. Ergen panikle araçtan inip kaçmaya başlayınca Selahattin Oğuz arkasından tabancayla ateş açtı. Mermilerden birkaçı çevrede duran araçlara isabet ederken, Ergen sağ ve sol bacaklarından vuruldu.
Yaşananların hemen ardından Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Yapılan güvenlik kameraları incelemelerinde tabancayı kullanan Selahattin Oğuz'un kendisini yaklaşık 200 metre kadar ileride bekleyen Ergün Göreayı'nın kullandığı araçla olay yerinden uzaklaştığı görüldü. Yapılan çalışmalarda Ergün Göreayı kullandığı otomobil ile Kemer İlçesinde yakalandı. Olay yerinden Kemer'e kadar olan güzergahta yaptırılan kamera incelemelerinde ise Ergün'ün tetikçi Selahattin Oğuz'u Kepez İlçesinde havaalanını geçtikten sonra bir üst geçidin bulunduğu alanda bıraktığı belirlendi.
İSTEDİKLERİ PARAYI ALAMADILAR
Olay sonrasında kendisini Selahattin Oğuz'un akrabası olarak tanıtan bir kişi Hüseyin Ergen'in arayıp kendisinin silahla vurulmasının Yahya Kurt ve Ayşen Kurt tarafından para karşılığı yaptırıldığını, Yahya Kurt'un el yazısı ile Ergen'e ait bilgileri tetikçilere verdiğini anlattı. Daha sonra Ahmet Çelik Beldibi Jandarma Karakoluna teslim oldu. Yahya Kurt tarafından Hüseyin Ergen'in bilgilerinin yazılı olduğu not kağıdını ve Yahya Kurt'tan almış olduğu paradan geriye kalan 800 lirayı Jandarma'ya teslim eden Çelik, yaşananlarla ilgili itirafçı olacağını söyledi. Ahmet Çelik, Yahya Kurt'un Hüseyin Ergen'in öldürülmesi gerektiğini kendisine söylediğini, kendisinin ise "gereğini yaparız" dediğini anlatan Çelik "Yahya Kurt Hüseyin Ergen ile ilgili evin krokisi, cep telefonu numarası, çalıştırdığı restorant ve kullandığı araç ile ilgili bilgileri bana elden teslim etti. Hüseyin Ergen'i öldürün talimatı aldım. Bu süreçte kullanmamız için 50 bin lira parayı evin bahçesinde bana teslim etti. Selahattin Oğuz ile Antalya şehir merkezinde yüz yüze görüştüm. Hüseyin Ergen'in öldürülmesinin Yahya Kurt tarafından istenildiğini söyledim. Hüseyin Ergen'i araştırdığımda 3 çocuk babası olduğunu öğrendim. Bunun üzerine her ne kadar Yahya Kurt öldürme talimatı verse de ayaklarına sıkması yönünde talimat verdim" dedi.
PAROLA "ÇOCUKLAR DENİZE GİRDİ Mİ?"
Yahya Kurt'tan aldığı 50 bin liranın 20 bin lirasını Selahattin Oğuz'a verdiğini, Selahattin'in "bu işi bitmiş bil bu iş bende, ben gereğini yaparım" dediğini anlatan Çelik, "Yahya Kurt telefonundaki whatsapp uygulamasından arayarak "çocuklar denize girdi mi" dedi. Bende kendisine hitaben havanın soğuk olduğunu çocukların denize giremeyeceğini söyledim. Yahya Kurt bu söylemde Hüseyin Ergen'in öldürülmesine ilişkin işin bitip bitmediğini kastettiğini bana sordu. Yine aynı gsm hattından "siz işi halledin ben gereğini halledeceğim" mesajı gönderdi" diye konuştu.
ÖLDÜRMEK İÇİN 20 MİLYONA ANLAŞMIŞLAR
Ahmet Çelik olayın ardından otelde yüz yüze görüşüp Yahya Kurt'a olay anına ait görüntüleri izlettirdiğini belirterek "öldürme karşılığında 20 milyon liraya anlaşmıştık. Ayağından yaralanması sebebiyle Yahya Kurt'tan 10 milyon istedim. Önden 450 bin lira ödeme yapılması konusunda anlaştık. Parayı almak için Antalya merkezdeki evine gittim. Yahya Kurt sarı torba içerisinde anlaşmış olduğumuz 450 bin lirayı verdi. Olayı gerçekleştiren Selahattin ile sanayi civarında buluştuk paranın 350 bin lirasını ona verdim" dedi. 4 gün sonra yine Yahya Kurt'un evine Yusuf Akbaş ve Furkan Enes Derinçay ile birlikte gittiğini anlatan Ahmet Çelik, "Yahya Kurt öldürme eylemi gerçekleşmediğinden en fazla 3 milyon lira verebileceğini başka para veremeyeceğini söyleyince hem kendimi hem de Yahya Kurt'u ihbar etmek için teslim oldum" dedi.
PATRONA EV HAPSİ ÇIKTI
Yapılan yargılamada sanıkların Ergen'in öldürülmesine ilişkin aralarında anlaşma yaptığı, eylemin tasarlayarak adam öldürmeye teşebbüs suçu olduğu kaydedildi. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Ayşen Kurt, Yahya Kurt, tetikçi Selahattin Oğuz, Ahmet Çelik, Furkan Enes Derinçay, Remzi Ulu, Ergün Göreayı ve Yusuf Akbaş'ın tasarlayarak adam öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılması ve hükümle beraber tutuklanmaları istendi. Mahkeme tüm sanıkların tasarlayarak adam öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmasına karar verdi. Sanık Yahya Kurt hakkında diğer sanıklardan farklı olarak ev hapsi adli kontrol kararı verildi.
5 YILDIZLI CEZAEVİ TALEBİ
Tetikçi tutup karısına hakaret ettiğini öne sürdüğü eski İYİ Parti İlçe Başkanının öldürülmesi talimatını veren Yahya Kurt'un avukatı sanığın ev hapsini otelde geçirmesi için dilekçe verdi. Yaşananların fark eden Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı ise hemen harekete geçti. Savcılık tarafından süresinde yapılan itiraz üzerine Yahya Kurt, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Yaşanan bu gelişme ise bazı yayın organlarını rahatsız etti. Tetikçi tutup, 5 yıldızlı oteli cezaevine dönüştürmeye çalışan Kurt hakkında verilen cezaevi kararı eleştirilmeye çalışıldı.