Cuma 26.01.2018 22:24
Son Güncelleme: Cumartesi 27.01.2018 02:01

Payal: Yaptığınız şey vatana ihanet

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığındaki eylemlere ilişkin davada; darbeci eski Tuğamiral İmren'in talimatıyla zor kullanılarak alıkonulan ve cezaevi nakil aracıyla İstanbul Maltepe'ye götürülürken Gebze'de polis ekiplerince kurtarılan eski Kurmay Başkanı Tuğamiral Payal müşteki sıfatıyla dinlendi

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 50'si tutuklu, 12'si firari 86 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.

Kocaeli 5. Ağır Ceza Mahkemesince Kocaeli Kapalı Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesindeki salonda yapılan duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile sanık yakınları ve avukatları katıldı. Duruşmada, Başbakanlık avukatları Halit Çokan ve Emre Arık ile TBMM avukatı Ömer Burak Barış da hazır bulundu.

DARBECİLERİN ELİNDEN POLİS KURTARMIŞTI

Duruşmada, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında, darbeci eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren'in talimatıyla zor kullanılarak alıkonulan ve cezaevi nakil aracıyla İstanbul Maltepe'ye götürülürken Gebze'de polis ekiplerince kurtarılan dönemin Kurmay Başkanı Tuğamiral Yalçın Payal müşteki sıfatıyla dinlendi.

Foça Garnizon Komutanı ve Amfibi Grup Görev Komutanı olarak görev yapan Tuğamiral Yalçın Payal, İzmir Foça'dan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldığı duruşmada, 15 Temmuz 2016'da Gölcük Donanma Komutanlığındaki gemilerin 21.00 sularında seyre kalktığı haberini alınca, Harekat Merkezini ayarak, durumu öğrenmeye çalıştığını söyledi.

Bir süre bekledikten sonra cevap alamayınca olağanüstü bir durumun yaşandığını anladığını belirten Payal, daha sonra Genelkurmay Başkanlığından hava araçlarının uçuşunun yasaklandığı bilgisini aldığını, havada olan üsse ait helikopter ve uçağın olmadığını rapor ettiğini dile getirdi.

FETÖ'cü hainlerin Genelkurmay'daki katliamı kamerada... Şehit edilen vatandaşlar böyle dışarı taşındı!

Donanma Komutanı Veysel Kösele'yi arayarak, gemilerin bilgisi dışında kaldırıldığını ve birlikte yaşananları anlattığını belirten Payal, Kösele'nin, " 'Benim emrim olmadan hiçbir şey yapmayın." dediğini aktardı.

"VATANA İHANETLE YARGILANACAKLARINI SÖYLEDİM"

Gemilerin seyre kaldırılma nedenini ve yaşanan olağanüstü durumun ne olduğunu anlamak için ulaşabildiği ilgili birim komutanlarını ve subayları telefonla aradığını anlatan Payal, şöyle devam etti:

"Eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren'in, yanında emir astsubayı İsmet Coşkun ve İstihbarat Şube Müdürü Albay Muharrem Aslan ile yanıma geldi. İmren ve Aslan, arzum dışında görevimi yapmayı engelleyecek şekilde beni etkisiz hale getirerek, gözaltına aldı. Beni Merkez Komutanlığına götürürlerken, onlara ve diğer subaylara bu yaptıklarının kanunsuz olduğunu, vatana ihanet olduğunu, idamla yargılanacaklarını defalarca söyledim. O sırada Donanma Komutanı Veysel Kösele aradı. Gözaltına alındığımı ve Donanma'daki kalkışmanın başının Hayrettin İmren olduğunu rapor ettim. Kösele, İmren ile görüşmek istedi ama o görüşmek istemediğini söyledi. Daha sonra beni nezarethaneye kapattılar."

"CEZAEVİ ARACINI POLİS VE HALK DURDURDU"

Daha sonra Tümamiral Ahmet İskender Yıldırım ile birlikte askeri cezaevi nakil aracına bindirildiklerini, çevrelerinde rütbeliler ve erler olduğunu anlatan Payal, şöyle devam etti:

"İskender amiral ve ben, İstanbul'a giderken, araçtaki rütbeli ve erlere yanlış yaptıklarını, suç işlediklerini ve bizi bırakmalarını söyledik. Ama bizi dinlemediler. Osmangazi Köprüsü'nden geçtikten sonra Gebze girişinde halk ve polis ekipleri yolu keserek, aracı durdurdu. Biz askerlere, 'bu iş bitti, silahlarınızı bırakıp teslim olun' şeklinde telkinde bulunduk. Direnmediler. Polislere kendimizi tanıttık, zorla götürüldüğümüzü söyledik. Polisler 'biz sizi biliyoruz, kurtarmaya geldik' dedi. Donanma Komutanı Kösele, bizim gözaltına alındığımızı ve İstanbul'a götürüldüğümüzü dönemin vali ve emniyet müdürüne arayıp söylemiş. Polis ekipleri de aracı takip etmişler. Daha sonra araçtan inerek polis aracına bindik. Araçtakiler gözaltına alındı."

Tümamiral İskender Yıldırım ile birlikte polis eskortu ile üsse geldiklerini ve komutayı ele aldıklarını anlatan Payal, gemilere, Gölcük'e geri dönmeleri emrini içeren mesaj çektiklerini söyledi.

"DARBECİ AMİRALLER BOTLA KAÇTI"

Garnizon içindeki yasa dışı faaliyetlere durdurmak amacıyla Donanma Komutanı Veysel Kösele'nin emirlerini birliklere ilettiklerini belirten Payal, "Hayrettin İmren'in emir komuta zincirinden çıktığını, darbe girişiminin içinde olduğunu ancak silah kullanmadan bertaraf edilmesi gerektiğini ulaşabildiğimiz tüm birimlere ve rütbelilere bildirdik. Bu sırada İmren ile birlikte diğer amiraller Nazmi Ekici ve Ayhan Bay'ın sahil güvenlik botuyla kaçtığını öğrendik." ifadelerini kullandı.

Payal, 16 Temmuz'da İstihbarat Şube Müdürü Albay Muharrem Aslan'ın gözaltına alındığını belirterek, "Kendisini odada otururken görünce, 'Ben seni ikaz etmiştim, dinlemedin. Sen bizi nezarete atmıştın ama biz seni odada sandalyede oturtuyoruz.' dedim." şeklinde konuştu.

O gece TGC Yavuz'da ne oldu?

Daha sonra sanık ve sanık avukatları ile davaya müdahil olan avukatların sorularını cevaplandıran Payal, sanık avukatının, "Birlikteki subaylara olayların kanunsuz bir kalkışma olduğunu söylediniz mi?" sorusunu şöyle yanıtladı:

"Sıkıyönetim mesajını kabul etmediğimi, bunun kanunsuz bir eylem ve darbe girişimi olduğunu ulaşabildiğim rütbelilere söyledim. Donanma Komutanının emirlerini ilettim. Uyanlar uydu, uymayanlar uymadı." ifadelerini kullandı.

Sanık Murat Göktürk'ün avukatı, müvekkilinin cezaevi aracında olmadığını, diğer araçta olduğunu ileri sürerek, dün dinlenen müşteki Albay Uğur Çelikten'in, "Astsubay Murat Göktürk bize olup bitenleri haber veriyordu. Ben de aldığım bilgileri Donanma Komutanına iletiyordum. Murat astsubay bize bu konuda yardımcı oldu" dediğini anımsatarak, Payal'ın şikayetçi olduğu müvekkilini teşhis etmesini istedi.

Müşteki Payal, cezaevinde 40 kilogram zayıfladığı ifade edilen sanık Göktürk ile yüzleştirildi. Daha sonra sanığın eski fotoğrafı da gösterildi. Payal, cezaevi aracında olan kişinin Murat Göktürk olup olmadığını tam olarak hatırlamadığını belirterek, "Bu olaya karışmamış birinin benim ifademle suçlanmasını istemem." diye konuştu.

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında, darbeci eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı olan Tuğamiral Hayrettin İmren

Tuğamiral Yalçın Palay, başta Hayrettin İmren olmak üzere görevini yapmasını engelleyen ve kendisini gözaltına alanlardan şikayetçi olduğunu sözlerine ekledi.

MAHKEME ARA KARARINI AÇIKLADI

Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, Tümamiral Ahmet İskender Yıldırım, Tuğamiral Yalçın Payal ile eski Donanma Komutanı emekli Oramiral Veysel Kösele'nin emir astsubayı Yalçın Gül'ün suçtan zarar gördükleri gerekçesiyle müşteki sıfatıyla dava ve duruşmalara katılmasının kabul edilmesine karar verdi.

Ayrıca mahkeme, AK Parti Gölcük İlçe Başkanı İdris Alp ve dönemin Gölcük İlçe Emniyet Müdürü Mustafa Keskin'in tanık olarak dinlenmesine, sanıkların tahliye taleplerinin reddi ile tutuklu 50 sanığın bu hallerinin devamına hükmederek, duruşmayı 2 Nisan'a erteledi.

İDDİANAMEDEN

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı şüpheli olduğu iddianamede, eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Hakan Üstem, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren, eski Kuzey Deniz Saha Komutanı Kurmay Başkanı Tuğamiral Ömer Faruk Harmancık, eski Güney Grup Görevi Komutanı Tuğamiral Nazmi Ekici, eski Sahil Güvenlik Komutanlığı Harekat Başkanı Süleyman Yarayan, eski Kuzey Görev Grup Komutanı Tuğamiral Ayhan Bay, eski Deniz Hava Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma, eski Genelkurmay Konsept Teşkilat ve Harbe Hazırlık Daire Başkanı Gürel Kaynak, eski Gölcük Deniz Ana Üs Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü Muharrem Aslan, eski Harp Filosu Komutanlığı Kurmay Başkanı Murat Erdem ile Donanma Komutanlığında görevli askerlerin "mahrem abileri" konumundaki 18 sivil ve 1 asker öğretmenin de aralarında yer aldığı 92 şüpheli bulunuyor.

İddianamede Gülen hakkında, "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs", "silahlı örgüt kurmak veya yönetmek" ve "silahla birden fazla kişiyle birlikte yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 19 yıldan 36 yıl 6 aya kadar hapis cezası isteniyor.

Şüpheli askerlerle irtibatlı olan, onları darbe toplantılarına götüren ve kaçtıkları dönemde saklayan, Donanma Komutanlığında görevli askerlerin "mahrem abileri" konumundaki 18'i sivil, 1'i asker öğretmen ile Donanma Komutanlığında darbe girişimini yönettiği belirtilen tutuklu sanıklar Hakan Üstem, Hayrettin İmren, Ömer Faruk Harmancık, Nazmi Ekici, Süleyman Yarayan, Tezcan Kızılelma, Gürel Kaynak, Muharrem Aslan ve Murat Erdem ile firari sanık Ayhan Bay hakkında ağırlaştırılmış müebbet ile 19 yıldan 36 yıl altışar aya kadar hapis cezası istenen iddianamede, diğer sanıkların ise ağırlaştırılmış müebbet ile 7 yıl altışar aydan yirmi dokuzar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.