Sağlık adına ne varsa bu kentte gelişti

İstanbul Üniversitesi (İÜ) Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Nuran Yıldırım'ın 15 yıllık araştırmasının ürünü olan kitap, sağlık teşkilatından salgın hastalıklara kadar birçok konuda İstanbul'un sağlık tarihine ışık tutuyor. Bu alanda ilk olan çalışma "İstanbul'un Sağlık Tarihi" adını taşıyor. Osmanlı döneminde sağlık alanında yapılan ne varsa hepsinin İstanbul'da başladığını ve geliştiğini belirten Prof. Dr. Yıldırım, dolayısıyla kitabın ülkemizin sağlık tarihini anlattığını söyledi. Yıldırım, "Uzun yıllar bu konuda arşiv çalışmaları ile malzeme topluyordum. 15 yıllık bir birikimin eseri. Elimdeki verileri toparlayıp kitap haline getirmem 2 yılımı aldı. Kitapta İstanbul'da geçmişten günümüze sağlık teşkilatı, salgın ve bulaşıcı hastalıklar, hastaneler ve tıp eğitimi konularını ele aldım. Hastaneler ve salgınlarla ilgili süreç Roma-Bizans döneminden, sağlık teşkilatı ve tıp eğitimi ise Osmanlı döneminden başlıyor. Kitap, bir şehrin sağlık tarihinin de yazılabilir olduğunu göstermesi açısından önemli" dedi.

542'DE 240 BİN KİŞİ ÖLDÜ
Veba, kolera, frengi ve cüzam gibi bulaşıcı hastalıkların etkili olduğu kentte büyük salgınların yaşandığını anlatan Yıldırım şöyle konuştu: "En eskisi 542 yılında 'Justinianos Vebası' olarak bilinen salgındır. O yıllarda 600 bin kişinin yaşadığı İstanbul'da veba salgınından yaklaşık 240 bin kişinin öldüğü tahmin ediliyor. Osmanlı döneminde ise 1778'deki veba salgınında 150-200 bin kişi ölmüş." Hastanelerin gelişmesi için Osmanlı'nın her türlü kolaylığı sağladığını belirten Yıldırım, vergi alınmadığını ve bazı giderlerin padişah tarafından karşılandığını anlattı.