Savcı, nikahsız eş cinayetinde indirim istemedi

Bayrak, beraber yaptırdıkları 4 daireli binadan hak talep ettiğinde Ayşe Güneş'in kendisini tehdit ettiğini iddia etti. Savcı mütalaasında, mülkiyet anlaşmazlığının hukuki olduğu, tehdit iddialarının ise delille desteklenmediği için haksız tahrik hükümlerinin oluşmadığı kanaatiyle sanık için ağırlaştırılmış ömür boyu hapis talep etti.
5 Ekim 2014'de meydana gelen olayda Ayşe Güneş, 10 yıl nikahsız birlikte yaşayıp daha sonra ayrıldığı Soner Bayrak tarafından evinin önünde av tüfeği ile ateş edilerek öldürüldü. 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 'Kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan Soner Bayrak, ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya ölen Ayşe Güneş'in kızı Derya Güneş ve Soner Bayrak'ın yakınları ile avukatlar da katıldı.
Sanık zSoner Bayrak, mahkeme heyetine sunduğu yazılı savunmasında, Ayşe Güneş ile 2000-2010 yılları arasında nikahsız birlikte yaşadıklarını, ayrıldıktan sonra ise birlikte yaşarken beraber yaptırdıkları 4 daireli binanın paylaşımı konusunda sürekli tartıştıklarını söyledi. Ayşe Güneş'in, binadan hak talep ettiği için kendisini bir kaç kez evden polis zoruyla attırdığını ve tehdit ettiğini ileri süren Bayrak, şöyle dedi:
"Biz birbirimizi seviyorduk. Onun çocuklarına da babalık yaptım. Ev alıp onun üzerine yaptım. Ama o beni evden kovdu. Ben evden hakkımı istedim. İki daire vereceğini söyledi. Ama vermedi. Karşılaştığımızda neden vermediğini sordum. Bana, 'Eve yaklaşma bacaklarını kırdırtırım' dedi. Sonra kahkaha attı. Bu beni çok yaraladı. Uğruna ev yaptığım, çocuklarına baktığım kişiyi öldürdüm. Oysa daha önce karıncayı bile incitmedim. Bir canın nefes almasını engelledim. Keşke olmasaydı. Adaletinize sığınıyorum."
Ayşe Güneş'in kızı Derya Güneş ise babasının 4 yaşındayken trafik kazasında öldüğünü, annesinin babasından bağlanan maaş ile birikim yapıp binayı yaptırdığını ileri sürdü. Derya Güneş, "Annemi, dairelerden birisini vermesi konusunda sürekli rahatsız ediyordu. Ayrıldıktan sonra da rahatsız etmeye devam etti. Annemi öldürmekle tehdit ediyordu" dedi.
Cumhuriyet Savcısı ise ilk duruşmada mütalaasını verdi. Savcı, mülkiyet uyuşmazlığının hukuki bir ihtilaf mahiyetinde olması, ölenin hakaret ve tehditte bulunduğu iddialarını ise sanığın ifadesi dışında destekleyecek bir delil bulunmaması nedeniyle, olayda sanık lehine haksız tahrik indirimi uygulanamayacağına kanaat getirdi. Savcı, dosyadaki delillere göre cinayeti tasarlayarak işlediği kanaatine vardığı sanığın ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası ile cezalandırılmasını istedi.
Mahkeme heyeti, mütalaaya karşı avukatların savunma yapması için duruşmayı erteledi.