Sevinç çığlıkları gözyaşı ve alkış

Nijerya'da 23 Ocak'ta korsanların saldırısına uğradıktan sonra rehin alınan ve önceki gün serbest bırakılan 15 Türk gemici Türkiye'ye geldi. Denizciler, İstanbul Havalimanı'nda Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve aileleri tarafından alkışlar, sevinç çığlıkları ve gözyaşları ile karşılandı. Liberya bayraklı "Mozart" isimli geminin kaçırılan 15 kişilik Türk mürettebatı, olayın hemen ardından başlatılan çalışmalar sonunda 21 gün sonra kurtarıldı. Mustafa Kaya, Adil Alkan, Mesut Meral, Hamza Orhan, İlyas Baş, Mustafa Benklioğlu, Gökhan Lale, Erdi Akman, Halil Gülçür, Gökhan Buran, Alper Şeker, Vedat Aksan, Doğancan Cengil, Melih Çetin ve Ünsal Dilsiz, önce Türkiye'nin Abuja Büyükelçiliği'ne ulaştırıldı. Gemiciler dün sabah İstanbul Havalimanı'na geldi. Gemicileri, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve aileleri alkışlar, sevinç çığlıkları ve gözyaşları arasında karşıladı.

'ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM'
Duygusal anların yaşandığı karşılama sonrası gemiciler yaşadıkları zor günleri anlattı. Eşi Sultan ile çocukları Efe ve Sarp tarafından karşılanan gemi kaptanı Mustafa Kaya, 21 yıldan beri başına ilk defa böyle bir şey geldiğini ve belli bir süre ailesiyle zaman geçirdikten sonra mesleğini yapmaya devam edeceğini belirterek şunları söyledi: "Bir saat içinde gemiye çıkmaya başardılar. 5 saat kadar uğraştılar. Ufak bir pencere açıp içeri ateş ettiler. O esnada bir arkadaşımız hayatını kaybetti. Sonra bizi rehin aldılar. 10 saatlik bir mesafede Nijerya'da bir ada gibi bir yere çıkardılar. Cumhurbaşkanımıza, bakanımıza ve büyükelçimize teşekkür ediyorum. Çok hassasiyet gösterdiler, ellerinden gelen fedakarlığı yaptılar. Korsanların elinden kurtulmamızı için tüm imkanları seferber ettiler. Bir ormandaydık. Zor şartlar altında çeşitli zehirli sürüngenler ve vahşi hayvanların olduğu ormanda tutulduk." Eşi Sultan ve 5 aydır uzak kaldığı oğlu Poyraz'a kavuşan Vedat Aksan "Sürekli ölümle tehdit ettiler" derken, Mesut Meral ise "Bizden önce kaçırılan başka ülke insanlarından çok çok öncesinde güzel bir zamanda bizi aldılar. Orada 'Rekor bir zamanda ülkesine döndünüz' dediler" ifadesini kullandı. Yağcı Gökhan Lale de "Çinliler falan kaçırılmış onlar daha uzun sürede kurtulmuş. Devletimiz, şirketimiz bize sahip çıktı. Devletimizin ne kadar büyük olduğunu görmüş olduk" dedi.
DUALARLA KARŞILADILAR
Geminin aşçısı Mustafa Benklioğlu, "Sahilde takas yapıldı. Onlar parasını aldı. Bizi bota attılar. Adam, kafamda silahı, göğsüme basarak para sayıyor. Çok şükür ülkemdeyim" diyerek yaşadığı mutluluğu dile getirdi. Bilecik Pazaryeri'nde oturan Gökhan Buran da memleketine dönerek ailesine kavuştu. Evinin önünde dualar eşliğinde karşılanan Buran, eşi ve çocuklarına sarılarak hasret giderdi. Kaçırıldıktan sonra her an ölüm korkusu ile yaşadıklarını anlatan Buran'ın iki oğlundan Ali (11) babasını çok özlediğini söyleyerek, "Denize bir daha gitmesin" şeklinde konuştu.
'ARTIK DENİZCİLİKTE ÇALIŞMAM'
SABAH'A konuşan Rizeli Ünsal Dilsiz, korku dolu 21 günün psikolojilerini bozduğunu söyledi. Dilsiz, "Ateş ettiler. Ayağımdan vuruldum. Yanımdaki arkadaşım vuruldu ve kucağımızda hayatını kaybetti. O günleri hayatım boyunca unutamam. Bundan sonra denizcilik işinde görev yapmayacağım. Ailemle ve sevdiklerimle yaşayacağım" dedi.