Suudi iş adamı Türkiye'de kurtuldu! Yeğenleri karaciğer parçası verdi hayata tutundu

Türkiye'de eşine pek az rastlanan bir karaciğer nakil ameliyatı gerçekleşti. Ülkesinde iki kez obezite ameliyatı olduktan sonra karaciğer yetmezliğine yakalanan 56 yaşındaki Suudi Arabistanlı Muvafaq Abuzaid, iki yeğeninden alınan karaciğer parçalarıyla hayata tutundu. 155 kiloluk Suudi hasta, 'dual lob canlı vericili karaciğer nakli' adı verilen özel bir teknikle iki yakınından birden nakledilen karaciğer parçalarıyla sağlığına kavuştu.

Kendi ülkesinde nakil gerçekleştiremeyince ailesi ve iki yeğeniyle birlikte Türkiye'ye geldi Abuzaid. Biri 28 diğeri ise 21 yaşındaki iki yeğeni karaciğer bağışında bulunmak için gönüllü oldu. Yapılan testlerde donör olmalarına engel bir durum olmadığı belirlenince de, 28 yaşındaki yeğeni Abdullah Abuzaıd'den 970 gram, 21 yaşındaki yeğeni Yousef Abu Zaıd'den ise 510 gram olmak üzere iki ayrı donör ameliyatı ile karaciğerler alındı, hastanın kendi karaciğeri çıkartıldı ve aynı ameliyatta hastaya takıldı. 1.80 boyunda ve 155 kilo olan Abuzaid, 4 yıl önce sağlığına kavuşmak için ülkesinde obezite ameliyatı oldu. Ancak çok geçmeden tekrar eski kilosuna dönünce, ikinci kez obezite ameliyatı olmaya karar verdi. İkinci ameliyattan sonra işler bir anda kötüye gitmeye başladı. Genel durumu hızla bozulan Abuzaid'e karaciğer yetmezliği teşhisi konuldu. Ülkesindeki hekimler tarafından hayata tutunması için tek çare olarak karaciğer nakli olması gerektiği bildirilen Suudi hasta, tedavisi için Türkiye'yi seçti. 155 kiloluk hastaya İstinye Üniversite Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir'de Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ayhan Dinçkan ve ekibi tarafından ameliyata alındı. İki donör ve bir alıcının hazır bulunduğu 3 ameliyat toplamda 10 saat sürdü. Operasyonlarda iki yeğeninin karaciğeri Suudi hastaya başarıyla nakledildi.

İKİ YEĞENDEN HAYAT KURTARAN BAĞIŞ!

Yaptıkları tedaviyle ilgili bilgiler aktaran İstinye Üniversite Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, hastanın kendilerine ilk başvurduğu sırasında genel durumunun orta olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti: "Hasta bize başvurduğunda karaciğerin dışında böbrek yetmezliği de saptandı. Bu nedenle yoğun bakıma alınarak iyi bir tedaviyle önce böbrek yetmezliğinden kurtarıldı. Ancak çok ciddi karaciğer yetmezliği olması nedeniyle hayatta kalması için tek çaresi nakil olmaktı. Bu noktada başka bir sorun karşımıza çıktı. Karaciğer nakli operasyonunun önünde büyük bir engel vardı; o da hastanın 155 kilo olmasıydı. Hastanın aşırı kilolu (obez) olması büyük bir sorun teşkil ediyordu. Çünkü bu kilodaki kişi için uygun verici bulunsa bile, bir kişiden alınacak karaciğer parçası bu hastanın metabolik ihtiyacını karşılayamayacaktı. Bu nedenle iki ayrı vericinin karaciğer bağışında bulunması gerekti. Suudi hastamıza iki kişiden yarım karaciğerlerin aynı anda hastaya nakledilmesi anlamına gelen 'dual lob canlı vericili karaciğer nakli' adı verilen nakil tekniği ile ihtiyacını karşılayacak miktarda bir karaciğerin nakledilmesi gerekiyordu. Ailesine bu tedaviyi anlatınca, biri 28 diğeri ise 21 yaşındaki iki yeğeni karaciğer bağışında bulunmak için gönüllü oldu. Yapılan testlerde donör olmalarına engel bir durum olmadığı belirlenince de, 28 yaşındaki yeğenden 970 gram, 21 yaşındaki yeğenden ise 510 gram olmak üzere iki ayrı donör ameliyatı ile karaciğerler alındı, hastanın kendi karaciğeri çıkartıldı ve aynı ameliyatta hastaya takıldı. Böylece hastanın metabolik ihtiyacı karşılandı."

1.5 AYDA 55 KİLO VERDİ

Suudi hastaları Muwafaq Abuzaid'in operasyonunu Türkiye'de henüz pandemi süreci başlamadan önce yaptıklarını sözlerine ekleyen Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, hastalarının yoğun bakım sürecinin iyi geçerek hızla sağlığına kavuştuğunu belirterek "Hastamız yoğun bakımdan normal servise geçtikten sonra kronik karaciğer hastalığından ve vücudundaki ödem ve sıvılardan yavaş yavaş kurtularak sağlığına kavuştu. 1.5 ayda 155 kilodan 100 kiloya düşerek fazla kilolarının çoğunu da vermiş oldu. Komplikasyonlarının hepsi ortadan kalkınca taburcu edilerek ülkesine gönderildi" dedi.

HAYATIMI TÜRK DOKTORLARA BORÇLUYUM

Türkiye'de tedavi olarak sağlığına kavuştuğu için mutlu olduğunu aktaran Suudi hasta Muwafaq Abuzaid ise yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: "Ülkemde obezite hastalığım nedeniyle iki kez ameliyat olmuştum ama bir türlü sağlığıma kavuşamadım. Kısa sürede eski kilolarıma geri döndüm. Bir gün bacağımda sıvı birikmesi olunca hastaneye gittim. Doktorlar karaciğer sirozu teşhisi koydu ve nakil olmam gerektiğini söyledi. Aynı zamanda çok şiddetli ağrılarım ve vücudumda çok sayıda ödemim de vardı. Bunun üzerine ailemle birlikte farklı ülkelerdeki nakil süreçlerini araştırdık. En sonunda Türkiye'de karar kıldık ve Prof. Dr. Ayhan Dinçkan'a başvurmaya karar verdik. Türkiye'ye geldikten sonra yapılan testlerde eşimin ve kızımın karaciğeri uymadığı için yeğenlerim bana karaciğerlerini verdi. Ameliyat çok başarılı geçti. Beni sağlığına kavuşturan Prof. Dr. Ayhan Dinçkan ve ekibine teşekkür ederim. Herkesin organlarını bağışlamasını istiyorum. Benim durumumda olan herkes sağlığına kavuşsun. Her şey için Türkiye'ye teşekkür ediyorum. Hayatımı Türk doktorlara borçluyum. Türkiye tıpta çok ileri bir seviyede, bunu kendimiz de deneyimledik. Ülkemde de bunu arkadaşlarıma anlatacağım. Tedavimde payı olan herkese teşekkür ederim."