Pazar 18.10.2010
Son Güncelleme: Pazartesi 18.10.2010

Tartışma giderek büyüyor

"KORSAN CD HIRSIZLIK MI" TARTIŞMASINDA KİM HAKLI?

Korsan CD'nin hırsızlık olmadığını (Ama elbette etiğe aykırı) söyleyen geçen haftaki yazım internette gürültü koparmış. Forum sitelerinde "Beyinsiz", "şu veya bu cemaatin adamı" söyleyen yazılar gırla gidiyor.. Karım ve kızımla oluşturduğumuz cemaati saymazsak (Gerçi bunun adına cemaat değil çekirdek aile diyorlar) hiçbir gruba, partiye, cemaate ait olmadığımı söylemenin bir manası var mı, bilemiyorum… Neyse.. Eleştiriler arasında ciddileri de var. Süleyman Demirel Üniversitesi'nden öğretim üyesi Doç. Dr. Mustafa Zihni Tunca'nın gönderdiği mesaj, onlardan biri. Öyleyse haydi bu tartışmaya geri dönelim…
"Korsan CD neden hırsızlık değil?" başlıklı yazınızla okuyucularınızı yanlış yönlendirdiğinizi düşünerek size bu mesajı yazmaya karar verdim. Korsan CD'nin hırsızlık olmadığı, çünkü korsan CD satın alındığında hiçbir mağazadan CD eksilmediği yönündeki görüşünüz maalesef iki açıdan gerçeği yansıtmıyor. Dijital ürünlerin haksız (çoğunlukla illegal) yollardan elde edilip kullanılması, mutlaka fiziksel ürünlerde olduğu gibi raflardan ürünün çalınması şeklinde gerçekleşmek zorunda değildir. Çünkü örneğin normal satış fiyatı 20 TL olan bir film İnternet'ten ücretsiz olarak indirilebilmekte ya da korsan film satıcılarından 2 TL karşılığında satın alınabilmektedir… Ayrıca telif hakları içeren ürünlerde hırsızlık üründe eksilme değil, kazançta eksilme ve hatta üçüncü şahısların üründen haksız kazanç sağlamaları ile ortaya çıkmaktadır. (…) Doç. Dr. Mustafa Zihni Tunca (*)

En baştan söyleyeyim de, sonradan "Ben onu görmemişim, atlamışım" olmasın: Korsan CD hırsızlık değil ama elbette etiğe aykırı. Yaşar Kemal'in, yazdığı romanlardan para kazanmaya elbette hakkı var. Semih Kaplanoğlu'nun çektiği filmlerden para kazanmaya hakkı olduğu gibi.
Orası öyle. Ama kusura bakmayın, yine de korsan CD satın almak hırsızlık değil. Türkiye'de de değil, dünyada da değil. Daha da ileri gideyim, ABD Anayasa Mahkemesi'nin, dijital ürünleri izinsiz kopyalamanın hırsızlık olmadığını söyleyen kararı bile var.
Ya işte böyle. İyi de neden böyle? Çünkü marketten elma çalmakla korsan CD satın almak arasında çok önemli bir fark var: Marketten elma çalan kişi, o elmanın mülkiyetini gasp etmiş olur. Buna karşılık kaç tane korsan CD alırsak alalım, o CD'nin fikri mülkiyetini gerçek sahibinden gasp etmek mümkün değildir.
O nedenle korsan CD almak, hayır, hırsızlık değil. Bu bir ihlal. Fikri mülkiyet hakkının ihlali… Bu da etiğe aykırı. Hatta bir suç.
Korsan CD satın almanın hırsızlık değil ihlal olmasının derin bir nedeni var: Elma markette sınırlı sayıda bulunur. CD ise kısa sürede sonsuz sayıda çoğaltılabilir. Dijital ürünler "sonsuz sayıda" çoğaltılabilme özelliğiyle, "sınırlı sayıda" bulunan diğer ürünlerden ayrılırlar.
Bu, gerçekten önemli ayrım. Öyle ki, mülkiyet hakkının oluşması için bir şeyden sınırlı sayıda var olması gerektiğini söyleyen düşünürler bile var. (Mesela Hume.)
Neyse, dönelim bizim markete.. Ben markete akşam saatlerinde gittiğimde rafta bazen çok az domates oluyor. Onlar da çürüğü çarığı.. Öyle olunca domates almadan çıkıyorum. Buna karşılık, dijital bir ürünü ne zaman istesem, aynı kalitede alabilirim.
Ayrıca şu da var: Sahibi olduğum CD'nin bir kopyasını arkadaşıma verdiğimde o CD'yi yitirmiş olur muyum? Hayır, olmam. Ama marketten aldığım elmayı arkadaşıma verdiğimde, muhtemelen onu yer. Ve ben bir elmadan olurum.
"Korsan CD hırsızlıktır" diyenler, olsa olsa dolaylı yoldan haklı olabilir: Korsan CD alan, o korsan CD'yi almasa belki de mağazadan yasal bir CD alacaktı. Bunun yerine korsanını aldığı için, o CD'yi üreten şirket belki de elde edebileceği bir gelirden oldu…"
Olabilir. Ama belki de korsan CD müşterisi, yasal CD'yi hiçbir zaman almayacaktı.. Kim bilir?
Bu, çok ama çok dolaylı bir "hırsızlık" yöntemi. Bence buna hırsızlık demek doğru değil. Ben buna hırsızlık demek yerine fikri mülkiyet hakkının ihali diyorum. Dünya da öyle diyor. Siz de öyle deyin. Barışalım. (Bu son söz, sorunun sahibi Tunca'ya değil, internette hakkımdaki ağır eleştirileri kaleme alanlara.)

(*) Süleyman Demirel Üniveritesi öğretim üyesi. Tunca'nınki soru değil, bir görüş olduğu için isminin açık yazılmasının doğru olacağını düşündüm. Tunca'nın yazılarını http://drtunca.blogspot.com/ adresindeki blog sitesinden okumak mümkün..

HAYATTA KARŞINIZA ÇIKAN ETİK SORULARI YAZIN
Hayatta karşınıza çıkan etik problemlerle ilgili her türlü sorunuzu etik@sabah.com.tr adresine yazın. E-posta kullanmak istemiyorsanız, sorunuzu aşağıdaki yorum alanına da bırakabilirsiniz. Sorunuzda rumuz da kullanabilirsiniz.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.