Tecavüzcülere 29 yıl hapis

Çiftin içinde bulunduğu otomobili gören Şenol E, İlhan E, Sadık Ç. ve Tekin A, ellerindeki sopalarla A.Y'ye saldırmaya başladı. Sanıklardan biri araçla kaçmalarını önlemek için otomobilin lastiğine ateş etti. A.Y'yi yaralayan sanıklar, direnmesine rağmen E.Y'ye tecavüz etti.

Mağdurların şikayeti üzerine yakalanan sanıklar, ilk ifadelerinde kahvehanede çevre yolu civarında fuhuş yapan kadınlar olduğunun konuşulduğunu, böyle bir kadın gördüklerinde darbetmeye karar verdiklerini, bu yüzden sopayla gezdiklerini anlatırken, sonraki ifadelerinde E.Y. ile birlikte olma konusunda nişanlısı A.Y. ile para karşılığı anlaştıklarını ileri sürdü.
Iğdır Ağır Ceza Mahkemesi, sanıkların her birine ayrı ayrı nitelikli cinsel saldırı suçundan 10 yıl hapis cezası verdi. Ceza, silahla ve birden fazla kişiyle gerçekleştirildiğinden 15 yıla, mağdurun ruh sağlığı bozulduğundan 18 yıla, saldırı birden fazla kez işlendiğinden 23 yıla çıkarıldı. Ceza, sanıkların duruşmadaki hal ve tavırları nedeniyle takdiren 19 yıl 2 aya indirildi.
Sanıklara ayrıca, cebir ve tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçundan 7 yıl 6'şar ay, A.Y'ye yönelik birden fazla kişiyle ve silahla saldırı nedeniyle 2 yıl 6'şar ay, silah kullanılması nedeniyle 7 ay 15'er gün hapis cezası verildi.
Böylece sanıklar ayrı ayrı 29 yıl 9 ay 15'er gün hapis cezasına çarptırıldı.
Kararın temyiz edilmesi üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 14. Ceza Dairesi, sanıkların itirazlarını reddederek yerel mahkemenin kararını onadı.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı karara itiraz etti.
İtiraz dilekçesinde, Türk Ceza Kanunu'nun Zincirleme Suç başlığını taşıyan 43/1. maddesinde "bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda, bir cezaya hükmedilir. Ancak bu ceza, dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılır" ibaresinin hüküm altına alındığı anlatıldı. Söz konusu olayda "aynı suçun değişik zamanlarda birden çok işlenmesi" koşulunun gerçekleşmediği savunulan dilekçede, kararın bozulması istendi.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazını yerinde bulmayarak reddetti.