Giriş Tarihi: 29.2.2012 15:24 Son Güncelleme: 29.2.2012 16:01

Tıp dünyasını karıştıran nakil tartışması

Türk Tabipler Birliği'nin (TBB), Akdeniz ve Hacettepe üniversitelerindeki organ nakilleriyle ilgili kapsamlı bir değerlendirme çalışması başlattığı bildirildi.

TBB'den yapılan yazılı açıklamada, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Ocak ayında ve ardından geçen hafta da Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinde yapılan nakil işlemlerinin kamuoyu tarafından yakından izlendiği belirtildi.
Yıllar süren birikimlerle ulaşılan bu süreçte, yoğun emek harcayan bütün ekip üyelerine çabaları için teşekkür edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

''Tıbbın temel önceliği, insan yaşamının biricikliğini bilerek, tek tek bireylerin ve bir bütün olarak toplumun sağlığını korumak, geliştirmektir. Hiçbir başka gerekçe bunun önüne geçemez, geçmemelidir. Ne var ki, nakil işlemlerine yönelik kamuoyunda süren tartışmalarda bu önceliğin gözardı edilmiş olabileceği kuşkusu da dile getirilmektedir. Bu kuşkunun doğmuş olması bile çok önemli bir sorundur. Söz konusu nakiller gibi çok özellikli örnekler için önceliğin şu ya da bu gerekçeyle gözardı edilebildiği tartışması, konunun bütün yönlerini kapsayan çerçevede, gerek tıp gerekse de genel kamuoyunu tatmin edecek şeffaflıkta, sadelikte açıklamaları zorunlu kılmaktadır. TTB mesleki ve bağımsız kimliğiyle konuyla ilgili kapsamlı bir değerlendirme çalışmasını başlatmıştır. Oluşturulacak raporun paylaşılacağını kamuoyuna duyururuz.''

Sağlık Bakanı Akdağ: Bir yanlış yapılmış olsa herhangi bir yerde, bu mutlaka karşılığını bulur

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, yüz, kol ve bacak nakilleriyle ilgili olarak, ''Bir yanlış yapılmış olsa herhangi bir yerde, bu mutlaka karşılığını bulur'' dedi.

Akdağ, Sağlık Bakanlığına gelişinde, bugün yapılacak Kompozit Doku Nakli Bilim Kurulu ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı. Organ nakliyle ilgili olarak, bu işin kurallarını koyma anlamında bilimsel ve etik komisyon oluşturduklarını hatırlatan Akdağ, bu komisyonun Türkiye'de konuyla ilgilenen bilim insanlarından oluştuğuna dikkati çekti.

Komisyonda sadece nakil yapan cerrahlardan değil, etik alanındaki uzmanların da yer aldığını vurgulayan Akdağ, bu uzmanlardan oluşan kurulun, daha önce bir yönerge hazırladığını anımsattı. Bu yönerge çerçevesinde üniversitelerin, bu işleri yapabileceğini, üniversitelere belli sorumluluklar verildiğini anlatan Akdağ, şunları kaydetti:

''Her üniversite, üniversite diyorum ya da eğitim hastaneleri, özel sektöre bunu yaptırmayı düşünmüyoruz tam yerleşmeden önce, her üniversite bir konsey oluşturuyor. Bir bilimsel etik konseyi oluşturuyor. O konseyin dışında da 8-10 kişiden oluşan uzmanlar var ve bir karar alıyorlar. Akdeniz ve Hacettepe'deki nakiller için süreç de böyle işledi. Daha sonra bu komisyonların aldığı kararlar sonucunda üniversitelerin yaptığı nakiller rapor haline getiriliyor, Bakanlığımıza bugünkü toplanacak kurulda değerlendirilmesi için sunuluyor.''

Kurulun yılda iki defa toplanmasını düşündüklerini, ancak yapılan nakillerin kamuoyunda önemli bir hassasiyet oluştuğu için kurul toplantısını erkene aldıklarını dile getiren Akdağ, ''Kurul, her iki üniversitenin ön raporlarını değerlendirecek. Bir tek toplantıyla kamuoyuna detaylı bir şey söylemek mümkün olmayabilir'' diye konuştu.

Bu meselenin birkaç boyutunun bulunduğunu, en önemli boyutun bu organların nakledildiği kişiler ve aileler olduğunu ifade eden Akdağ, şöyle dedi:

''Bir defa onları korumamız lazım. Niçin yapıyoruz, bu işleri? Bu insanların hayat kalitesi yükselsin diye. Herkesin üzerindeki bir vazife. Bu işlemleri gerçekleştirenlerin de hem de değerli medyamızın bir görevi. Bu işlerde vatandaşın üzerine çok itina etmek gerekir. Nakil için organ ya da dokuları bağışlayan aileler ya da kişilerin hatırasına, onların bugünkü taleplerine itina etmek gerekir. Bu kadar zor bir işe soyunmuş olan bilim insanlarının, onlara yardımcı olan ekiplerin psikolojisini de düşünmek lazım. Kolayca, suçlayıcı tavırların içine girmeyi doğru bulmuyorum.''
Nakil yapan uzmanlar arasında rekabet iddiaları

Akdağ, bir gazetecinin, ''Nakilleri yapan uzmanlar arasındaki rekabet iddialarını'' hatırlatması üzerine de şunları söyledi:

''Benim şahsi düşüncem;, bu komisyonlar etik açıdan da bu meseleleri değerlendirecek. Tek tek kişilerin düşüncelerini alarak bunları polemik konusu haline getirirsek, Türkiye'de yeni yeni gelişmeye başlamış olan organ nakli konusunda vericiler tarafındaki arzuyu azaltabiliriz. Bu iş hususunda bilim insanlarımızın, üniversitelerimizin ciddi moral motivasyon kazandığını biliyoruz. Polemikler, moral ve motivasyonu geriye atabilir. İtina etmemiz lazım.

Şundan herkes emin olmalıdır; bir yanlış yapılmış olsa herhangi bir yerde, bu mutlaka karşılığını bulur. Ama bir yanlış yapılmış diye de işin başında ön yargılı davranmak asla doğru olmaz. Hele bu meseleyi günlük polemiğin konusu haline getirmek, bir tarafı masanın bir yanına alıp karşı çıkanları da bir yanına alarak günlük tartışmaların içine almak yararlı olmayacaktır. Bilim konuşurken, kurul ve komisyonlar halinde konuşalım. Tek tek herkesin düşüncesi farklı olabilir. Bu bizi doğru bir yere götürmez.''
Akdağ, operasyonun riskler saptanmadan yapıldığı iddialarıyla ilgili de şunları söyledi:

''Unutmayalım ki Akdeniz'deki nakilde de bir bacak geri alınmak zorunda kalındı. Dolayısıyla ben bu mesele hususunda diyorum ki: Bize bilim insanlarının, sadece cerrahları kastetmiyorum konuyla ilgili bütün bilim insanlarının, işin etik tarafı da ve hukuk tarafı da dahil olmak üzere söylediklerine kulak vermek üzere bekleyelim ve bakalım bunlar ne söyleyecekler? Bu toplantıları bunun için yapıyoruz.''

Kurul toplantısının söz konusu nakillerden önce yapılıp yapılamayacağıyla ilgili soruyu da yanıtlayan Akdağ, şöyle dedi:

''Nakillerden önce Bakanlığın kurulu karar vermiyor. Öyle bir usulü yok bu işin. Hiçbir organ naklinde öyle yapmıyoruz. Bu kurullar etik ya da bilimsel Bakanlık kurulları, olayın genel kurallarını ortaya koyuyor. Onlar bu kuralları koydular, zamanında. Bir yönerge hazırlandı. Üniversitelerimizin bu yönerge çerçevesinde bu hizmetleri vermiş olmasını bekliyoruz. İşin kuralı gereği kendi komisyonlarıyla konseyleriyle bu kararı verir. Yaptıkları işler de daha sonra Bakanlığa, bu kurula geliyor.''

TÜRKİYE, ORGAN NAKLİNDE SINIRLARI ZORLUYOR

Türkiye'de tek multi organ transplant cerrah olan Medical Park Antalya Hastanesi Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof.Dr.Alper Demirbaş, Türkiye'nin organ nakli konusunda ileri düzeyde olduğunu belirterek, "Türkiye'de karın içinde aynı anda 7 organ naklini yapmaya teknik olarak, ekip olarak hazırız" dedi. Karın içi çoklu organ nakillerinde değişik kombinasyonlar yapılabildiğini kaydeden Prof.Dr. Demirbaş, "Mide, 12 parmak, kalın bağırsak. Karaciğer, böbrek, pankreas ve ince bağırsak aynı anda çıkarılıp yerine yeni bir nakil yapılabilir" diye konuştu.

HASTANIN BU AMELİYATA KADAR YAŞATILMASI ÖNEMLİ

Çoklu organ nakillerinin dünyada 20 yıl önce başladığını kaydeden Prof. Dr. Demirbaş, "Çocuklarda genelde sorun ince bağırsakta yaşanmakta. Emilim bozukluğuna bağlı olarak damar tıkanıklığı görülebiliyor. Doğumsal olan hastalıkta hasta damardan besleniyor. Bazı kanser olmayan tümörler, yerel olarak bulunduğu noktada yayılabilen tümörler, ana damarları tutan tümörler olabiliyor. Karaciğeri ve ana toplar damarı besleyen damarların tümünde tıkanmalar da olabiliyor" diye konuştu.

ÖNEMLİ OLAN HASTANIN AMELİYATA KADAR YAŞATILMASI

Çoklu organ nakillerinde en önemli konunun hastanın bu ameliyata kadar yaşatabilmesi olduğunu kaydeden Prof.Dr. Demirbaş, "Bu ameliyatlarda önemli olan hastanın ameliyata kadar yaşatılabilmesi. Çünkü damardan beslenme sürecinde enfeksiyon çok önemli" dedi. Türkiye'de son 20 yılda organ nakli ameliyatlarının yapıldığını hatırlatan Prof.Dr. Demirbaş, "Organ nakili yaptığımız son 20 yılda çoklu organ nakli için henüz bir başvuru olmadı" ifadelerini kullandı.

BİZ HAZIRIZ

ABD Miami Üniversitesi'nde çalıştığı yıllarda 25 çoklu organ nakli ameliyatına katıldığını ve multi organ transplant cerrah sertifikası olduğunu anlatan Prof.Dr. Alper Demirbaş, şunları söyledi:

"Bu ameliyatlar tek kişilik iş değil. Süresi 38 saate kadar çıkabiliyor. Türkiye'de benden başka bu ameliyatları yapabilecek multi organ transplantasyon cerrah var mı bilmiyorum ancak bizim alt yapımız ve ekibimiz çoklu organ nakli yapmaya hazır. Karın içi organlarında Türkiye'de ikili ameliyatlar yapıldı. Biz de aynı anda karaciğer-böbrek, pankreas-böbrek ameliyatları yaptık. Türkiye'de 3'lü organ nakli henüz yapılmadı" dedi.

SAĞLIK BAKANLIĞININ CİDDİ ÇALIŞMALARI VAR

Organ nakli ameliyatlarında Türkiye'de son yıllarda ciddi gelişmeler olduğunu kaydeden Prof.Dr. Alper Demirbaş, organ bağışında da küçük olsa bile artış yaşandığını söyledi. Sağlık Bakanlığının konu ile ilgili ciddi çalışmaları olduğunu söyleyen Prof.Dr. Demirbaş, "Türkiye'de yapılamayacak herhangi bir karın için organ nakli ameliyatı olduğunu düşünmüyorum. Birçok merkez var. Sağlık Bakanlığının katkısı da had safhada" dedi

DOKU VE ORGAN NAKLİ ÇOK ÇETREFİLLİ

Hacettepe Üniversitesi'nde çift kol ve çift bacak nakli yapılan Şevket Çavdar'ın ölümü üzerine kompozit doku nakli tartışmaları başlarken, yüz, kol ve bacak nakillerinin 'kompozit doku nakli' olduğunu hatırlatan Prof.Dr. Demirbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Son 1 ay içerisinde yapılan bu tür nakiller var. Beni çok mutlu ediyor. Aynen çoklu organ nakillerinde olduğu gibi, kompozit doku nakilleri dünya standartlarını yakalandığını gösteriyor. Başarısızlar olabilir. Doku ve organ nakli son derece çetrefilli. Dünyada ilk defa karaciğer nakli 1963 yılında yapıldı. ABD'de İlk yapılan 4 karaciğer nakilinde hastalar öldüğü için yasaklandı. Daha sonra deneysel çalışmalar ile yeniden yapılmaya başlandı. Başlangıçta talihsizlik ve deneyim eksikliği olabilir. Ama değişecektir. Gelişecektir. Türkiye organ naklinde çok çok önemli bir yerde. Bundan sonra daha da ileride olacaktır."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.