Ülkede star egemenliği var

Türkiye'de sanat üretiminin doruğa çıktığı 1970'li yılların müzik hayatına kazandırdığı sanatçı Bülent Ortaçgil, şarkılarıyla hayranlarına seslenmeden önce sesimize ses verdi. Boz Taşlar Önümüzde, Cebimizde Yalnızlık Var, Şu Dümdüz Büyüyen Gecede, Tek Dostumuz Yakamozlar gibi o birbirinden enfes şarkı sözlerinin yazarı Ortaçgil, Beşiktaş Belediyesi'nin önceki akşam Aykut Barka Parkı'nda düzenlediği konser öncesinde içini SABAH'a döktü.
-Sizin yeni bir albüm hazırlığı içerisinde olduğunuzu duyduk. Ne zaman dinleyebileceğiz?
-Yeni albümün çalışmalarına başladık. Formatını tam belirlemiş değilim. Muhtemelen hiçbir pop müzik formuyla ilgisi olmayan bir çalışma olacak. Bunu bir oda orkestrasıyla yapacağım. Bu çalışmayı her zamanki gibi arkadaşlarla birlikte yürütüyoruz. Her an gündemde olmak veya çok satıyor olmak daha fazla insana hitap etmek bizim için öncelikli değil. Bu gençlerin işi. Zaten benim ilerim pek yok. Çalabildiğim sürece çalmayı düşünüyorum. Sadece kendi şarkılarınızı çaldığınız zaman gün geliyor tıkanabiliyorsunuz. Bir süreç içerisinde de sürekli üretmiyorsanız sıkılmalar başlıyor. İnsanlar bundan sıkılabilirler. Sıkıldıkları zaman da çalmamayı düşünüyorum.
-Politik şarkılardan giderek uzaklaşıyorsunuz. Daha varoluşcu, romantik parçalar çalışıyorsunuz. Bu durum yeni albümünüze yansıyacak mı?
-Politika dediniz de... Bir kere sözlerin tümü yazılmış değil. Politika içerir mi içermez mi bilmiyorum. Olabilir de olmayabilir de.
- Siyasi, insani amaçlı dayanışma konserlerinde de yer alıyorsunuz. Bu konserlerdeki motivasyonunuz nedir?
- Yılda bir iki kez böyle şeyler yapıyoruz. Bu günlerde bir benzerini yapacağız. Engelliler Vakfı için maddi herhangi bir kaygı düşünmeden böyle bir girişimde olacağız. İlla ki siyasi olmamız da gerekmez. Çevresel sorunlar veya diğer başka sorunlarla ilgili olabilir.
- Siz peki bir dernek veya herhangi bir politik oluşuma üye misiniz?
- Hayır, hayır birkaç nedenden dolayı düşünmedim üye değilim de. Beni ikna edemediler. Sadece dernekler, STK'lar değil hiçbir parti de ikna edemedi. Bence egoları çok yüksek. Bu nedenle de demokrat davranamıyorlar. Aile içi şiddetten gelmiş insanların yanı başındaki insanlara şiddet uygulamayacağını kim garanti edebilir ki. "Benim düşüncem doğru, seninki yanlış." Bunlarla zaman kaybedecek, didişecek halim yok.
- Çok sayıda konser verdiniz. Bu konserlerden oluşan bir DVD albümü düşünüyor musunuz?
- Evet öyle bir şey düşünülüyor. Anadolu'da 2000'li yıllarda verdiğimiz 40 kadar konserin kayıtları var. Bunlar Ada Müzik ile yaptığımız çalışmalardı. Bunları bir DVD albümde toplayacağız.
- Peki müzik piyasasının durumunu siz nasıl yorumluyorsunuz?
- Müzik , Türkiye'nin doğusundaki, batısındaki sıkıntılarından tutun da AB'ye üyeliğe varıncaya dek bir dizi sorundan bağımsız değildir. Teknolojiden de bağımsız değildir. Bir dönem plak vardı bitti, kaset vardı bitti, CD formatının değişmesine ramak kaldı. Teknolojinin yardımıyla yeni bir müzik formatı oluşmakta. Bundan sonra o format nasıl olur, ne kadar yaygınlaşır? Onu bilemem. Müzik piyasası, bu geçişlerin yarattığı bu sarsıntıları yaşıyor. Ayrıca ciddi bir tiraj kaybı olduğu için insanlar eskiden olduğu yeni ve daha büyük yatırımlar yapamıyorlar. Dolayısıyla eski müzik pazarının zenginliği ve bereketi maalesef yok. Bizim gibi insanların şöyle bir avantajı var. Türkiye'de star olan insanlar üretecek, çalacak ki marjinal olan insanlar da bu sayede konserler verebilsinler. Yani bir döngü oluşabilsin. Bu anlamda müzik dünyasının böyle bir çıkmazı var. Bu ülkede bir star egemenliği vardır. Batıda böyle bir şey yok.