Yaşamının 40 yılı sallanarak geçti

Vücuttaki kasların bir bölümünün ya da önemli kısmının kasılmasıyla vücut hareketlerinin bozulması anlamına gelen Distoni hastalığına 13 yaşında yakalanan evli ve 2 çocuk babası Reşat Esmer, 40 yıl boyunca bu hastalığın olumsuzluklarını yaşadığını söyledi.

Arkadaş çevresinin kendisine 'sallama' lakabı taktığını ve bu durumun kendisinde büyük üzüntülere neden olduğunu belirten Esmer, şunları kaydetti:

''Yaşadığım sıkıntıların çaresinin Samsun'daki bir hastanede tedavi edildiğini öğrendiğimde içimi büyük bir heyecan kapladı ve ilgili sağlık kuruluşuyla eşim aracılığıyla irtibata geçtim. Vakit kaybetmeden Samsun'a gittim. Tetkiklerin ardından ameliyat günü belirlendi. Ancak ameliyat olmaktan çok çekiniyordum ve operasyonu gerçekleştirecek olan Ahmet hocam, 'Önce Allah'a sonra bize güven gerisine karışma' dedi. Ameliyat sonrası gözümü açtığımda yeniden doğmuş gibiydim. Ameliyattan önce yemek yiyemiyor, çayımı, kahvemi içemiyordum, bir topluma giremiyor, gece uyuyamıyor, arkadaşlarımla sohbet edemiyordum. Şimdi Allah'a binlerce kez şükrediyorum. Doktoruma çok duacıyım.''

Ameliyat öncesinde arkadaş ortamına girmekten çekindiğini vurgulayana Esmer, ''Arkadaşlarım benimle dalga geçiyordu. 'Sallama geliyor sallanın' diyorlardı. Bu durum benim moralimi bozuyordu'' dedi. Hastalığı nedeniyle konuşmakta da zorlandığını dile getiren Esmer, şöyle devam etti:

''Yanımda sürekli bir kağıt kalem taşırdım. Bir devlet dairesine girdiğim zaman benimle dalga geçmesinler diye derdimi yazarak anlatırdım. Ameliyattan sonra böyle bir sıkıntım kalmadı. Göğsümü gere gere istediğim yere gidebiliyor, derdimi anlatabiliyorum. Bu tedavi yöntemini keşke daha önce çıkarmış olsalardı ama şimdi de yeniden doğmuş gibiyim. 40 senem sallanarak geçti, şimdi o halimden eser kalmadı. Sallanarak geçen 40 yılın sonunda insanın sağlığına kavuşması en büyük ödül olsa gerek.''
''Hayatımıza huzur geldi''
Reşat Esmer'in eşi Safiye Esmer ise, kocasının bu hastalık dolayısıyla oldukça sinirli olduğunu belirterek, ''Rahatsızlığı nedeniyle çok zorlanıyordu, şimdi çok iyi ve huzurlu. Yemek yiyemiyordu, huzursuz oluyordu, çok sinirliydi ve geceleri uyuyamıyordu. Sabaha kadar geziniyordu. Evde hiç huzurumuz yoktu. Bir şeyler yerken, içerken üzerine döküyordu ben de sürekli üzerini değiştirmek zorunda kalıyordum çünkü kendisi üzerini de değiştiremiyordu. Ama artık bu sıkıntılar geride kaldı, hayatımıza huzur geldi'' diye konuştu.
''Muayene etmemiz bile uzun zaman almıştı''

Özel Medicana Samsun Hastanesi Beyin Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Hilmi Kaya, Distoni hastalığının, vücuttaki kasların bir bölümünün ya da önemli kısmının kasılmasıyla vücut hareketlerinin bozulması anlamına geldiğini söyledi.

Ordu'da yaşayan Reşat Esmer adlı hastasının bir televizyon programı sayesinde kendilerine ulaştığını öğrendiğini ve muayene için kendisine randevu verdiğini belirten Kaya, şunları kaydetti:

''Reşat beyin, boyun ve kol kısmında kasılmalar vardı. Daha çok boyun ve yutak bölgesini ilgilendiren kaslarda anormal kasılmalar sürekli kafanın geriye gitmesine neden oluyordu. Buna bağlı hareket edememe, yutak bölgesine boğaz kaslarını etkilemesine bağlı konuşamama, yine kol bölgesindeki kasların etkilenmesine bağlı kolunu istediği yöne yönlendirememe durumu vardı. Muayene etmemiz bile uzun zaman almıştı. Kendisi yaklaşık 40 sene boyunca bu sıkıntıları yaşamış. Tabi buna bağlı olarak psikolojik problemleri de vardı. Bu değerlendirmeler sonrasında ameliyatı uygun bulduk. Beyinde belli bir çekirdeğin iki taraflı bölgesine ulaştığımız ameliyatta bu bölgelere elektrot yerleştirip bu elektrotları besleyerek yüksek frekanslı uyarı verdik. Uyguladığımız bu tedavi sonrasında hastamız üç ay gibi kısa bir sürede hayatını rahatça sürdürebilecek hale geldi. Sağlığı hızla iyiye gidiyor. Hayat artık onun için daha rahat bir hal aldı.''