Üçüncü Köprü: Alevileri rencide etmek şart mıydı?
Boğaz'a Üçüncü Köprü'nün temeli atıldı. Ben eleştirilerin çoğuna katılmıyorum:
Öte yandan yeni köprüye konulan ismi çok yadırgadım: Yavuz Sultan Selim... Nedeni şu:
Türkiye'de bazı isimler, bazı kesimleri rencide ediyor. 75 yıl önce Dersim'de kadın, çocuk ve yaşlıların yaşadığı köyleri uçakla bombalamış Sabiha Gökçen'in adının bir havaalanına verilmesi nasıl yanlışsa... (Hem de "Vecihi Hürkuş" dururken...)
Milyonlarca Alevi vatandaşın hayırla anmadığı bir padişahın adının, adeta nazire yaparcasına Üçüncü Köprü'ye verilmesi aynı derecede yanlıştır.
Çoğunlukla siyasi hesaplarla, bazen de incelikten yoksun mülahazalarla AK Parti böyle tercihler yapabiliyor. Buna karşılık köprünün adının yumuşak üslubuyla tanınan Cumhurbaşkanı Gül tarafından açıklanması çok tuhaftı.
Orgeneral General Mustafa Muğlalı adının kışlaya verilmesinden rahatsız olduğumuz günler ne çabuk unutuldu?
İlla da padişah adı verilecekse... Osmanlı modernleşmesine fevkalade önemli katkılarda bulunmuş... Ayrıca Boğaz'a köprü yapılmasına ilişkin planlar yaptırmış II. Abdülhamit'in adı oraya daha çok yakışmaz mıydı?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.