Daha düne kadar içinde "Kürt" kelimesi geçen her cümleye alerji duyanların bugün HDP sevgisi göz yaşartıyor. Açık açık söylemeseler de PKK'ya da DHKP-C'ye duydukları "sempatinin" aynısını besliyorlar.
Hem D- tipi hem de F- tipi medya için geçerli bu. Bir gün Demirtaş'la röportaj yapıyorlar bir gün başka bir HDP'liyle. Terör örgütlerinin eylemlerine bile gerekçeler üreterek onları meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Niye? AK Parti gitsin diye
***
"Kürtçe klip çekeceğim" diyen Ahmet Kaya için "Vay şerefsiz" manşetini atanlar, "Türkiye Türklerindir" diyenler, bugün HDP'yi baş tacı ediyor. Çözüm Süreci dahil Kürt meselesinin bitmesi için atılan her adımı "İhanet" ve "Bölücülük" olarak gören F- tipi medya da öyle.
Bugün onlar da "Erdoğan'ı Başkan yaptırmayacağız" diyen HDP'nin ne kadar büyük "Siyaset" yaptığını yazıyor.
***
Gezi olaylarında önce müdahale edilmemesinden yakındılar. Ardından olaylar bastırılınca buna sinir oldular. Doğu'da yol kesenlerin, kimlik soranların fotoğraflarını basıp "Nerde bu devlet?" diyenler, ardından yapılan her operasyonda "Devleti" suçladılar.
"İşte Yeni Türkiye! KCK kimlik kontrolü yapıyor" diyenlerin operasyon yapılınca "Hükümet baskı yapıyor" moduna geçmesi on dakikayı bulmuyor.
Silahlı teröristin şehirlere indiğini söyleyip güvenlik güçleri bunu engelleyince bu kez buna kızıyorlar. İşte en son Ağrı olayı.
Asker silahlı teröristle çatışınca "Hükümet Mehmetçiği ölüme yolladı" diye bağırıyorlar.
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların çalışma sistematiğini çok güzel özetledi önceki gün.
Erdoğan, insan hakları ve demokrasiyi ağızlarından düşürmeyenlerin, demokrasiden, insan haklarından ve hayat tarzından sadece kendilerinin iktidarda olmasını anladığını söyledi ve ekledi:
"Ellerinden gelse size nefes dahi aldırmak istemezler. Kurdukları her tezgâh kendi başlarına geçti. Şimdi tüm umutlarını ya doğal afete ya ekonomik krize ya dış kaynaklı gelişmeye bağladılar."
***
Evet, Gezi kalkışması, 17-25 Aralık darbe girişimi, 6-8 Ekim Kobani bahaneli vahşet ve daha pek çok olayla Hükümetin düşeceğini sandılar.
PKK nasıl ki söz verdiği halde Gezi olayları çıkınca çekilmeyi durdurduysa, D ve F Tipi medya da seçimler öncesinde tüm 'objektifliklerini', tüm 'demokratlık' maskelerini çıkarıp attı.
Seçim öncesi elektrik kesintisinden doğal afetlere ve terörist çatışmaya kadar her şeyi "AK Parti iktidarı gitsin" diye oya tahvil etmeye çalışıyor.
***
Hem ekonomik kriz çıkmasını hem doların daha da yükselmesini hem de Türkiye'nin savaşa girmesini bile isteyenler var. Tek gerekçeleri ise Erdoğan'ın ve AK Parti'nin 'yok' olması.
D ve F Tipi medyanın düne kadar sövdüğü, "Ker Kürt" diye hakaret ettiği Kürtleri bugün aniden sevdiğini iddia etmesinin de tek nedeni bu.
Ama unuttukları bir şey var.
Onların değil milletin "yok" olmasını istediği "yok" oluyor…
