Mehmet Sait Kılıç

Dangalak örgüt ve suikast

Küresel güçler işlerine gelmeyen hükümetleri dilerse düşürür. Bunu 1960'da yaptı, 1971'de yaptı, 1980'de yaptı.

Fakat şu sıralar düşürme işinde pek o kadar başarılı olamıyorlar!

Bunun en son örneğini 15 Temmuz'da gördük.

Tabii, bu gelecekte tekrar denemeyecekleri anlamına gelmiyor...

Almanya, Erdoğan'ı devirmek istiyor, bunu ara ara deniyor ama bir türlü başarılı olamıyor.

Eh, eski çamlar bardak olmuş, Hitler'in SS subayları yok tabii ortada...

Gezi kalkışmasını çıkaran Almanya'dır.

Şiddetli Tayyip düşmanlığını sürdüren Alman medyasıdır, buna çanak tutan da Alman hükümetidir.

Memleketimizdeki terör örgütlerinin arkasında da Alman gizli servisi vardır!

Sorarsan Almanlara, "Aaa, olur mu öyle şey" diyeceklerdir, kuyrukları havada.

Ulan oluyor işte. Hem de gözümüzün önünde...

Bu arada Cihangir entelleri de solculuk ayağına Almanlara emirber nefer yazılmış durumdalar... Dantellerimizi de es geçmeyelim hani...

Gelinen aşamada askeri darbe seçeneğinin başarısız olduğunu görüyoruz.

O zaman kalıyor, darbenin bir başka versiyonu olan "suikast"...

Evet, Almanya'da, "Siyasi Güzellik Merkezi" adında aşağılık bir örgüt bu seçeneği de telaffuz etti...

Örgüt mensupları kendilerini "performans sanatıyla sansasyonel politik eylemleri birleştiren bir sivil toplum kuruluşu" olarak tanıtıyorlar.

Bu örgütün başında Phillip Ruch adında bir psikopat bulunuyor. Bu köpoğlusu geçen gün çok pis bir alçaklığa imza attı: Berlin'de Erdoğan'a yönelik bir suikast çağrısı yaptı. Hem de bu naneyi "Bu aracı istiyor musun? Diktatörü öldür" yazan bir pankartla yedi.

Maşallah Almanya'da böyle bir şeye talip olacak pislikler de bol miktarda mevcuttur.

CHP, HDP, FETÖ ve PKK da böyle bir durumda ağızları kulaklarına varmak üzere hazır bekleyeceklerdir...

Öte yandan, bu aşağılık herifler bununla da yetinmeyip G-20 zirvesi sırasında yaşanan bir olaymış gibi sahte bir görüntü de yayınladılar:

Erdoğan'ın aracı Berlin sokaklarında patlatılıyor. Erdoğan ve korumaları şehit oluyor. Eylemi 5 bin kişi üstleniyor... Polisin kafası karışıyor... Olay çözülemiyor...

Diğer yandan geçen gün Taksim'de Gezi Parkı'na bakan bir otel odasında, pencereye takılan bir yazıcıdan Erdoğan'ı hedef alan, iç savaş çığırtkanlığı yapan bir bildiri yağdırıldı.

Tesadüfe bakın ki fail de Alman gizli sevisinde çalışan biri çıktı...

Bu örgütün memleketimizde Gezicilerle irtibatta olduğu da konuşulanlar arasında...

En adisi de Alman hükümetinin bu aşağılık duruma sessiz kalması.

Halbuki Almanya'da bırakın sokakta suikast için hedef göstermeyi, sosyal medyadan bile bu tür şeyleri yayınlamanın cezası kodese tıkılmak...

Haliyle Alman savcıların bu duruma derhal müdahale etmesi gerekiyor.

Yoksa Kemal Bey, Belin'den Hamburg'a "Adalet Yürüyüşü"nü başlatabilir, ona göre...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.