Dünya Erdoğan’ın Kaşıkçı hakkındaki sorularına cevap aramalı

Tün dünya haftalardır İstanbul'daki Suudi Arabistan Konsolosluğu'na girdikten sonra "kaybolan" gazeteci Cemal Kaşıkçı'yı konuşuyor.
Riyad'ın geçen hafta cinayetin Kaşıkçı'nın sorgusunda "kaza sonucu" gerçekleştiğini kabul etmesiyle tartışma boyut değiştirdi.
Hafta başında da Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan polisin soruşturmasında gelinen son noktayı açıkladı. "Diplomatik dokunulmazlık zırhıyla" örtülmüş cinayetin üzerine kararlıkla giden Erdoğan'ın Suudi Arabistan'a şu soruları yöneltti.
1- Olayla ilişkili vasıflara (adli tıp uzmanı v.s.) sahip 15 kişi cinayet günü niçin İstanbul'da toplanmıştır?
2- Bu ekip kimden emir alarak Konsolosluğa gelmiştir?
3- Başkonsolosluk binası niçin hemen değil de günler sonra incelemeye açılmıştır?
4- Cinayet açıkça ortadayken onca tutarsız açıklama niçin yapılmıştır?
5- Öldürüldüğü resmen kabul edilen bir kişinin cesedi niçin hâlâ ortada yok?
6- Cesedin yerli işbirlikçiye verildiği ifadesi doğruysa, Suudi Arabistan bu yerli işbirlikçiyi neden hala açıklamıyor?
Suudi Arabistan bu soruları cevaplayamaz. O halde, gelişmeleri yakından takip eden bir Türk gazeteci olarak cevapları onların yerine ben vereyim:
1- İstihbaratçılar, işkence ve adli tıp uzmanlarından oluşan 15 kişilik timin, sorgu sırasında öldüğü açıklanan Kaşıkçı'yı ile aynı saatte konsoloslukta olması tesadüf olmaz.
2- Tümü Veliaht Prens Muhammed Bin Salman'ın (MBS) yakın çalışma arkadaşlarından oluşan bir ekibin kimin emriyle hareket ettiğini tahmin etmek zor değil.
3- Konsolosluk binasında cinayet işlenen hiçbir hukuk devleti, 10 gün boyunca hiçbir şey olmamış gibi ıslık çalarak dolaşmaz. Kapıları polis girmesin diye içeriden kilitlemez. Tabii ki cinayeti kendisi işlememişse…
4- Suudiler, Kaşıkçı'nın konsolosluk binasına girerken kapıda telefonlarını verdiği ve "birkaç saate dönmezsem şu kişileri ara" dediği sevgilisi gibi ayrıntıları hesap edemediler. Cinayet iddiası tahminlerinden önce ortaya çıkınca, delilleri yok etmek üzere zaman kazanmak için de çelişkili açıklamalar yaptılar. Panikleyen her katil gibi…
5- Suudi geleneklerine göre ölen bir kişinin anında parçalara ayrılıp kimsenin ulaşamayacağı bir yere (mesela denize) atılması gerektiğini bilmiyor olamazsınız!
6- Kaşıkçı'nın cesedinin teslim edildiği söylenen yerli işbirlikçi umarım hayattadır.
Gördüğünüz gibi, Yunan tragedyalarında sahnede arkasında işlen vahşi cinayetleri akla getiren Kaşıkçı olayı, berbat bir komediye dönüşmüş durumda. Dünyanın bu kötü oyunu izlerken gülmek yerine utanmasıysa Suudilerin umurunda bile değil.
Çünkü küresel piyasalardaki petro-dolar dengesi Suudilerin elinde. ABD'nin aksine petrol fiyatlarının yükselmesi isteyen Rusya da Suudilere göz kırpmaya başladı bile.
Bakalım Suudilerin, Erdoğan sorularını duymamaları için vereceği rüşvete hangi medeniyetin lideri tenezzül edecek? Tarih kayıtta.